Kısa sürede Terör örgütlerinin propaganda alanına dönen Boğaziçi Üniversitesi'ndeki eylemlerde 36 kişi gözaltına alındı. Emniyetteki işlemleri süren şüphelilerden 12'sinin farklı terör örgütlerinin faaliyetlerine katıldıkları, 24'ünün sol marjinal grupların düzenlediği eylemlerde yer aldıkları tespit edildi
TERÖR BAĞLANTILARINI GÖRMEZDEN GELEREK SAVUNMAYA KALKTILAR
Gözaltına alınanların çoğunun Boğaziçili olmadığı ve terör yandaşı olduğu ortaya çıktı. CHP ve HDP'li isimler gözaltına alınanların terör ile bağlantılarını görmezden gelerek 'öğrenciler' gözaltına alınıyor yaygarası kopardı.
BAKAN SOYLU'DAN TEPKİ
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu 'Boğaziçi Üniversitesi'nde yaşanan olaylara ve kelepçe görüntüsüne ilişkin yaşananları anlattı.
"TÜRK POLİSİ DOĞRU YAPMIŞTIR"
Soylu, "Üniversiteye girmeye çalışan, Boğaziçili olmayan, terörle iltisaklı illegal gruplara, izin vermeyen Türk Polisi, doğru yapmıştır..." ifadelerine yer verdi.
Soylu açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
Şiddetle, Boğaziçi Üniversitesi'nin kapısını kırdılar. Polisimiz, kırılan kapıyı güvenlik için plastik malzemeler ile tutturdu. İkinci kez yine vandallıkla kapıları kırdılar. Özel güvenlikçilerin kelepçesi ile polisimiz, yine kapıları birbirine tutturdu.
Bunu eleştirenlere soruyorum; ne yapılsaydı yani? Terörle irtibatlı illegal grupların üniversiteye girmesine izin mi verilseydi? Polise 'katil' diyenlere göz yumulup 'buyurun geçin' mi denseydi? Terör örgütü marşı okuyanlara üniversite, teslim mi edilseydi
Veya 'Durun lütfen! Kapı tamircisi veya çilingir çağıralım' mı denseydi? Türk Polisi, kanunun gereğini yerine getirmiştir. 12 Eylül dönemine atıf yapanlara söylüyorum: Demokrasi hukuk ve insan hakları konusundaki siciliniz kapkaradır. İşi gücü bırakıp ipliğinizi pazara çıkarırız. Ancak milletimize sorumluluğumuz ve yapılacak işimiz var. Devlet olarak, aziz milletimizin desteği ve kanunun verdiği yetki ile kamu düzeni ve güvenini, huzurumuzu, bozmaya çalışanlara müsamaha gösteremeyiz