Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan temel gıdada KDV'nin yüzde 8'den yüzde 1'e indirildiğinin müjdesini verdi. Yeni Ekonomi Paketi ve KDV indirimini değerlendiren İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sefer Şener şunları söyledi:
"Yüzde 20'lik indirim demek"
"KDV ile ilgili bir sadeleştirme yapılacağıyla ilgili bir bildirim vardı. Yüzde 8’lik bir KDV vardı orada bir sadeleşmeye gidildi. Yüzde 7‘lik kısmı alınarak yüzde 1’e indirildi. Aslında müjde olarak beklenen bir şeydi. Burada yıllardan beri yüzde 8’lik KDV alınıyordu ve tüketicilere yansıtılması söz konusuydu.
Pazartesiden itibaren tüm gıda ürünlerinde yüzde 8 indirim demektir aslında. Hükümet üzerine düşeni yaptı. Bundan sonraki süreçte sayın Cumhurbaşkanı beyan etti reel sektörün de üzerinde düşeni yerine getirmesi gerekiyor. Eğer bu gerçekleşirse KDV’den gelen 8’lik indirim ve reel sektör de indirime giderse bu gıda fiyatlarında yaklaşık olarak yüzde 20’lik bir indirim demektir.
Yüzde 8’e yakın bir maliyet azalışı olmuş oluyor. Bu KDV olarak halkımıza yansıyacaktır. Sayın Cumhurbaşkanı da bir bu kadar reel sektör indirim yapsın dedi ama reel sektörün yüzde 1015’lik bir indirim yapması demek bunun topluma yüzde 2025 yansıması demektir. Pazartesinden itibaren bu süreç başlıyor. Aynı zamanda bizim gıda ürünlerini yüzde 1015’ler seviyelerinde almamız demektir.
KDV’den gelecek indirimleri hükümet yansıtmış oldu
Yüzde 7.5, 8’e yakın KDV indirimi olacak reel sektör de katılırsa bu yüzde 20’lik indirim demektir. Bu da ürünlere yansıması demektir. Bu yılki enflasyonun en büyük katkı sağladığı unsur gıda ve enerji fiyatlarıydı. Enerji ile ilgili hükümet yaklaşık olarak 200 milyar TL’lik bir katkı sağladı. KDV’den gelecek indirimleri hükümet yansıtmış oldu.
Eğer burada indirim seviyeleri aşağı doğru ivmelenmeye başladığında biz diğer ürünlerdeki indirimlerin de yansımasını takip edeceğiz. Bir yandan da fahiş fiyatla ilgili enflasyon timi kuruluyor. Hem KDV’deki indirimler hem tekrardan hızlı artış dediğimiz artışla mücadele edilmesi önümüzdeki dönemde enflasyon bakışıyla ilgili halkın daha ucuz gıda tüketmesi anlamında olumlu bir adımdır. Gıdanın enflasyona katkısı yüzde 26. Siz gıdadan KDV’yi çektiğinizde ve özel sektör de buna uyarsa siz enflasyonu aşağıya çekmiş oluyorsunuz.
KGF’lerle ilgili beklenen düzenleme
KGF’lerle ilgili beklediğimiz düzenleme geldi. Rakamı revize etmemiz gerekecek şimdilik 60 milyar TL ile başlıyoruz. Bu kredi kullanıldığı zaman üzerine tekrar ilaveler gelecek dedi. Bu oranlar anladığımız kadarıyla 150160 milyar TL’ye yükselecek. KGF kredilerinde ciddi yenilikler var. İlgili alanlara tahsis edilmesi ve işletme sermayesi kullanılmasına dönük. Yatırıma ve ihracat dönük 25 milyar TL, 10 milyar TL’de işletme sermayesine dönük olarak değerlendirildi. 8 yıl vade sürelerine kadar ilerleyen zamanlar var. Diğer taraftan şu da sevindiricidir. İşletmeler açısından çok önemli bir nokta var. Sayın Bakan faiz oranlarını açıkladı. 24 aya kadar olan kısımdan yüzde 1, 24 ayın üzerinde olan kısmından yüzde 2 faiz uygulanacak.
Son dönemde kredilerdeki oranlar özellikle işletme kredileri ve ticari kredilerdeki oranlar çekilmiş olsa da KGF kredileri bugün yüzde 1516 seviyesindedir. KGF kredileri çok avantajlı kredilerdir. Hem uzun vadeli olacak hem avantajlı olacak hem de ödemesiz dönemin uzunluğu çok önemlidir. Kredileri alan işletmenin 2 yıl süreyle ödeme yapmaması demektir. Bu 60 milyar TL ile sınırlı kalmayıp bunun 150 milyar TL’lere kadar yükseltileceğini görüyoruz. İlerleyen aşamalarda işletmelerin önü açılacak demektir.
Yastıkaltı altın konusu
Beklediğimiz unsurlardan bir tanesi de yastıkaltı altınlarla ilgiliydi. 5 bin tonun üzerinde bir altın rezervinin vatandaşın elinde olduğu tahmin ediliyordu. Bunun da ekonomik değeri 300 milyar doların üzerinde bir rakamdır. Bunun yüzde 10’u sistem üzerin entegre edilebilirse ani olarak piyasanın içerisinde 2530 milyar dolarlık bir nakit girişi olur. Bu kurdaki istikrarı beraberinde getirir. Neresinden bakarsanız bakın sisteme fayda getirecek bir unsur. Bu aynı zamanda dolarizasyonu da engelleyen bir durumdur. Bu sistem denendi biliyorsunuz. Şimdi son çalışma gösteriyor ki oradaki bütün handikaplar halledilmiş ve daha hızlı şekilde yola devam edilecek. 81 ilde geçerli olacak bu yapı. Sadece bankalar ve kuyumcular değil platform kuruluyor bunun üzerine 3 ayrı noktada vatandaş altınını değerlendirecek. Kuyumcuların açık tutulmasıyla ilgili yöntemler getiriliyor anladığımız kadarıyla.
Sistem eğer bu şekilde işlemeye devam ederse bankacılık kanalıyla kuyumcular da işin içerisinde sokularak devam edilirse 5 bin ton dediğimiz altının yüzde 1020’lik kesimi 60 milyar dolara tekabül edecek bir rakam demektir. Bunun bankacılık sistemine sokabilirseniz ekonomiye hareket getirirsiniz. KDV ile ilgili başlık, gıda ile ilgili başlık ve yastık altı altınlarla ilgili yapılacak işlemler çok önem arz ediyor."
Enflasyon daha olumlu yerlere gelecek
Arel Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Cüneyt Dirican ise şu ifadeleri kullandı:
"Bu sene enflasyon yılı demiştik. Başlığı şu şekilde yenilememiz lazım enflasyonla mücadele tekrardan teyit edilmiş oldu. Olay sadece KDV indirimi değildir. Aslında bütünsel bir strateji ile mücadele söz konusudur. Burada iş dünyasının da destekleri istendi. 45 tane ana başlıkta bunlardan bir tanesi KDV tarafıydı, KGF kredileri de buna dahildi iş dünyası bunlara alkışlarıyla tepki verdi. İş dünyası bugün bu toplantıyı satın aldı diye anladım. Yılın ikinci yarısından itibaren enflasyonla ilgili daha olumlu bir yerde olacağımız gözüküyor.
Kademe kademe gidersek ben 3 toplantıya da katıldım. 3 toplantı birbirinin devamı ve açıla açıla büyüyerek gidiyor. Bir önceki toplantıda özellikle teşvikleri destekleyen KGF ile ilgili yapılacak hareketlerin de mesajı öncesinden verilmişti. Proje kredileriyle denetimli bir şekilde yatırım ve büyümelere yönelik olarak desteklerin verileceği söylenmişti. Bunun detayları geldi. İşletme sermayesi ihracat ve yatırım anlamında 3 farklı kredi verileceği söylenmişti. Ödemesiz dönemli 72 ve 84 aya kadar uzayabilen kredilerin detayları açıklandı. Hemen hemen herkesin kullandırılması hedeflenen kredilerdir bunlar.
Hem bankacılara hem KGF’nin başındaki kişiye seslenerek bu konuda hassasız ve dikkat edelim dendi. Modelin destekleneceği kredilerin geleceğini anlamış olduk. Kayıt dışı ekonomiyi de Hazine ve Maliye Bakanı’nın kontrolü altında ticari kredi kartları üzerinden verileceği kısmı benim ilgimi çeken kısmıydı."