1953 yılında Muhammed Musaddık’a yapılan İngiliz/ ABD darbesinden beri, Batı ile İran’ın arası hiç düzelmedi.
1979 İran İslam Devrimi’nden sonra da hepten bozularak yürüdü. Asıl sorun tabi ki hep Dolar meselesiydi. Batı emperyalizmi İran petrolünü talan etmek için çok uğraş verdi. Petrolün dolar ile satılması için İran’a yapmadığı mafiyavari operasyonlar bitmedi.
İran ABD ilişkilerinin petrole dayalı hali tarihsel bir hal aldı. Elbette çok uluslu Yahudi şirketlerinin bölge pazarlarını denetlemesini de buna dahil ederseniz, ABD İran ilişkilerinin bozuk olmasının asıl nedeni Mafyalaşan ABD petrol şirketlerinin çıkarlarıdır. Ve PetroDolardır.
Çin ve Rusya’nın ticaretten doları tasfiye uğraşları, 2020 yılında oldukça etkili olmaya başladı. Amerikan devletinin sınırsız Dolar basmasıyla çok zor günler geçiren uluslararası tekeller İran ABD savaşı için tüm çığırtkanlıklarını ele aldılar.
Kasım Süleymani’nin ABD tarafından katledilmesiyle yükselen gerilim, ABD iç dünyasının içine düştüğü kaos ile bütünleşti.
ABD’nin 2014 yılından beri Rusya’ya uyguladığı yaptırımlar(ambargolar) Rus devletini, ABD’ye karşı bir şeyler yapmak zorunda bırakması, petrol arzının dünya genelinde serbest kalması ile Amerikan Kaya gazı ve Kayaç petrolü maliyetlerin 50 dolar civarında olması, ABD enerji şirketlerini yıkıma sürükledi.
ABD hem Doları kurtarmak hem de Çok Uluslu Petrol şirketlerini kurtarmak için İran’a uyguladığı baskıyı artırdı.
İran halkı, ABD provokasyonlarına ve ambargosuna karşı devletinin yanında kaldı. Birliğini bozmadı. ABD’yi çaresiz bıraktı. İran halkı aç kalmaya razı ama devletinin ve petrolünün talan edilmesine rıza göstermedi.
ABD’nin içinde bulunduğu çıkmaz, imparatorlukların yıkılırken içine düştüğü çıkmazdır. Savaş bir çare olarak görünür.
İran yönündense, 50 yıldır süren ABD baskısından kurtulmak istemesi İran devletini de savaşa yakın hale getirmektedir.
İran’ın yaptığı yeni füzeleri da bahane eden ABD, savaşa hazırlanıyor gibi bir durum arz ediyor. Buna Irak’ta üslerine Şii örgütler tarafında taciz ediliyor olasmanı da eklemek gerekir.
ABD Orta Doğu’da son bir hesaplaşmaya girebilir. Girmek zorunda kalabilir. Bu duruma Rusya’nın Suriye’deki varlığını da koyarsanız, savaş ABD’yi zorlayan dinamiktir. Belki de çaresizliktir.
Bu arada şunu da ilave edelim. ABD Venezüella’nın City Bankasında 342 milyar dolarına da el koymuş ve 14.yy. Akdeniz Koruşanlarına taş çıkartmıştır.
Bölgemizde bir savaş Türkiye’ye için daha büyük bir kriz demektir. Kriz içinde bir başka kriz hiç iyi olmaz. 24
Bülent Esinoğlu