Hürriyet Gazetesi muhabiri İsmail Saymaz, son günlerde yaptığı sosyal medya paylaşımlarıyla çok konuşuldu. Dink cinayeti konusunda FETÖ'nün tezlerini dillendiren Saymaz, “Ergenekon”u işaret etti. Aydınlık'ın da Dink cinayetinde payı olduğunu ileri süren Saymaz'a, çok sayıda tepki geldi. Sosyal medya kullanıcıları da İsmail Saymaz'a, kumpas dönemlerinde yaptığı paylaşımları hatırlattı.

Saymaz, kumpas dönemlerinde yaptığı paylaşımların hatırlatılması üzerine bugün bir açıklama yaptı. 2010'dan itibaren FETÖ'ye karşı kitaplar yazdığını söyleyen Saymaz, Nedim Şener'in gözaltına alınması sırasında kendisinin de protestoda yer aldığı bir fotoğrafı paylaştı. Fakat Saymaz'ın bu paylaşımı, sosyal medya kullanıcılarını tatmin etmedi.

FETÖ davalarının sulandırılmasına, yargısal süreçlerde ve medyada insan hakkı ihlaline ilişkin twitlerimi dolaştıranlar, Fetullah’ın adını bismillah çekmeden ağzına alamazken, ben “heykeli dikilecek” savcılar tarafından izleniyor, dinleniyordum.

Ben kim miyim?
Nedim Şener ve Ahmet Şık, tutuklanmak üzere Fetullahçı Savcı Zekeriya Öz’ün yanına çıkarılırken, yeşil parkasıyla slogan atan kişiyim.

Resmi Twitter'da görüntüle
1.082 kişi bunun hakkında konuşuyor

KUMPAS DÖNEMİNİN ÜÇ TAVRI

Çünkü kumpas döneminin belirgin üç tavrı vardı. Bunlardan FETÖ ile Vatan Partisi net tavır almıştı. FETÖ, yurtsever asker ve siyasetçileri hapsederek Türkiye'ye diz çökertmek istiyor, Vatan Partisi ise buna karşı en kararlı direnişi örgütlüyordu. Bunların dışında bir kesim vardı ki, sapla samanı karıştırmayın diyerek “darbecilerin” yargılanmasını istiyor, “gazetecileri” ise ayırıyordu. Bu davanın mahiyetini hiç anlayamadılar. “Vesayet bitsin” laflarıyla kumpasa odun taşıdılar. İşte İsmail Saymaz gibi gazeteciler de o dönem Nedim Şener ve Ahmet Şık'a sahip çıkarken, Muzaffer Tekin gibi vatan toprağına ismini vermiş kahramanlara bu yüzden çamur atıyordu.

Reklamdan sonra devam ediyor 

SAYMAZ FETÖ'YE KALKAN OLDU

Daha sonra kumpas çöktü, oklar FETÖ'ye döndü. Bu sefer de İsmail Saymazlar, “özgürlük”, “hukuk”, “adalet” gibi kavramları hatırladılar. FETÖ'nün yayın organlarının kapatılmasına karşı çıkarak, Ekrem Dumanlı gibi FETÖ elebaşlarının yanında yer aldılar. Liberallerin en aciz haliydi bu. Dün sahte delillere ses etmeyenler, hemen FETÖ için çırpınmaya başladılar.

Sonra 15 Temmuz geldi, FETÖ meselesinde herkes sesini kesti. Bu sefer de yavuz hırsızlığa başladılar. FETÖ tetikçiliklerini unutturmak için sağa sola çamur attılar. Ama yemezler. Nasıl ki o kumpas davalar yurtseverlerin şeref madalyasıysa, sizlerin de yüz karanız olmaya devam edecek.