Eski yüksek yargı üyelerinin yargılandığı davada Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan esas hakkındaki mütalaada, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) yargıya yerleştirdiği ilk 7 isim ortaya çıktı.
FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in, yargıyı ele geçirmek için sivil imamlara verdiği, "3 tay var; Yargıtay, Danıştay, Sayıştay. Buraları ya tamamen ele geçirmemiz lazım ya da bunlardan kurtulmamız lazım" talimatını hayata geçirmek için kullandığı örgüt mensuplarının etkin isimleri Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan esas hakkındaki mütalaada belirlendi.
Özellikle 2010'daki Anayasa değişikliği sonrasında yaşanan süreç, örgütün yargıdaki en güçlü dönemini oluşturdu. Yargının yapısını değiştiren Anayasa değişikliğinin kabulünden sonra Yargıtay ve Danıştayın üye ve daire sayıları artırıldı. Yargıtaya yeni seçilen 160 üye ile Yargıtay tamamen FETÖ mensuplarının eline geçmiş oldu. 2010'daki yeni yapılanmanın ardından Yargıtay'a seçilen 160 üye sayesinde Yargıtay, FETÖ'nün çıkarlarına göre yeniden şekillendi.
Yeni üyelerin seçiminden sonra, 20112013 döneminde, Pensilvanya'nın vizesi olmadan hiçbir daire başkanı seçilemedi, istenmeyen üyenin aday olması durumunda başkanlık seçimleri kilitlendi, bu da Yargıtayda aylar süren seçim süreçleri yaşanmasına neden oldu.
Örgüt bu işlemlerini, yargı içine yerleştirdiği örgüt mensuplarının organizasyonuyla yaptı. İşte örgütün bu amaçlarını gerçekleştirmek için yargıya yerleştirdiği ilk 7 isim belirlendi.
İLK 7 İSME İLİŞKİN TESPİTLER
Eski Yargıtay Üyesi Ahmet Karadavut'un ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesinde yargılandığı davada, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca esas hakkında mütalaa verildi. Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Müslüm Canpolat tarafından hazırlanan mütalaada, örgütün yargıya yerleştirdiği ilk 7 isme ilişkin tespitler yer aldı.
Mütalaada, ektin pişmanlıktan yararlanarak tutuksuz yargılanan eski Yargıtay üyesi Mustafa Sarıçam'ın beyanlarına yer verildi.
Buna göre, Mustafa Sarıçam, eski üyeler Ahmet Karadavut, Selahattin Atalay, İsmail Köse, Coşkun Demir, Mehmet Uslu, Ali Eryılmaz ve Kuddusi Celalettin Esen'in, cemaatin yargıya soktuğu ilk 7 kişi olduğunu itiraf etti.
İtirafçı Sarıçam, bu kişilerin staj yıllarında yeni başlayanlarla sohbet toplantılarında bir araya geldiklerini ve yapılanmayı tanzim eden kişiler olduklarını anlattı.
DÖRDÜ HALEN FİRARİ
Eski Yargıtay üyelerinden Selahattin Atalay, Ali Eryılmaz, Kuddusi Celalettin Esen ve İsmail Köse halen firari. Bu kişiler hakkında 18 Temmuz 2016'da gözaltı kararı verildi, ardından yakalama kararı çıkarıldı.
Eski Yargıtay üyeleri Ahmet Karadavut, Coşkun Demir ve Mehmet Uslu ise FETÖ üyeliği suçundan Yargıtay 9. Ceza Dairesinde yargılanıyor.
Atalay, Köse, Uslu ve Eryılmaz'ın ortak özellikleri İzmir bağlantıları. Bu dört kişi, İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu.
Bu kişilerden Ahmet Karadavut dışındaki altısının örgütün Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunu ele geçirmesinin ardından 2011'de Yargıtay üyesi seçilmesi de dikkati çekiyor.
İşte isim isim yargıya sızan ilk örgüt mensupları:
1) Selahattin Atalay: (Firari)
Atalay, darbe girişiminin ardından meslekten ihraç edilen ve 18 Temmuz 2016'da haklarında gözaltı kararı verilen firari eski Yargıtay üyeleri arasında yer alıyor.
FETÖ davalarında, Yargıtay içinde alınacak kararları veren "kurul"da yer aldığı, yapı içinde etkin isimlerden olduğu itirafçı beyanlarına yansıyan Atalay, Ankara Atatürk Lisesini bitirdikten sonra 9 Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesinden 1982'de mezun oldu.
İstanbul hakim adayı olarak mesleğe başlayan Atalay, Yargıtay tetkik hakimliği, Adalet Başmüfettişliği, Teftiş Kurulu Başkan Yardımcılığı ve Teftiş Kurulu Başkan Vekilliği görevlerinin ardından 24 Şubat 2011'de Yargıtaya üye olmuştu.
FETÖ'nün yargıdaki 9 kişilik beyin takımında da ismi sayılan Selahattin Atalay, Yargıtay 12. Hukuk Dairesi üyesiyken, Yargıtay Büyük Genel Kurulunca 11 Temmuz 2011'de yapılan seçim sonucunda Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Üyeliğine seçilmiş, 24 Ocak 2013'e kadar YSK üyeliğini yürütmüştü.
2) Ali Eryılmaz: (Firari)
İzmir Namık Kemal Lisesinin ardından Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesinden 1984'te mezun olan Ali Eryılmaz, İzmir hakim adayı olarak göreve başladı. Çeşitli illerde savcılık yaptıktan sonra Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu Adalet Başmüfettişliği görevlerinde bulunan Eryılmaz, 24 Şubat 2011'de Yargıtay üyeliğine seçilmişti. Eryılmaz, bir dönem Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu yedek üyeliği görevini de yürütmüştü.
3) Kuddusi Celalettin Esen: (Firari)
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinden 1982'de mezun olan Esen, Ankara hakim adayı olarak göreve başladı. Çeşitli illerde hakimlik görevlerini yürüten Esen, Ankara hakimi iken 24 Şubat 2011'de Yargıtay üyeliğine seçilmişti.
4) İsmail Köse: (Firari)
Eski HSYK Başkanvekili Ahmet Hamsici'yi örgütle tanıştıran isim olarak bilenen İsmail Köse de hakkında yakalama kararı bulunan eski Yargıtay üyeleri arasında yer alıyor.
Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanarak tutuksuz yargılanan Ahmet Hamsici, 1997'de Adalet Bakanlığında tetkik hakimi olarak göreve başladığını, burada eski Adalet Akademisi Başkanı Hüseyin Yıldırım ile aynı odada çalıştığını, Yıldırım'ın yanına sık sık ziyarete gelen İsmail Köse'yle de burada tanıştığını anlatmıştı. Hamsici, Köse'nin daveti üzerine örgüt lideri Fetullah Gülen sohbetlerinin yapıldığı, namaz kılındığı toplantılara katılmaya başladığını söylemişti.
Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesinden 1985'te mezun olan İsmail Köse, Ankara hakim adayı olarak göreve başladı. Bergama ve Eynesil hakimliklerinin ardından Yargıtay tetkik hakimi olan Köse de 24 Şubat 2011'de Yargıtay üyeliğine seçilmişti.
5) Ahmet Karadavut: (Tutuksuz yargılanıyor)
Yargıtay 9. Ceza Dairesinde FETÖ üyeliği suçundan tutuksuz yargılanan Karadavut, Yargıtay 13. Ceza Dairesi üyesi olarak görev yapıyordu.
İzmir Eşrefpaşa Lisesinin ardından Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitiren Karadavut, Mersin, Hazro, Şabanözü hakimliği ve Yargıtay tetkik hakimliği görevlerinin ardından 18 Ocak 2010'da Yargıtay üyesi seçildi.
Karadavut'a ait telefonlarda da örgüt üye ve yöneticilerinin kullandığı "KakaoTalk" programının izine rastlandı. Kapatılan Bank Asya'da 3 ayrı hesabı bulunduğu, örgüt liderinin talimatı sonrasında da sanık Ahmet Karadavut'un eşi adına aynı bankada altın ve döviz hesabı açıldığı tespit edildi.
Örgütün "beyin takımıyla" irtibatları da tespit edilen Karadavut'un, örgütün "tepe yöneticisi" oldukları iddiasıyla yargılanan Recep Uzunallı ile 20132014 yılları arasında 6, Abdülkadir Aksoy ile 20062015 yılları arasında 88, Faruk İlk ile 20092015 yılları arasında 87 telefon görüşesi yaptığı da belirlendi.
6) Coşkun Demir: (Tutuklu)
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinden 1984'te mezun olan ve Ankara hakim adayı olarak mesleğe başlayan Coşkun Demir, çeşitli illerde hakimlik yaptıktan sonra 24 Şubat 2011'de Yargıtay üyeliğine seçildi.
FETÖ üyeliği suçundan Yargıtay 9. Ceza Dairesinde yargılanan Coşkun Demir, duruşmadalarda suçlamaları reddetti, kendisini, "Bu yapının anayasal düzeni yıkacağı aklıma hiç gelmezdi, cemaat adı altındaki bu örgütü 15 Temmuz'a kadar ahlak, eğitim ve iyilik hareketi olarak tanıyordum" diyerek savundu. Coşkun Demir, eski HSYK Başkanvekili Ahmet Hamsici'yi örgütle tanıştıran bir başka isim.
Demir'in yargılandığı davada tanık olarak dinlenen Hamsici,1985'te hakimlik stajı yaparken Demir'in yanına geldiğini ve tanıştıklarını, 1993'te görev yaptığı Kırıkkale'nin Sulakyurt ilçesinde kendisini ziyaret eden Demir'in kendisini sonradan "ışık evleri"nden biri olduğunu öğrendiği eve götürdüğünü anlatmıştı. Hamsici, bu evde namaz kılıp, Risalei Nur okuduklarını belirtmişti.
Duruşmalarda, kendisine ait telefonla 2 bin 834 kez ByLock'a giriş yaptığı tespiti okunan Demir, "Çok şaşırdım. Hiç haberim yok." savunmasını yapmıştı.
7) Mehmet Uslu: (Tutuklu)
Diğer sanıklar gibi Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden 1985'te mezun olan Mehmet Uslu, çeşitli illerde savcılık ve hakimlik görevlerinin ardından 24 Şubat 2011'de Yargıtay üyesi seçilmişti.
FETÖ üyeliği suçundan Yargıtay 9. Ceza Dairesinde yargılanan Uslu, duruşmalarda, bilerek hiçbir yasa dışı oluşum içinde yer almadığını, kendisinin silahlı terör örgütü üyesi olduğuna dair somut bir delil bulunmadığını savunmuştu. Uslu, örgütün talimatıyla Yargıtay'a üye seçildiğini ve ByLock kullandığı tespitini kabul etmemişti.