Fetullahçı Terör Örgütü'nün () Hava Kuvvetleri Komutanlığındaki yapılanmasına ilişkin soruşturmada itirafçı olan sözde mahrem imam İ.Y, örgütte mahrem imamlar arasında gizli haberleşme için özel program kullanıldığını söyledi.

Ankara Cumhuriyet Savcısı Uğur Fatih Pehlivan tarafından yürütülen soruşturma kapsamında ifadesi alınan İ.Y, vatana hizmet için FETÖ'ye dair bildiklerini anlatacağını söyleyerek etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediğini beyan etti.

Lise yıllarında kaldığı FETÖ'ye ait yurtta örgüt yapılanmasıyla tanıştığını anlatan İ.Y, üniversite eğitimi gördüğü Ankara'da da örgütle bağının devam ettiğini bildirdi.

Üniversiteden mezun olduktan sonra 15 Temmuz darbe girişimi sonrası kapatılan örgüte ait okullardan birinde öğretmen olarak çalışmaya başladığını belirten İ.Y, bu süreçte FETÖ'nün Hava Kuvvetleri yapılanmasında "mahrem imam" olarak görev aldığını dile getirdi.

FETÖ yapılanmasında tanıdığı örgüt üyesi sözde mahrem imamları ve askeri personeli de teşhis eden İ.Y, ilgilendiği askeri personelle belirli aralıklarla sohbet gerçekleştirdiğini, iletişim yöntemi olarak da ankesörlü ve kontörlü büfe telefonlarını tercih ettiklerini kaydetti.

Sözde havacı mahrem imamlar arasında da zaman zaman toplantılar yapıldığı bilgisini veren İ.Y, bu toplantılardan birinde imamlar arası iletişim sağlamak amaçlı gizli bir programın telefonlarına yüklendiğini itiraf etti.

Programın halka açık wifi hatlarından ve komşuların internet şifreleri kırılarak kullanılması talimatının verildiğini söyleyen itirafçı sözde mahrem imam İ.Y, şunları belirtti:

"2015 yılının ortalarına doğru yapılan bir toplantıda, mahrem imamların neredeyse tamamının bulunduğu toplantıda 'İhsan' kod adını kullanan müdür, tüm imamların telefonlarını aldı ve içine iletişim amaçlı bir program yüklü şekilde geri verdi. Sonra herkes telefonunu açtı ve uygulamanın kurulumunu yaptı. Bu program üzerinden gizlilik içinde irtibat kurulacağı söylendi. Turuncu renkli bir simgesi vardı. Açıldığı zaman ilk gelen ekran şifre ekranıydı. Şifre girildikten sonra mahrem öğretmenlerin olduğu kişi listesi vardı.

Bu liste eşleşme ile oluyordu. Karşılıklı olarak kullanıcıların birbirini eklemesi gerekiyordu. Ayrıca programın 'Boom' başlıklı bir özelliği vardı. Acil bir durumda bu özellik aktif edilince program kendi kendini sistem üzerinden temizliyordu. Ben bu program ile kendi grubumdaki öğretmenler ile irtibat halindeydim ancak genel irtibat Cemil ile oluyordu."

ÖRGÜTTEN OLMAYANLARI "FETÖ'CÜ" DİYE İHBAR ETMİŞLER
Örgütün, FETÖ'cü olmayan Türk Silahlı Kuvvetleri personeline kurduğu kumpaslara da değinen İ.Y, kendisinden üst konumdaki mahrem imamın sahte ihbar mektubu yazmalarını istediğini anlattı.

Bu duruma sıcak bakmadığını ancak yine de mektubu yazarak örgüt yöneticilerine teslim ettiğini bildiren İ.Y, şunları kaydetti:

"2015 yılı içinde bir dönem 'Cemil' kod adlı kişi gruba bir liste vererek Hava Kuvvetlerinde çeşitli görevler yapan ve çeşitli rütbede askeri personel hakkında ihbar mektubu yazmamı istedi. Hakkında 'Gülenci' olduğu ile ilgili ihbar yapılmasını istedikleri askeri personelin aslında örgütle hiçbir bağının olmadığını biliyorum. Burada amaç FETÖ soruşturması geçiren askerlerin içine örgütten olmayan temiz askerleri karıştırarak hem mağduriyet ortamı oluşturmak hem de soruşturmaları sulandırmaktı.

Ben bu yazılan isimleri hatırlamıyorum. Hepimiz ihbar mektubu yazıp Cemil abiye teslim ettik."