Fakat bu ifşaya rağmen Adil Öksüz, Ankara Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen araca bindirilmedi. Öksüz hakkındaki örgütsel bilgi, sevk edildiği Sincan Adliyesi'ne ulaştırılmadı.
Ankara İstihbarat Şube Müdürlüğü polislerinden Serter Koçak'ın Öksüz'ün kim olduğuna ilişkin bilgiyi İstihbarat Daire Başkanlığı'ndan emniyet amiri Bilge Kağan Aksoy'u aramak suretiyle öğrendiği tespit edildi.
Adil Öksüz'ün FETÖ'nün mahrem imamı olduğunun jandarma karakolunda görevli herkes tarafından bilindiği ifadelere de yansıdı. Çok sayıda jandarma görevlisi, ifadelerinde Serter Koçak'ın Öksüz'ü 'FETÖ imamı' diye afişe ettiğini beyan etti.
'SEN İNMEYECEKSİN KAL'
Davanın tanıklarından jandarma er İzzettin Yüksel, Adil Öksüz'ün bindirildiği polis aracından bordo renkli tişörtlü sivil polisin isteğiyle indirildiği bilgisini verdi. İzzettin Yüksel, "Bordo tişörtlü sivil polis, resmi polise Adil Öksüz'ün aracın bindirilmesiyle ilgili olarak neden kafanıza göre iş yapıyorsunuz diye söyledi ve daha sonra Adil Öksüz' bu araçtan indirdi" dedi.
Yine davanın tanıklarından jandarma onbaşı Abdullah Kaya da sivil polislerden tanımadığı birinin Adil Öksüz'e, "Sen binmeyeceksin, kal" diyerek onu indirdiğini söyledi. Tanıkların bu ifadeleri, kamera kayıtlarıyla birleştirilince Adil Öksüz'ü araçtan indiren kişinin Ankara İstihbaratçı Şube Müdürlüğü'nde görevli bir polis memuru olduğu anlaşıldı.