Emperyalist tahakküm mekanizmasını bazı bakımlardan avcılığa benzetmek mümkün. Bu anlamda emperyalizm insanları av hayvanları olarak görür. Bugün İsrail’in Filistinlilere yaptığı gibi silahlı araçlarla yapılan klasik avın geçerli olduğu durumlar olmakla birlikte, emperyalizmin ideolojiksiyasal tahakküm için avlanma biçimi canlı yakalamak üzerine kuruludur. Emperyalist paylaşım savaşlarını ve İkinci Dünya Savaşı sonrasında Vietnam’dan Suriye’ye, ezilen dünyadaki emperyalist müdahaleleri de silahlı araçlarla, öldürerek avlama sınıfına girer. Bu tür, herkesin gözü önünde cereyan eder.
Canlı yakalama eylemi ise büyük ölçüde örtülü bir faaliyettir. Bugün emperyalist tekellerin yönettiği kitle iletişim araçlarıyla yürütülen faaliyetin esası kafesleme faaliyetidir.
ÇAĞIRICI KEKLİK
Kafesleme için kullanılan etkili yöntemlerden biri sizden gibi görünen birinin çağrısıdır. Buna en iyi örnek, keklik avından verilebilir. Bilenlerin anlattığına göre canlı keklik avı şöyle yapılır: Av şafak vakti başlar. Dağlarda bir su kaynağının yanına ağ örülür, ağ toprak rengindedir. Erkek keklik kafesin içine konulur. Kekliğin sadece başı görünecek şekilde kafes taşların, çalılıkların arasına gizlenir. Güneydoğu bölgesinde keliğin konulduğu kafese köz, kafesteki kekliğe çağırıcı keklik denir. Çağırıcı keklik öttüğünde, dişisiyle gezen erkek keklikler dövüşmeye, dişi keklikler ise sevişmeye gelirler. At kılından veya naylon ipten yapılmış küçük kementler kafesin etrafına konulur ve gelen keklikler gezinirken bu kementlere yakalanır.
Tuzak ne kadar fazla olursa avın yakalanması o derece kolaylaşır. Tuzağı kuranlar 2025 metre öteye kayaların arkasına saklanarak beklerler. Avcıların saatlerce kıpırdamadan avı bekledikleri ve av mahallinde günlerce kaldıkları da olur.
DÖNÜŞ YOLUNUN BAŞLANGICI
İşte, emperyalist sistemin halkı kafeslemek için kullandığı bazı unsurları “çağırıcı keklik”lere benzetebiliriz. Ustam Hasan Yalçın, “çağırıcı keklik” olma aşamasını “dönüş” yolundaki başlangıç duraklarından biri olarak niteler.
Özellikle sosyal medya çağında çağırıcı keklikler çoğaldı. Burada da televizyon dizileri ve programlarındaki arz talep dengesi geçerli. Evlenme programları ya da ABD televizyonlarından apartma realityshow’ların kopyalarının, “ama izleyici istiyor” iddiasıyla her kanalda yayınlanması gibi. Kapitalizmin ihtiyaç dışı tüketimi kışkırtmak için işlettiği mekanizmanın benzeri olarak, tıklanma sayısının, içerikleri üretenleri kendinden geçirdiği bir “yeni medya” çılgınlığı ortaya çıktı. Tıklandıkça bulutların üzerinde hissi kazandıran, kendini dev aynasında görmeye yol açan, adeta etkisi uyuşturucuya benzetilebilecek olan bir yeni medya düzeni.
KULLANIŞLI ARAÇLAR
Bu mekanizmanın her meşrepten temsilcisi olduğu gibi konumuz açısından ele alacaklarımız, Atatürkçü, sosyalist, ulusalcı, solcu, anti emperyalist geçinenler.
Sırtlarında yumurta küfesi yok. Oradan buradan arakladıkları bilgi kırıntılarını, “büyük gerçeği açıklıyoruz” böbürlenmeleriyle sunarlar. Ne kaynak vardır atıf yaptıkları ne de herhangi bir gerçeğe bağlılık. Olsun, “muhaliflik” para ediyor ya, o yeter!
Kemalist Devrimi tamamlama mücadelesini sürdüren örgütlü kolektifin içinde olmadıkları için, elinde tuzlukla dolaşan “kullanışlı” araçlara dönüşürler. İşlevlerinin gereği olarak kulaklarına üfürülenleri dolaşıma sokarlar. Ve sistemin esas sahiplerinin, emperyalist sistemin çağırıcı keklikleri olurlar.
TSK, İkinci İsrail planını bozan Fırat Kalkanı harekatını yapar, “ne işimiz var orada” propagandası yaparlar. Türk Ordusu PKK’yı bitirme kararlılığıya harekatlarını yoğunlaştırır, TSK’nın komuta kademesi hakkında Atlantik ötesinde üretilen tezviratları yayarlar. ABD, Türkiye ile Rusya’nın arasını mı açmak istiyor, buna uygun manşetler atarlar.
Bu öyle bir mekanizma ki, Atatürkçülük görüntüsüyle PKK ve FETÖ ile aynı safta Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı savaşın askeri yapar.
EAYDINLIK
Yine keklik avından örnek verecek olursak, bazı keklikler ise çok usta olup közün üzerine gelip kafeste öten kekliği yorarak sesten düşürür ve tuzağa düşmez. İşte Aydınlık’ı usta kekliğe benzetebiliriz. Aydınlık, kendisi tuzağa düşmediği gibi halkın tuzağa düşmesini önler.
Biliyoruz, birçok okurumuz Aydınlık’a salgın günlerinde ulaşmakta zorluk çekti, çekiyor. Ama şimdi Aydınlık bir tık yakınızda. EAydınlık telefonunuzda, tabletinizde, bilgisayarınızda. EAydınlık’a abone olun, tuzakları bozma mücadelesine katılın!
