Fatih Portakal’ın ne olduğu tescilli olan Şebnem Fincancı’nın ağzına bakarak konuşması ibretlik. Sağlık Bakanlığı krizi kötü yönetiyor ve şeffaf değil elbette. PCR pozitif vakaların açıklanmaması da olacak şey değil. Böyle yaptıkça toplumda kuşku ve kaygıyı artırmaktan başka bir iş yapmamış oluyorlar. İngiltere’nin yaptığı gibi birçok ülkenin turizm ve dış ticaretimizi olumsuz etkileyecek yaptırımlarına da maruz kalıyoruz. Ancak TTB yöneticileri yalnızca felaket tellallığı yaparak bu konuda çok büyük zarar veriyor. Fincancı ve TTB’nin diğer yöneticilerine göre Kasım ayında "kusursuz fırtına"ya yol açacak küresel salgın nedeniyle (Covid 19 + Grip salgınının birlikte patlaması) sağlık sistemi çökecekmiş. Altı aya kadar olan bebekler hariç 82 milyon yurttaşa mutlaka grip aşısı yapmak gerekiyormuş. Tam bir felaket tellallığı ve aşı pazarlama faaliyeti. Tescilli cumhuriyet ve Atatürk düşmanı Fincancı, cumhuriyetimizin yüz akı olan Refik Saydam Enstitüsünden ve aşı alanındaki göz kamaştıran başarılarından söz edecek en son kişi bile olamaz, ne yüzle konuşuyor? ABD ve Avrupa dahil dünyada ne yaşanıyorsa Türkiye’de de o yaşanıyor. Dahası başta İtalya ve İspanya olmak üzere (ABD, İngiltere, Fransa dahil) yaşananlar Türkiye’de yaşanmadı. TTB felaket tellallığı yapıyor, "hekimler ve sağlık çalışanları mahvoldu, öldü, bitti, tükendi" diye sahada çalışan sağlık ordusunun moral ve motivasyonunu bozuyor."Kusursuz Fırtına" dedikleri şey çıksa ve sağlık sistemi çökse davul zurna eşliğinde zil takıp oynayacaklar. Batarsak hepimiz batacağız, bunu bile bile bozgunculuk yapıyorlar. Şebnem Korur Fincancı zihniyetinin hakim olduğu bir TTB, Türkiye için milli güvenlik sorunudur.
Feza Tiryaki'nin aylar öncesinde yazdığı yazı bugünkü tartışmalara ışık tutuyor: Büyük tanıtımlarla, övgülerle, TV yayınlarıyla, söyleşilerle, alışılmışın ötesinde milyonluk toplu baskı sayısıyla bir
Abdullah Gül, 27 Kasım 1995'te İngiliz The Guardian gazetesinden Jonathan Rugman'a Refah Partisi yöneticisiyken röportaj vermiş, röportaj 28 Kasım'da Posta gazetesinde 'İşte Refah'ın gerçek niyeti: Ür
Oyuncu Mert Fırat, 2013 yılında verdiği bir röportajla yeniden gündemde. Habertürk'ten Kübra Par'a konuşan Mert Fırat, o zamanki röportajında siyasi mesajlarıyla dikkat çekiyor. 5 yıl önce verdiği cev
This website requests your consent to use your personal data to
PurposesSelect All
+
Marketing
Cookies that track user behavior for personalized ads and ad performance. (3 vendors)
+
Uncategorized
Cookies that have not yet been classified and may serve various functions. (1 vendors)
+
Allow the sale, sharing or use of my personal information
We will not sell or share your personal information with third parties for targeted advertising on this device if you choose to disable this toggle.
Special Features
We and our partners use cookies and similar technologies to process data such as browsing behavior or unique IDs on this site. This helps us personalize content, improve user experience, and provide targeted ads.
By clicking "Accept All", you consent to the collection and use of your personal data as described in our Privacy Policy. If you wish to opt out of the sale or sharing of your personal information, switch off "Allow the sale, sharing or use of personal data" toggle.
You may also manage your preferences at any time later on.