Sunday Times gazetesine konuşan Wallace, ABD’nin Suriye'den çekilme kararını ve Irak'ta da NATO'yu devreye sokma önerisini hatırlatarak, İngiltere’nin 10 yıl önceki son savunma planlamasında hala varlığını koruyan ABD'ye güven ve bağımlılığın değişmesi gerektiğini kaydetti.
Wallace, İngiltere’nin savunma ihtiyaçlarını buna göre gözden geçirmesi gerektiğine dikkati çekerek, "En iyisini umuyoruz ama en kötüsü için planlama yapıyoruz." diye konuştu.
İngiltere’nin 5G altyapısında Çinli Huawei şirketinin rol almasına ilişkin planlamaya ABD’den gelen sert tepkileri hatırlatan Wallace, ABD yönetiminin İngiltere’yi "istihbarat paylaşımını kesmekle" pek çok kez tehdit ettiğini söyledi.
ABD Başkanı Donald Trump ve ulusal güvenlik danışmanının bu konuda net konuştuğuna dikkati çeken Wallace, "ABD Savunma Bakanı da NATO’da görüştüğümüzde bunu doğrudan kişisel olarak bana söyledi. Hükümet bu konuda bir karara varırken bütün bunları dikkate alacak. Bağımsız dost ve düşmanlar, sizi tercihte bulunmaya zorlar." ifadelerini kullandı.
‘KENDİ BECERİLERİMİZİ ÇEŞİTLENDİRMELİYİZ’
Wallace, "ABD’nin dünyadaki liderlik konumundan çekilmesinden kaygılıyım. Bu dünya için de bizim için de kötü olur." dedi.
"ABD’nin hava desteğine, istihbaratına ve izleme becerilerine çok fazla bağımlıyız. Kendi becerilerimizi çeşitlendirmeliyiz." diyen Wallace, İngiltere'nin 2020'de yapılacak 10 yıllık savunma planlamasına "21. yüzyılın yansıması" gerektiğini vurguladı.
Modern tehditlerle mücadelede 1000 hackerin, bir kara gücünden daha etkili olabileceğine işaret eden Wallace, "Savunmamızı nasıl sağlayacağımıza duygusallık hakim olamaz. Yeni teknolojiyle kucaklaşmak zorundayız." ifadelerini kullandı.
İngiltere’nin Brexit sonrasında uluslararası arenada diplomatik ve askeri olarak proaktif olmasını gerektiğini belirten Wallace, "(Rusya Devlet Başkanı Vladmir) Putin, İngiltere’nin yarısı kadar bir ekonomiyle proaktif. Fransızlar da bizim yeniden olmayı hedeflediğimiz kadar proaktif. Boris Johnson’ın da bunu istediğini biliyorum." değerlendirmesine bulundu.
