Hijyen Daha da Önem Kazandı

Yeni tip Korona virüsün etkilerini tüm dünya hissediyor. Herkes sosyal mesafeyi sağlamak için evlerine çekiliyor. Bağışıklık sistemimizi güçlendirmeye yardımcı olmak ve gerekli hijyeni sağlamak için yapmamız gerekenler ise hepimizin konuşma başlıkları arasında üst sıralarda. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hilal Mocan, bu dönemde alınabilecek önlemleri anlatıyor.



Bulaşıcı hastalıklar söz konusu olduğunda en çok dikkat etmemiz gerekenler neler?

Şimdi yeni tip Korona virüs ile birlikte gündemimize girmiş olsa da tüm bulaşıcı hastalıklara karşı dikkat edilmesi gereken noktalar var. Bunlardan biri hem kişisel hijyenimizi de hem de yaşadığımız yerlerde hijyeni sağlamak, bir diğeri de bağışıklık sistemimizi desteklemek.

Bağışıklık sistemimizi güçlendirmeye yardımcı olmak adına neler önerirsiniz?

Beslenme güçlü bir bağışıklık sisteminde önemli bir role sahip. Her zaman olduğu gibi bu dönemde de beslenmemize özen göstermeliyiz. Öğünlerimizde yoğurt, kefir, yeşil salata, karabuğday ilave edilmiş pilav, bulgur pilavı, yeşil, sarı ve mor renkli sebzeler, lahana, soğan, sarımsak ilave edilen ev yemekleri, kemikli et ve tavuk suyuna yapılan çorbalar, yulaf ve diğer tahıllar tüketebiliriz. C vitamini, çinko, beta glukanla bağışıklık sistemimizi güçlendirmeye yardımcı olabiliriz. Ayrıca 89 saat uyku ve egzersiz de günlük rutinimizin bir parçası olmalı.



Hijyen odağında hem kişisel hijyenin hem de yaşam alanlarımızdaki hijyenin önemli olduğundan bahsettiniz. Kişisel hijyenimizi sağlamak için nelere dikkat etmeliyiz?

Kişisel hijyen açısından ellerin doğru bir şekilde yıkanması önemli. Bu yüzden ellerimizi en az 20 saniye olmak üzere, sabun ve suyla iyice ovuşturarak yıkamalı, iyice durulamalı ve temiz bir havlu ile kurulamalıyız. Bunu gün içerisinde sıklıkla tekrar etmeyi de öneriyoruz. Sabun ve su kullanamıyorsanız yanınızda taşıyacağınız alkol bazlı bir temizleyici ile ellerinizi temizleyebilirsiniz. Eller yıkanmadan ağız, burun, göz ve yüze dokunulmamalı. Ayrıca öksürürken veya hapşırırken tek kullanımlık mendiller kullanılmalı ve ardından bu mendil bir poşete koyularak çöpe atılmalı.



Yaşadığımız alanların hijyenini nasıl sağlayacağız?

Sosyal mesafeyi sağlamak adına evlerimizde daha fazla zaman geçirmeye başladık. Bu sebeple evlerimizin hijyeni biraz daha fazla önem kazandı. Bu noktada Dünya Sağlık Örgütü'nün de önerdiği klor, oldukça etkili bir dezenfektan. Klorlu yoğun kıvamlı çamaşır suyunu, 5 litre suya yarım çay bardağı olacak şekilde suyla karıştırarak evinizde sık temas edilen yüzeylerin temizliği için kullanabilirsiniz. Elektrik düğmeleri, kapı kolları, banyo ve tuvaletler, musluk başları, masalar bu yüzeylerden bazıları. Klorlu çamaşır suyu ile bu yüzeyleri etkili bir şekilde dezenfekte edebilirsiniz. Tüm bu süreçte dikkat etmeniz gerekenler için ürünlerin üzerindeki talimatları dikkate almanızı öneririm.

Unutulmaması gereken en önemli nokta bu virüsün farklı yüzeylerde, yüzeye bağlı olarak saatlerce ve günlerce canlı kalabildiği. Araştırmalar plastik yüzeylerde bu sürenin 5 gün, cam ve tahta üzerinde de 4 güne kadar uzadığını ortaya koyuyor. Bu sebeple de yüzeylerin temizliğinde etkili bir ürün tercih edilmesi önemli. Koltuk, halı, kilim gibi yüzeyleri ise özel temizlik ürünleri veya sabunlu suyla silebilirsiniz.



Bu dönemde çocuklarımız için nasıl önlemler alabiliriz?

Çocuklar ve yetişkinler için alınması gereken önlemler benzer. Çocuklar okula gitmedikleri için şu anda evde eskiye kıyasla daha fazla zaman geçiriyorlar. Dolayısıyla yaşam alanlarımızın hijyenini sağlarken onların sıklıkla temas ettiği yüzeyleri de dikkate almalıyız. Onların oyun alanlarını, masalarını, bilgisayarlarını, telefon ve tabletlerini günde 2 kez uygun bir ürünle dezenfekte edebilirsiniz.

Bir diğer önemli konu da çocuklara kişisel hijyen bilincini aşılamak. Çocuklara el yıkamanın önemini öğretebilir, gün içinde sık sık en az 20 saniye olacak şekilde ellerini su ve sabunla yıkamalarını sağlayabilirsiniz. Şu anda dışarı çıkmıyor olsalar da temas etmemeleri gereken yüzeyler konusunda onları bilgilendirebilir ve temas etmeleri halinde ne yapmaları gerektiğini anlatabilirsiniz. Yemeklerden önce ve sonra, tuvaletten önce ve sonra, kirli bir yüzeye dokunduktan sonra ellerini yıkamaları gerektiğini öğretmelisiniz. Ayrıca öksürürken veya hapşırırken tek kullanımlık mendil ile ağız ve burunlarını kapatmaları ve mendili çöpe atmaları gerektiğini anlatabilirsiniz.

Ayrıca bu dönemde çocuklarınızla birlikte dışarı çıkmak zorunda kalmanız halinde hijyen kurallarına dikkat etmelisiniz. Dışarıdayken onları gözlemleyebilir, bir yere dokunmaları halinde yüzde 70 alkol içeren bir el dezenfektanı veya kolonya ile ellerini temizleyebilirsiniz. Dışarıdan eve döner dönmez giysilerini çıkarabilir, ellerini yıkayabilir, banyo yaptırabilir ve temiz giysiler giydirebilirsiniz. Giysilerini de 60 ila 90 derecede uygun bir deterjanla yıkayabilirsiniz.

Dışarıdan eve geldiğimizde üzerimizdeki giysiler veya marketten satın aldıklarımızla ilgili neler yapmalıyız? Örneğin marketten getirdiğimiz poşetleri temizlememiz gerekir mi?

Dışarıdan geldiğinizde ayakkabılarınızı kapı önünde bırakabilir ya da evde kapalı bir alana alabilirsiniz. Giysilerinizi ise özel bir alanda çıkarabilir, yeniden kullanmadan önce 12 saat havalandırabilirsiniz. Eğer dışarıdayken öksüren veya hapşıran biriyle temas ederseniz veya sosyal mesafe olarak önerilen mesafeden daha yakın bir mesafede bulunursanız bu esnada üzerinizde olan giysileri evinizde ayrı bir kirli poşetinde saklayın. Ardından minimum 60 derece sıcaklıkta yıkayabilirsiniz. Tercihen kurutucuda kurutabilirsiniz. Markete giderken ise kendi alışveriş çantanızı kullanabilirsiniz. Marketten poşet alırsanız bunları da evinize sokmadan önce sabunlu bez veya dezenfektan ile silebilirsiniz.