Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu'nun ABD'den aldığı fon ve ödüllerin ardından, KADER’in üye olduğu platformlar arasında yer alan CIA bağlantılı NED'in desteklediği Denge ve Denetleme Ağı dikkat çekiyor.
Cumhuriyet Kadınları Derneği (CKD) “Bağımsız Afganistan’ı tanıyoruz” açıklamasının ardından Türkiye'deki sözde kadın kuruluşlarının hedefi oldu. Sözcü gazetesinde konuya neredeyse tam sayfa yer verilmesi dikkat çekti.
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu (TKDF) Genel Başkanı Canan Güllü, gazetedeki demecinde CKD’nin kapatılması ya da kendini feshetmesi gerektiğini savundu. Kadın Adayları Destekleme Derneği (KADER) Başkanı Nuray Karaoğlu da CKD'nin Afganistan'ın bağımsızlığını selamlayan açıklamasından rahatsız oldu, Cumhuriyet kadınının böyle konuşamayacağını iddia etti.
Aydınlık, TKDF'nin yurt dışı bağlantılarını gündeme getirmişti. Aydınlık’ın ABD Dışişleri Bakanlığından 149 bin 250 dolar fonlandığını ortaya çıkardığı TKDF, “Türkiye Ensest Atlası Projesi” kapsamında Finlandiya’dan da finansal destek almış.
TKDF, 2223 Kasım 2014 tarihlerinde düzenlenen yuvarlak masa toplantısı raporunda projeyi Finlandiya Ankara Büyükelçisi’nin desteklediğini belirtti. Yeni Şafak’ta 2017’de yayınlanan bir habere göre TKDF’nin Finlandiya’dan proje için 1 milyon TL aldığı iddia edildi.
2 Eylül 2017 tarihinde Hürriyet’teki köşesinde TKDF raporunu yazan Melis Alphan, Türkiye’nin yüzde 40’ının ensest ilişki yaptığını iddia etmiş, hâkim Ali Haydar Yücesoy da Alphan’a tepki göstererek, “Bilimsel yöntem gereklerine uygun olarak tespit edildiği ortaya konulmamış bilgi ve beyanlarla ortaya çıkıp böylesi temelsiz sansasyonel haber ve yorumlar yapmak, her şeyden önce topluma ve gazetecilik mesleğine karşı yapılmış büyük bir sorumsuzluktur” demişti.
Öte yandan TKDF’nin başlattığı “İstanbul Sözleşmesinin Uygulanabilirliğini Arttırmak için Yerelde Kapasite Geliştirilmesi” projesini ABD Ankara Büyükelçiliğinin fonladığı da öğrenildi.
KADER’İN YURT DIŞI BAĞLANTILARI
CKD’yi Afganistan açıklamasından ötürü hedef alan bir başka kuruluş olan KADER de yurt dışı bağlantılarıyla dikkat çekiyor.
KADER’in yürüttüğü projelerin en önemli özelliği yabancı kuruluşlar tarafından fonlanıyor olması. O projelerden bazıları ve fon aldıkları kuruluşlar şu şekilde:
Kadın Yurttaşların ve Aktivistlerin Seçmenler ve Aktif Yurttaşlar Olarak Güçlendirilmesi Projesi Avrupa Birliği ve Avrupa Demokrasi ve İnsan Hakları Aracı
Toplumsal Cinsiyet ve Kota Eğitici Eğitimleri (2006) Alman sivil toplum örgütü Friedrich Ebert Stiftung (FES)
Kadın Yurttaşların Güçlendirilmesi Projesi (20082011) Birleşmiş Milletler Demokrasi Fonu (UNDEF)
CEDAW’ı Anlatma Projesi Hollanda İstanbul Başkonsolosluğu.
KADER ayrıca resmi internet sitesinde Avrupa Birliği Sivil Düşün Programı, Denge ve Denetleme Ağı, Avrupa Kadın Lobisi gibi uluslararası kurumlarla iş birliği yaptığını da belirtiyor.
CIANED DESTEKLİ
Denge ve Denetleme Ağı (DDA)'nın HDP, TESEV, İnsan Hakları Derneği ve bazı LGBTİ dernekleriyle yaptığı ortak çalışmalar da biliniyor. İsveç Büyükelçiliği, İsveç Uluslararası Kalkınma İşbirliği Ajansı’yla da bazı çalışmalar yürüten DDA, Batı’nın turuncu devrimlerinin finansörü olarak anılan NED’le (National Endowment for Democracy) bağlantılı.
Aydınlık, geçen yıl NED’in Türkiye’de sözde bağımsız medyayı desteklemek için 682 bin 400 dolar fon ayırdığını ortaya çıkarmıştı. Center for American Progress (CAP) raporuna göre NED, 20162019 yılları arasında Türkiye’de bazı medya kuruluşlarını “bilgi özgürlüğü” adı altında fonlamıştı.
NED’in bir başka dikkat çekici yanı ise ABD federal bütçesinden yararlanması ve CIA bağlantılı olması. NED, CIA ile ortaklaşa bölücülük faaliyeti yürüten Dünya Uygur Kurultayı’nı da fonluyor.
AFGAN KADINLAR İÇİN DIŞ MÜDAHALE ÇAĞRISI!
TKDF Başkanı Canan Güllü, geçen gün Afganistan konulu yazılı açıklama yaptı. Afganistan'ın bağımsızlığını kazanmasını yeterli görmeyen Güllü, kadınlar için 'Ses ver dünya' çağrısı yaptı.
İşgalci ABD'yi kovan Taliban'ı işgalcilikle suçlayan Güllü şunları kaydetti: “Dünya Taliban’ın işgaline kulaklarını tıkarken, Afganistan’da demokrasiye, insanlığa, onurla yaşamaya ve güçlü bir geleceğe inanan binlerce kişi canı pahasına Taliban’ı protesto etmekte. Afganistan’daki bu demokrasi arayışının sesi hepimizin kulaklarında nüksetmeli, bizi harekete itmelidir. Bu direniş ilham vericidir.”
Birleşmiş Milletler’e, Sivil Toplum Kuruluşlarına, tüm uluslararası aktörlere seslenen Canan Güllü; şöyle devam etti: “Eril zihniyet her daim önceliği kendi gücü için kullanacaktır. Bizim bu zihniyete karşı sergileyeceğimiz sağlam duruş onurlu bir geleceğin teminatıdır. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, Kadınlara Yönelik Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Uluslararası Sözleşmesi (CEDAW) ve Çocuk Hakları Sözleşmesi gibi uluslararası sözleşmeler şiddetsiz ve barışçıl bir dünyanın, onurluca yaşamanın ruhunu yansıtmaktadırlar. Bu bildirgelerin neden imzalandığı unutulmamalı, taraflar bu uluslararası standartlara göre aksiyon almalıdır.”
Taliban’ın kadınlara burka zorunluluğu getirmediğini açıklamasına rağmen Güllü, “Burka giymeye zorlanarak ve sosyal hayattan mahrum edilerek yaşamlarını idame etmeleri isteniliyor” dedi.
Aydınlık