ABD planlarında hedef alınan liderlerin Batı medyasında ‘yıkıcı’, ‘diktatör’ gibi kelimelerle tanımlanması dikkat çekiyor. Fransız Le Point dergisi, 2019'da Erdoğan'ı şimdi de Putin'i kapağına taşıdı
ALİ RIZA TAŞDELEN
Fransa'da yayımlanan Atlantik’in psikolojik savaş organı Le Point dergisi Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i "l'eradicateur (Yok Edici)" başlığı ile kapak yaptı. Dergi, Atlantik cephesine direnen liderlerleri bir bir hedef alıyor ve “sırada kim var?” diye soruyor.
Türkiye düşmanlığı ile bilinen dergi 24 Ekim 2019 tarihli sayısında da aynı başlıkla Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı kapağına taşımıştı. Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde PKK/YPG teröristlerine karşı verdiği mücadele Batı’nın tepkisini çekmişti. Le Point dergisi kapağına asker selamı veren Erdoğan’ı koydu. Üst başlıkta “Erdoğan’ın metodu etnik temizlik. Yok edici.” allt başlıkta ise “Kürtlerin katledilmesine ve Avrupa’nın tehdit edilmesine müsaade edecek miyiz?" vardı.
Derginin yazarlarından Romain Gubert, “Fransız Özel Kuvvetleri tarafından desteklenen Kürtler beş yıldan fazla DEAŞ'a karşı mücadele ettiler. Binlercesi hayatını kaybetti. Kobani ve Rakka’da sokak sokak cihatçıları temizlediler ve Baguz Mağaralarına hapsettiler. Fransa o gün Kürt müttefiklerini onurlandırdı ama Donald Trump’ın ihanetini (Suriye’den çekilme kararı) ve Batı’nın fiyaskosunu önleyemedi.” diye dert yanmıştı.
Gubert, yazısında Batı açısından acı gerçeği de kabul etmişti: “ABD ihanet etti, Batı için tam bir diplomatik fiyasko. Meydanı Rusya’ya dolayısıyla Türkiye’ye bıraktı. RusTürk ilişkisi gelişti; Türkler Rusya’dan S400 aldılar, Ruslar Türkiye’de nükleer santral yapıyorlar, Türk Akımı doğal gaz boru hattı projesini hayata geçiriyorlar.”
BUGÜN DE PUTİN
NATO’nun doğuya genişlemesine, ABD’nin Ukrayna ve NATO üyesi Doğu Avrupa ülkelerine silah yığmasına ve neonazi çetelerinin Ukrayna’da Donetsk ve Lugansk Halk Cumhuriyetine yaptığı kanlı saldırılarına karşı başlattığı askeri operasyon ile Batı dünyasını şaşkına çevirdi.
Rusya karşısında çaresiz kalan Batı, televizyonları, radyoları, gazete ve sosyal medya araçlarıyla psikolojik bir hareket ile yalan makinelerini çalıştırdı. Fransa’da bu araçların başında Le Point dergisi geliyor.
148 sayfalık derginin üçte biri Putin ve Rusya’ya karşı haber ve röportajlara ayrılmış.
SAVAŞ DEĞİL ASKERİ OPERASYON
Moskova’da yaptıkları röportajlarda aradıklarını bulamadıkları anlaşılıyor. Görüştükleri kişilerden Putin’e karşı konuşmalarını ummuşlar ama hep aksi yönde cevaplar almışlar. Rusya’nın “Ordu hakkında yalan haber yayanlara 15 yıl hapis cezası” kanunundan dolayı insanların korktuğunu ve düşüncelerini söyleyemediğini haberini yapıyor Marc Nexon. “Savaş” diyor “Hayır, askeri operasyon.” cevabını alıyor. Bir diğer kişinin “Kızımın matematik öğretmeni öğrencilerin önünde ‘savaş’ dediği için bir gecede ortadan kayboldu.” dediğini aktarıyor.
Bir askeri “uzmanın” savaşın kötü planlandığı ve çok kayıp verildiği sözlerini aktarıyor. Ukrayna’da yakalanan Rus askerlerine cep telefonu verilerek annelerini aramalarını sağladıklarını yazarak Ukraynalılardan övgüyle bahsediyor.
RUSYA HALKINI PUTIN’E KARŞI KIŞKIRTIYOR
Dergi, Londra’da sürgünde yaşadığını belirttiği Rus yazar Boris Akounine’le görüşmüş. Akounine, Putin’i yolsuzluğa bulaşmış bürokrat ve iş adamlarının desteklediğini, halkın beyninin yıkandığını, muhalif düşünceye yer olmadığını, televizyonların Putin’in mükemmel biri olduğunu, Rusya’nın büyük bir devlet, Ukrayna’nın kötü olduğunun propagandasının yapıldığını söylüyor. Ama “Bu durumun değişeceğini, buzdolabı boşalan halkın isyan edeceğini ve Putin’i devireceğini” iddia ederek halkı Putin’e karşı kışkırtıyor. Putin düşmanı yazar, “Avrupa Ruslara düşmanlık yapmamalı onları Putin’e karşı desteklemeli.” diyor.
KİEV’DE ODESA’DA ÇETELERLE
Dergi, ABD ve Avrupalıların gönderdiği silahların Ukrayna’ya ulaştığını ve gönüllülerin (çeteler demek daha doğru) silahlandığını Kiev ve Odesa’da şehir gerillacılığının başladığını yazıyor. Caddelere barikatlar kurulduğunu, Molotof kokteyllerinin hazırlandığını, yollara mayınlar döşendiğini ve kente giren yolların üzerindeki köprülerin havaya uçurulduğunu yazıyor. Görüştükleri çete başlarından birinin şöyle dediğini yazıyor: “Ruslar burayı yağmalamak ve öldürmek için geliyorlar. Bunlar barbarlardır. Gelirlerse bu köpekleri öldüreceğiz”.
PUTİN VE ZELENSKIY İLE EN ÇOK GÖRÜŞEN LİDER MACRON
Dergi, Rusya’nın operasyonu başlatması haberinin Paris’e ulaşmasıyla birlikte o gün Elysee Sarayı’nda yaşananları uzun uzun anlatıyor. Macron, sabahın 5’inde “Rusya’nın Ukrayna’yı silahsızlandırmak ve Nazilerden temizlemek için Donbass’ ta özel bir askeri operasyon başlattığı” haberi ile uyandırılıyor. Macron’un ilk işi Zelenskiy ve Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel’i arıyor ve ardından savunma konseyini topluyor. Daha sonra Macron ve Elysee Sarayı’nın yaptığı açıklamalar biliniyor. Derginin yazarı Julien Peyron Macron’un danışmanlarından birinin sözlerini şöyle aktarıyor: “Önce Beyrut limanında patlama, bir yıl sonra 2021’de Afganistan’dan çekilme şimdi de Ukrayna.” diyerek cumhurbaşkanlığı seçimlerine 1,5 ay kala Macron’un içine düştüğü durumu dramatize ediyor. Yazar, Macron’un Putin’i durdurmak sonra da ateşkes sağlanması için neredeyse her gün aradığını ama başaramadığını yazıyor. Danışmanı, “zor da olsa Macron’un Putin ile iletişimi kesmemesi gerektiğini” aktarıyor. Yazar, Yeşillerin cumhurbaşkanı adayı Yannick Jadot’nun Macron’un “Putin gibi bir diktatörle senli benli konuşmasını” eleştirdiğini aktarıyor.
Macron’un diplomasi danışmanı Emmanuel Bonne’un “Rusya ile savaşa girersek, 3. Dünya Savaşı'nı başlatırız. Ukrayna, yeni bir demir perde, dünya hayatından kopuk bir ülke olma riskiyle Avrupa kıtasının ortasında bir yara olarak kalma riskiyle karşı karşıya. Cevabını bulamadığımız birçok soru var." diye ifade ediyor.
ÇİN'İN RUSYA’YA GİDEREK ARTAN AÇIK DESTEĞİ
Jeremy Andre’nin kaleme aldığı yazıda Çin’in Rusya’ya desteğinin giderek arttığı belirtiyor. Andre, “İki dev, dünya oyununun kurallarını değiştirmede kararlı görünüyor.” diyor. AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in İspanyol El Mundo gazetesine verdiği demeçte “Bir arabulucunun Vladimir Putin'i ikna etmesi gerektiğini ve bunu da sadece Xi Jinping yapabileceğini” söylemiş. Yazar ise Çin’in Rusya’nın yanında olduğunu, Rusya’nın Ukrayna operasyonunun bir işgal olmadığını ve NATO’nun doğuya doğru genişlemesini endişeyle karşıladığını ifade ediyor.
DİRENENLER BATI’NIN HEDEFİNDE
Başını ABD’nin çektiği Atlantik cephesinin çöktüğü Çin, Rusya ve Türkiye gibi Avrasya ülkelerinin öncülüğünü yaptığı yeni dünyanın liderlerinin ise bu uluslararası çetelerin hedefinde olması kadar doğal bir şey olamaz. Sadece Fransız Le Point dergisi değil ABD’nin, İngiltere’nin ve Avrupa kıtasının kısaca Batı’nın beylik yayın organları her fırsatta Xi Jinping, Vladimir Putin, Tayyip Erdoğan, Nicola Maduro ve Aleksandır Lukaşenko gibi emperyalist devletlerin karşısında olan liderleri dergilerinde kapak yapıp, “diktatör”, “yok edici” gibi sıfatları kullanması düşmanın adresini de göstermektedir.
Aydınlık