Kağıt fiyatlarının doların yükselmesine bağlı olarak olağanüstü artışı sebebiyle yazılı basının girdiği kriz artarak devam ediyor. Resmi Gazete’nin baskısını sonlandırdığı, Habertürk ve Vatan gazetesinin kapandığı, yayınevlerinin baskıyı durdurduğu süreç Anadolu basınını da çok derinden etkiledi.
Yazılı basının yaşadığı krizi Anadolu basınını Basın İlan Kurumunda (BİK) da temsil eden isimlerle konuştuk. Anadolu basınının temsilcileri dövizin artışıyla yaşanan maliyet artışlarının yansımalarından bahsederken kağıdın stratejik ürün ilan edilmesi ve KDV oranlarının düşürülmesi gerektiğini vurguladı.
BASIN KURULUŞLARI YAYIN YAPAMAZ HALE GELDİ
Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Genel Başkanı, Bursa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı ve BİK Genel Kurul Üyeliği görevlerinde bulunan Nuri Kolaylı, 2016’da 2 bin 307,55 TL olan bir ton kağıdın şu anda 4 bin 750 TL’ye yükseldiğini belirtti.
Kolaylı, basın kuruluşlarının artan döviz kurlarının baskısıyla ve kağıt, boya, kalıp ve film gibi sarf malzemelerin tamamının ithal edilmesi nedeniyle adeta yayın yapamaz hale geldiğini vurguladı, “Basın kuruluşları, gerçekten bir darboğazdan geçiyor” dedi. Basın İlan Kurumu’nun aldığı basım adet ve boyutlarında küçülmeye, zorunlu personel sayısında düşme kararlarını da değerlendiren Kolaylı alınan tedbirlerle gazete maliyetlerinin yüzde 40 oranında azalttığını söyledi. Kağıdın stratejik ürün ilan edilmesi, kağıt üretiminin devlet tarafından desteklenmesi gerektiğini belirten BİK Genel Kurul üyesi Kolaylı, çözüm önerileri ve 28 Kasım’da yapılacak BİK Genel Kurul toplantısından beklentilerini şu şekilde açıkladı:
KAĞIT STRATEJİK ÜRÜN İLAN EDİLMELİ
“Çözüm önerimiz, kâğıdın ‘stratejik ürün’ olarak ilan edilmesi. Böylece kâğıt üretimi, devlet tarafından desteklenen sektörler arasında yer alabilir. Kâğıdın stratejik ürün olması, alımda ve satımda vergilerin düşürülmesini de beraberinde getirecektir. Yerel basının kâğıt sorunu bu hamle ile çözümlenebilir. Ayrıca, Balıkesir’deki SEKA kâğıt fabrikası yeniden üretime alınmalı, Kütahya’daki kraft karton fabrikası gazete kağıdı üretimine geçmelidir.
“Döviz kurlarındaki istikrarsızlığın yanında, son yıllardaki uygulama ve mevzuat değişiklikleri yolu ile Basın İlan Kurumu ilanlarında da kayıplar yaşanıyor. Genel Kurul’da ‘resmi ilan fiyat tarifesinin’ artırılmasını önereceğiz. Basın sektöründe istihdam sağlayan yerel basın kuruluşlarımızın desteklenmesi, sektördeki on binlerce meslektaşımızın istihdamını beraberinde getiriyor.
“Ankara, İstanbul ve İzmir gazeteleri Basın İlan Kurumundan kredi alırken, diğer kentlerde yayın yapan gazetelerimiz bu destekten mahrum kalıyor. Bir kanun değişikliği ile, kredi desteğinin tüm basın kuruluşlarına verilmesini istiyoruz.”
İZMİR’DE GAZETELER PAZAR GÜNÜ BASKI YAPMIYOR
Fiyatlara zam yapmak, sayfa sayısını azaltmak, personel sayısında indirime gitmek gibi tedbirlerin kalıcı çözümler olmadığını vurgulayan İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı ve BİK Genel Kurul Üyesi Misket Dikmen, krizin büyümeye devam ettiğini ifade etti.
Dikmen, İzmir’de yerel gazetelerin alınan ortak kararla pazar günleri baskı yapmadıklarını söyledi. Bu sayede matbaa fiyatlarındaki artışı dengelediklerini söyleyen Dikmen yine de bazı gazetecilerin işsiz kaldığını belirtti. BİK’in aldığı kararları da değerlendiren Dikmen, “Sayfa sayısında azaltma ve zorunlu satış miktarındaki düzenleme olumlu. Yeni düzenleme bir nebze rahatlattı. Zorunlu personel sayısındaki düzenleme ise işsizliği körükleyeceği kaygısı getirdi” dedi.
Kağıtta KDV oranlarının düşürülmesi, ‘borcu yoktur’ belgesi zorunluluğunun tekrar ertelenmesi gerektiğini vurgulayan Dikmen’in çözüm önerileri ve 28 Kasım’da yapılacak BİK Genel Kurul toplantısından beklentileri şöyle:
KDV ORANLARI DÜŞÜRÜLMELİ
“Kağıtta, baskı malzemelerinde dışa bağımlı olduğumuz sürece bu sıkıntılar bitmez. Bizim önerilerimizden biri de tüm kurumlarla gerekli düzenlemeler yapılarak çözüme ulaşılması. Vergi düzenlemeleri, kendi kağıdımızı üretmek gibi.
“KDV oranlarının düşürülmesi çok önemli. Kağıttaki yüzde 8 olan oranın yüzde 1’e, matbaada yüzde 18 olan oranın yüzde 8’e düşürülmesi gerekiyor. Bir yıl ötelenen resmi ilan için ‘borcu yoktur’ belgesi zorunluluğunun krizin tüm ağırlığıyla sürdüğü şu günlerde yeniden ötelenmesini istiyoruz.
“Kasım ayı toplantısında alınacak kararlardan biri de bildiğim kadarıyla 2019 yılı resmi ilan tarifesi önerisi olacak. Umarım artış yüzdesi arzuladığımız oranda olur.”
Aydınlık