Çevre Bakanlığı, yaşanan toplu balık ölümleri ve yaygın kirliliği mercek altına aldı. İzmir Körfezi’nin yeniden canlanması ve doğal yaşamına kavuşması için bilim kurulu oluşturma kararı aldı. Yıllardır körfezde çalışma yürüten Prof. Dr. Yaşar, bakanlığın atması gereken adımları anlattı.
İzmir Körfezi’nin makus talihini yenmek için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı harekete geçti. Yıllardır asla dinmeyen pis koku, dibi görünmeyen kirlilik sonunda balık ölümlerini de getirdi. İzmir Büyükşehir Belediyesi iklim değişikliği dedi ancak sebebini tüm İzmirliler biliyordu: Kirlilik! Körfezdeki kirlilikle mücadele etmek için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı sonunda taşın altına elini attı. Bakan Murat Kurum, konuyla ilgili toplantı düzenledi, Bakanlık yetkililerinden İzmir Körfezi’ndeki incelemeleri içeren raporları dinledi. Bakan Kurum, toplantı sonrası İzmir Körfezi Bilim Kurulu Heyeti’nin oluşturulması için talimat verdi. Alanında uzman bilim insanlarının katkı vereceği Bilim Kurulu ilk toplantısını İzmir’de yapacak. Toplantıya Bakan Kurum başkanlık edecek. Bakanlık kaynakları Aydınlık’a bilim kurulundaki isimler üzerine çalışmaya devam ettiklerini bildirdi. Kurum ve Bilim Kurulu üyeleri balık ölümlerinin yaşandığı denizde de incelemelerde bulunacak.
KÖRFEZ’İN ACİL ‘OKSİJENE’ İHTİYACI VAR
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ekipleri, geçen hafta İzmir Körfezi’nde meydana gelen balık ölümlerine ilişkin inceleme başlatmıştı. Bu kapsamda balık ölümlerinin yaşandığı bölge ve Körfez açıklarından deniz suyu numuneleri alındı. Ayrıca, Bakanlığın Mobil Su ve Atıksu Laboratuvarı ile merkez ekipleri bölgeye gönderilmiş, Körfez’e deşarj olan 7 dereyle atık su kaynaklarında denetimler yapıldı. İlk değerlendirmelere göre balık ölümlerinin, sudaki kirlilik nedeniyle oksijen seviyesinin yetersiz olmasından kaynaklandığı tespit edildi.
YOL HARİTASI ÇIKARILACAK
Bakan Kurum, bu incelemelerin sonuçlarına ilişkin Bakanlık yetkilileriyle toplantı yapıp İzmir Körfezi’nin son durumu hakkında bilgi aldı. Toplantıda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı yetkilileri, İzmir Körfezi’ndeki son incelemelerle ilgili raporların ayrıntılı sunumunu yaptı. Bakan Kurum, bu bilgiler ışığında acil yapılması gerekenlerle ilgili yol haritası çıkarılması talimatını verdi. Bu kapsamda, ilk etapta bilim insanları ve yetkililerle birlikte İzmir Körfezi Bilim Kurulu’nun oluşturulması kararı alındı.
ACİL EYLEM PLANI AÇIKLANACAK
Bilim Kurulu ilk toplantısını perşembe günü Bakan Kurum başkanlığında İzmir’de yapacak. Toplantıya ilgili kuruluşlar ve yerel yönetim temsilcileri de davet edilecek. Bu toplantıda İzmir Körfezi’ne acil ‘nefes’ sağlamak için yapılması gereken işlemleri içeren “Acil Eylem Planı”nın açıklanması bekleniyor. Bakan Kurum daha sonra Bilim Kurulu üyeleriyle Körfez’de de incelemelerde bulunacak. Bakan Kurum’un, Bakanlığın İzmir Körfezi’nde yaptığı araştırmaların raporlarında yer alan ayrıntıları da kamuoyuyla paylaşması bekleniyor.
‘EN KOLAY ÇÖZÜLECEK SORUN’
Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Çevre, Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, 31 Ağustos Cumartesi günü Aydınlık’a İzmir Körfezi için alınacak acil önlemi anlatmıştı. Prof. Dr. Yaşar, kurulacak bilim kuruluna şu önerileri yaptı:
YAPILACAK İKİ İŞ VAR
“17 yıldan beri anlatıyorum yapılacak iki şey var. Biri şu derelerin altındaki betonların kırılması ve körfezin rahat nefes alması, diğeri de bütün fabrika çıkışlarının arıtmalarının çalıştırılması. Ayrıca körfeze çok dolgu yapıldı. Sahil denen bir şey kalmadı. Körfezde geldiğimiz nokta aşırı kirlilik. Körfez kirliliği en kolay çözülecek sorundur. İzmir çöküyor, su sorunu tavan yapıyor, ulaşım berbat... Tüm bu sorunların yanında körfez kirliliği hiç sorun değil. Sorun olmasının nedeni yönetimlerin bilime inanmaması.”
BELEDİYEYE DE İŞ DÜŞÜYOR
Prof. Dr. Yaşar, İzmir Büyükşehir Belediyesinin yapması gereken çalışmaları şöyle anlattı:
“Belediye üstündeki sorumluluğu atmaya çalışıyor. Atık suyu atan fabrikaların kontrolünün Bakanlığın yapması gerektiğini söylüyor. Belediye olarak onlar da kontrol edebilir. Çevre mühendisi istihdam ederek çalışmalarını yapıp Bakanlığın önüne bir raporla çıkabilir. Önerilecek çok şey var ama yeter ki yetkililer dinlesin. Ben onlara çok şey anlatırım. Neyin nasıl yapılacağı asla ilginç değil. Sadece bilime inanmak gerek.”