İsrail güçlerinin Batı Şeria’da Filistinli gazeteci Şirin Ebu Akile’yi öldürmesi, tüm dünyada büyük bir tepkiyle karşılandı. Ramallah’ta yapılan törende konuşan Filistin Devlet Başkanı Abbas, ‘Akile Filistin’in, Kudüs’ün ve özgür dünyanın şehidi’ dedi.

İşgalci İsrail askerleri, önceki gün Batı Şeria’nın Cenin Mülteci Kampı’nda gelişmeleri bildiren dünyaca ünlü Al Jazeera muhabiri Şirin Ebu Akile’yi acımasızca öldürdü. Uzun yıllardır bölgede habercilik yapan Ebu Akile, basın yeleği ve kaskı takmasına rağmen, İsrail güçleri tarafından başından vurularak katledildi.

KATİLİ GİZLEDİLER

The New York Times gibi ana akım Batı medyasının, cinayeti “Ebu Akile, 51 yaşında hayatını kaybetti” gibi katili gizleyen bir dille vermesi sosyal medyada büyük tepki topladı. İsrail medyası ise yine bu medya kuruluşları aracılığıyla Ebu Akile’nin Filistin tarafından vurulmuş olabileceği dezenformasyonunu yaymaya başladı. Ancak Akile vurulduğu sırada yanında bulunan ve kendisi de omzundan vurulan gazeteci meslektaşı Ali esSumudi, AA’ya konuşarak saldırının kesinlikle İsrail askerleri tarafından ve basın oldukları bilinmesine rağmen yapıldığını söyledi. Yine olay yerinde bulunan görgü tanığı Filistinli gazeteci Şaza Hanaişe, saldırı esnasında etraflarında Filistinli direnişçilerin olmadığını söyledi.

‘FİLİSTİN, KUDÜS VE ÖZGÜR DÜNYA ŞEHİDİ’

Ebu Akile’nin öldürülmesinin ardından Ramallah’ta bulunan Filistin Devlet Başkanlığı binasında askerlerin de katıldığı resmi cenaze töreni düzenlendi. Ebu Akile'nin naaşı, Ramallah'taki hastaneden Filistin yönetiminin merkezi Mukataa'ya getirildi. Filistin halkı ellerinde Ebu Akile’nin posterleriyle ve çiçeklerle Filistinli gazeteciyi uğurladı. Törende konuşan Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, gazetecinin ölümünden "tamamen" İsrail'i sorumlu tutarak, olayı Uluslararası Ceza Mahkemesine (UCM) taşıyacaklarını söyledi.

Abbas sözlerine şöyle devam etti: "Filistin, Kudüs ve özgür dünya şehidi, Filistin kadını, Filistin'in gazetecilik sembolü Şirin Ebu Akile'ye saygılarımızı sunmak için buradayız. Şirin, davasını savunmak ve Filistin halkının davasını savunmak için hayatını kaybetti. Şirin, mahkumların, Filistinlilerin, kampta yaşayanların, darbedilen, hırsızlığa uğrayanların sıkıntılarını duyuran dürüst bir ulusal sesti."

İSTANBUL’DA PROTESTO

Türkiye'deki Filistinli Basın Mensupları Birliği üyeleri ile bazı gazeteciler, Levent'teki İsrail Başkonsolosluğu önünde toplanarak İsrail’i protesto ettiler. Ebu Akile için toplanan gazeteciler vefat eden muhabirin fotoğrafının yer aldığı Türkçe ve Arapça dövizler taşıdılar.

Birlik Başkanı Taha Ouda, burada yaptığı konuşmada, Ebu Akile'nin öldürülmesini en şiddetli sözlerle kınadıklarını söyledi. Gazetecilerin özgürlüğüne yönelik yapılan saldırıdan İsrail'i sorumlu tuttuklarını ifade eden Ouda, "Bugünlerde dünya, gazetecilerin özgürlüğü için çalışırken işgalci İsrail'in böyle bir adım atması kabul edilecek bir şey değildir." dedi.

Gazetecilerin koruma altına alınması, haklarını korunması ve güvence altına alınmasını talep eden Ouda, "Türkiye'deki Filistinli Basın Mensupları Birliği olarak dünyada var olan uluslararası makamlara ve hukuki kuruluşlara çağrıda bulunmak istiyoruz. İşgalci İsrail'in gazetecilere yönelik yaptığı ve işlediği suçlara karşı durmaya ve Filistinli gazetecileri korumaya çağırıyoruz. Adil ve acil bir soruşturma açılmasını talep ediyoruz." diye konuştu.

‘ŞİRİN BİR GAZETECİLİK OKULUYDU’

Aljazeera Kanalı Türkiye Temsilcisi Abdulazim Muhammed ise Filistin ile dünyadaki gazeteciler olarak çok dehşet verici bir olayla karşı karşıya kaldıklarını söyledi. Şirin Ebu Akile'nin öldürülmesinin derinden bir yara açtığını belirten Muhammed, deneyimli muhabirin Filistin'deki en önde gelen gazetecilerden biri olduğuna vurguladı. Muhammed, Ebu Akile'nin kurumunda yaklaşık 25 yıldan beri çalışmalarını sürdürdüğünü dile getirerek, üzüntü içinde olduklarını kaydetti.

Ebu Akile'nin imza attığı başarılı çalışmalarla Filistin'de olanları takip ettiklerini aktaran Muhammed, şöyle devam etti: "Şirin, bir okuldu. Gazetecilik alanında tamamen bir okuldu. Arap dünyasında Şirin'in deneyimlerinden yararlanmayan hiçbir gazeteci yok. Hepimiz Şirin aracılığıyla Filistin'i ve sesini duyduk, olayları öğrendik. Biz nasıl Şirin'i tanıyorsak işgalciler ve işgal güçleri onu da tanıyor ve çok iyi tanıyorlar. Gazetecilik çalışmaları yaptığında gereken bütün teçhizatlar, işaretler, yazılar ve önlemler alınarak çalışmalarını yapıyordu. Şirin hedef alındığında üstünde basın yeleği vardı. Gereken bütün yazılar ve önlemler alınmış durumdaydı. İşgalci İsrail kasıtlı bir şekilde bilerek ve planlayarak Şirin'in öldürülmesi için ateş açmıştır."

‘TÜRK GAZETECİLER DE KATLEDİLDİ’

İletişim Platformu Başkanı Yusuf Ziya Çataklı, Şirin Ebu Akile'nin "işgalci İsrail" tarafından katledilen ilk gazeteci olmadığını söyledi. Çataklı, bu süreçte yaklaşık 20 gazeteci arkadaşının işgalci rejim tarafından katledildiğini aktararak, "Burada sadece Filistinliler yok, katledilenler arasında Türk gazeteciler de var. Mavi Marmara Gemisi'nde gazeteci Cevdet Kılıçlar işgalci rejim tarafından katledilmişti. Uluslararası kamuoyu sessiz kaldıkça bu katliamlar devam edecek." diye konuştu. Uluslararası Medya Derneği Başkanı Metin Turan ise görevi başındaki Şirin Ebu Akile'nin öldürülüşünü şiddetle kınadıklarını bildirdi.

İSLAM DÜNYASINDAN BÜYÜK TEPKİ

Katar, Lübnan, Ürdün, Libya, Kuveyt, Filistin ve Irak'ın yanı sıra İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Arap Birliği, İsrail askerlerinin Al Jazeera televizyonunun deneyimli muhabiri Şirin Ebu Akile'yi başından vurarak öldürmesini kınadı. Yapılan açıklamalarda cinayetin uluslararası bir soruşturmayla ele alınması ve İsrail’in hesap vermesi çağrısı yapıldı.