Ali Katırcıoğlu ile oğulları Mustafa Talat ve Abdullah Katırcıoğlu, FETÖ'nün finans yapılanmasına yönelik soruşturmada firari olarak aranırken, şirket ortağı 8 kişiye dava açıldı.
Davanın iddianamesinde örgütün önde gelen isimlerinden Ali Katırcıoğlu'nun örgütte "Kervancı Ali" lakabıyla tanındığı ve Kaynak Holding ortaklarından olduğu, Güney Afrika'nın Johannesburg şehrinde FETÖ'ye ait üs konumundaki Nizamiye Medresesi'ni yaptırdığı kaydedildi. Oğlu Mustafa Talat'ın Güney Afrika'daki hesapları üzerinden milyonlarca dolar para kaçıran Katırcıoğlu'nun, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından tüm mal varlığına tedbir konulduğu aktarıldı.
İstanbul Ağır Ceza Mahkemesinde 29 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanan 8 şirket ortağı ise savunmalarında suçlamaları kabul etmedi. Tutuklu sanıklardan Mehmet Demircan mahkemede, "Ali Katırcıoğlu kayınpederimdir. 'Kervancı' lakabını kullandığını duymadım. Kayınpederim, Nizamiye Medresesi'ni yaptırmıştır. Türkiye'yi dışarıda tanıtmak için yaptırdığını düşünüyorum" dedi.
Ali Katırcıoğlu'nun ev hapsinde tutulan kızı Fatma Nuray Demircan ise "Aileden geride ben kaldığım için Türkiye'de sanık olarak yargılanıyorum" ifadesini kullandı. Üzerine kayıtlı telefon hattından Ahmet Kirmiç, Hidayet Karaca, Süleyman Titik gibi örgütün önde gelen isimleriyle yapılan görüşmeleri kendisinin yapmadığını savunan Demircan, bu hattı eşinin ve çocuklarının kullandığını öne sürdü. Demircan, FETÖ'nün Pensilvanya'daki malikanesinin arsasını babasının aldığı konusunda bilgisi olmadığını savundu.
'PARAYI YATIRIN DEKONTU GETİRİN'
Sanık Yılmaz Demirtaş ise şirketin şoförlüğünü yaptığını söyleyerek, "Ali Katırcıoğlu tarafından tüm çalışanlara 100'er TL verildi. Bank Asya'ya yatırmamız istendi. Yatırdıktan sonra dekontunu getirmemizi istediler. Ali beyin 2015 senesinde yurt dışına çıktığını biliyorum ancak nereye gittiğini bilmiyorum. Yurt dışına giderken Ali beyi ben taşımadım, çocukları taşımış olabilir. Sembolik olarak bizi şirket ortağı yaptılar" dedi. Diğer sanıklar da Katırcıoğlu'nun, üzerindeki sorumluluğu çalışanları üzerine dağıtmak için kendilerini şirkete ortak gösterdiğini iddia etti