Farklı şehirlerden gelen vatandaşlar, HDP binasında nöbet tutan ailelere destek ziyaretinde bulunuyor. Önder annelerden Ayşegül Biçer, ‘Oğlum geri dönecek Türk askeri olacak. HDP’nin Kürtler üstünde oynadığı bu oyuna son vermeye geldik. Bir Kürt olarak Kürdistanı kesinlikle kabul etmiyorum' dedi.

Çocukları HDP yardımıyla PKK tarafından dağa kaçırılan ailelerin sayısı 53’e yükseldi. 3 Eylül’den beri Diyarbakır HDP İl Başkanlığı önünde nöbet tutan ailelere dün dört yıl önce Bitlis Eren Üniversitesi’nde eğitim görürken kaybolan kızları Sümeyye (24) için Muş’tan gelen Süheyla ve Maşallah Yenilmez ile 2017’de kaybolan oğlu Mesut Yıldırım (25) için Kulp ilçesinden gelen Menfiye Yıldırım katıldı.

Eyleme ilk günden beri destek veren annelerden kanser hastası Ayşegül Biçer de dün bina önündeydi. Biçer, yaptığı açıklamada dağa kaçırıldığını belirttiği tek oğlu Mustafa’ya (18) kavuşacağına inandığını söyledi. Biçer, “Ben, Türkiye’de yaşıyorum. Sancağım dalgalanıyorsa, ona ihanet etmeyeceğim. Oğlum da geri dönecek Türk askeri olacak. Ben onlara evladımı bırakmam” dedi.

Oğlu Mustafa’nın 17 Kasım 2018’de evden çıktığını anlatan Biçer, 19 Kasım’da gelen bir telefonda Mustafa’nın YPG’li teröristlerle birlikte olduğunu öğrendiğini söyledi. Her sabah umutla HDP önüne geldiklerini ifade eden Biçer, “Evlatlarımızı kurtaramazsak bile bundan sonra gençlerin gitmesine engel olabiliriz. Ben oğlumun sağ olduğunu hissediyorum, oğlumun döneceğini hissediyorum” dedi.

‘KÜRDİSTANI KABUL ETMİYORUZ’

Biçer, mücadeleyi sürdüreceğini bildirerek, “HDP’nin Kürtler üstünde oynadığı bu oyuna bir son vermeye geldik. Bir Kürt olarak Kürdistanı kesinlikle kabul etmiyorum. Ben Türkiye’de yaşıyorum, sancağım yukarıda dalgalanıyorsa, altında yaşıyorsam ona ihanet etmeyeceğim. Sadece kendim için değil, burada oturan bütün anneler ve gelmeyen bütün anneler için burada bir mücadele başlattık, sonuna kadar da sürdüreceğiz” diye konuştu.

Reklamdan sonra devam ediyor 

‘SİYONİSTLERE SANCAĞI TESLİM ETMEYİZ’

Baba Rauf Biçer ise yaptıkları eylem nedeniyle başlarına silah dayanarak tehdit edildiklerini söyledi. Biçer, “Bu toprak, bu vatan, bu sancak inmeyecek. Nasıl Çanakkale’de birlik, beraberlik, kardeşlikle savaş verdiysek, bu mücadelemiz sonuna kadar devam edecek. Üç dört çapulcuya, haçlı Siyonistlere biz bu sancağı teslim etmeyeceğiz” diye konuştu.

‘HDP’DEN ÇOCUĞUMU İSTİYORUM’

Muş’tan gelen Süheyla ve Maşallah Yenilmez, 2015’te Bitlis Eren Üniversitesi Sosyal Hizmetler bölümünde okurken kaybolan kızları Sümeyye Yenilmez için HDP il binası önüne geldiklerini belirttiler. Baba Maşallah Yenilmez, şunları söyledi:

“Çocuğum HDP yüzünden gitmiş. HDP ona önderlik edip, götürmüş. Ben HDP’den çocuğumu istiyorum. Bitlis Eren Üniversitesi’nde 2’nci sınıfta okuyordu. Kaybolmadan üç gün önce annesini aramış. Eve geleceğim demişti, gelmedi.” Süheyla Yenilmez ise kızına kavuşmak istediğini ifade ederek, “Gelsin, Türk adaletine teslim olsun. Onu geri istiyorum. Orada yapamaz. Hiçbir şekilde haber alamadık. Dört yıl bitti. İstiyorum eve gelsin. Hayali okumaktı. Okumak istiyordu” dedi.

Diyarbakır’ın Kulp ilçesinden gelen Menfiye Yıldırım, 2017’de kaybolan oğlu Mesut Yıldırım (25) için eylemdeki yerini aldı. HDP il binası önündeki oturma eylemlerini televizyondan gördükten sonra buraya gelmeye karar verdiğini söyleyen Menfiye Yıldırım, “Bir faydası olur diye ben de geldim. Oğlum, iki sene önce Diyarbakır’da çalışıyordu. O eve ekmek getiriyordu. Eşim HDP’ye birçok kez geldi. Hiçbir sonuç alamadı. Bir şey bilmediklerini söylediler. Dağa çıktığını duydum. Babası da evde hasta” dedi.