VERYANSIN TV

Paris'te 9 Ocak 2013'de 3 PKK'lı kadınının öldürüldüğü olay sonrası çok sayıda soru işareti ortaya çıkmıştı.

Fidan Doğan, Leyla Söylemez ve PKK'nın kurucularından Sakine Cansız'ın öldürüldüğü olayda, terör örgütünün kendi içindeki hesaplaşması ön plana çıkmıştı.

Buna karşın terör örgütü yandaşları suikastlardan MİT'i sorumlu tutmuştu.

PKK'lıların öldürülmesinde MİT'in rolünün olduğu iddiaları, 14 Ocak 2014'te Teşkilat tarafından yapılan açıklama ile reddedilmişti. 

Açıklamada, MİT'in cinayetlerle "kesinlikle bir ilgisi olmadığı" vurgulanarak, "Söz konusu yayınların, Çözüm Süreci'nde aktif rol üstlenen Teşkilatımızı yıpratmaya ve bu süreçte görev alan personeli deşifre ederek görevlerini yapamaz hale getirmeye yönelik bir operasyon olduğu değerlendirilmektedir" ifadelerine yer verilmişti.

Cinayetin tek şüphelisi Ömer Güney'in Paris Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanması bekleniyordu ancak 2016 yılında henüz dava başlamadan, tutulduğu cezaevinde beyin kanseri nedeniyle öldü.

Güney'in ölümü, kendisi hakkında açılan davaların düşmesine ve dosyanın kapanmasına neden olmuştu. 

Olayla ilgili daha önce MİT'in dahli olduğunu iddia edenler son dönemde bu iddiaları yeniden gündeme getirdi. Buna dayanak olarak da Eski Genelkurmay İstihbarat Başkanı İsmail Hakkı Pekin'in yaptığı açıklamaları gerekçe gösterildi.

CNN Türk'te canlı yayına katılan Pekin, terör örgütünün Avrupa'daki unsurlarına müdahale edilmesi gerektiğini söylerken sunucu Ahmet Hakan'ın araya girmesiyle sözlerini tamamlayamadı.

Yarım kalan diyalogu kendilerince tamamlayan terör örgütü yandaşları, Paris'teki infazlardan MİT'in sorumlu olduğunu iddia ettiler.

Konuyla ilgili sosyal medya hesabından açıklama yapan İsmail Hakkı Pekin, sözlerine açıklık getirdi. İşte Pekin'in açıklamaları:

BİLGİLENDİRME: Geçtiğimiz günlerde ELİ KANLI örgütün Gara’da gerçekleştirdiği canice katliam neticesinde şehit verdiğimiz 13 evladımızın acısını hâlâ yüreklerimizde taşıyoruz.

Konu üzerine Ahmet Hakan’ın sunduğu #TarafsızBölge programına canlı yayın konuğu olarak katıldığım bölümde ELİ KANLI terör örgütünün beyin kadrosuna ve batı ülkelerinde ki örgütlenme faaliyetlerine yönelik alternatif operasyon seçeneklerini değerlendirirken, program akışı neticesinde Ahmet Hakan’ın konu üzerine farklı bir soru sormak amacıyla araya girmesiyle değerlendirmem kısa süreli olarak yarıda kalmıştır. Bu aksaklık, şanlı muzaffer ordumuzu uluslararası kamuoyunda yıpratmak amacıyla klavye başında bekleyen terör örgütü yandaşlarına malzeme olmuştur. Canlı yayında yaptığım değerlendirmeler terör örgütü yandaşları tarafından manipüle edilerek algı yönetilmeye çalışılmakta, Türkiye şahsım üzerinden uluslararası kamuoyunda zor bir durumda bırakılmak istenmektedir.

Programda PKK’nın Paris yapılanmasına dikkat çekmek isterken sözüm yarıda kalmış ve PKK/KCK yandaşı olan bu uluslararası klavye çetesinin olayı manipüle etmesi sonucu,2013 yılında örgüt içi hesaplaşma sonucu öldürülen PKK’nın sözde üst düzey yöneticisi Sakine Cansız’ın infazının Türk İstihbaratı tarafından gerçekleştirildiği yalanı ortaya atılmış, 6 Farklı dilde “Eski Genelkurmay İstihbarat Başkanı olayı ‘itiraf’ etti” başlığıyla servis etmiştir.

Ülkemizin etkin politikaları, TSK’nın başarılı operasyonları sonucunda ciddi darbeler alan, içeride ve dışarıda köşeye sıkışan bölücü terör örgütü her zaman olduğu gibi batı dünyasından yardım dilenmek amacıyla böyle kara bir propagandaya başvurmuştur.

Konu üzerine Avrupa’da yayın yapan bir TV kanalı aracılığı ile tarafımdan görüşme talep edilmiş, şahsımca uygun görülmesi üzerine telefon görüşmesi için arandığımda terör örgütünün bilindik medya yüzü tarafından arandığım, tarafımca anlaşılmıştır.

İyi hesaplanmış, şekil ve ölçüsü iyi planlanmaya çalışılmış ve hedef kitlesi kendi amaçlarına göre tayin edilmeye çalışılmış, propaganda amaçlarına yönelik faaliyet çıkarma gayretinde oldukları ve şahsımla iletişim gayretinde oldukları anlaşılmıştır.

Etkili propaganda yöntemi, planlı bilgi savaşını uyuşmazlık ve kavga tabanlı ortama sürüklemek psikolojik savaşın stratejik amaçlarındandır.

Terör örgütünün bilindik medya yüzünün, teknik ve taktiğini istihbaratın bilindik stratejik yöntemlerini uygulayarak şahsımla yaptığı röportaj'da ifadelerim cımbızlanarak tüm ifadelerime yer verilmeyip manipüle edilip, propaganda malzemesi olarak kullanılmaya çalışılmıştır. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.