Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) davası kapsamında, eski istihbaratçı Enver Altaylı'nın 23 yıl 4 ay, sanık Mehmet Barıner’in 21 yıl 3 ay hapse mahkum edildiği, sanık Seda Chamatzoglou ise beraat ettiği dosya istinaftan geçti.


Ankara 16. Ağır Ceza Mahkemesince, 8 Kasım 2021'de karara bağlanan dosyanın kanun yolu incelemesi, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Ceza Dairesince tamamlandı.


Kararda, yerel mahkemenin verdiği mahkumiyet ve beraat hükümlerinde usul ve esas yönünden hukuka aykırılığın bulunmadığı, yargılama aşamasında eksiklik olmadığı, ispat bakımından değerlendirmenin yerinde olduğu vurgulandı.


Delillerin hukuken geçerli ve elverişli olduğu, sanıklara yönelik ceza artırımı ve beraatın yasal gerekçeye dayandığı belirtilen kararda, Ankara 16. Ağır Ceza Mahkemesinin hükmünün yerinde olduğu kaydedildi.


Bu kapsamda sanık ve avukatlarının istinaf başvurusunu esastan reddeden ceza dairesi, tutuklu sanıkların bu halinin devamını kararlaştırarak, temyiz incelemesi için dosyayı Yargıtay 3. Ceza Dairesine gönderdi.


Hüküm


Karara göre Enver Altaylı ve başka bir davada mahkum edilen damadı Metin Can Yılmaz, ABD'deki Halkbank davasını manipüle etmesi için bir dönem İran masasında görev yapan eski istihbaratçı Mehmet Barıner'i yurt dışına çıkarmaya çalıştı.


Bunun için tur şirketi sorumlusu tutuksuz sanık Chamatzoglou ile irtibata geçildi.


Kaçırma planı işlemeden sanıklar yakalandı.


Altaylı'nın konutundaki aramada, "Hizmet Hareketinin Siyasete Yaklaşımı Üzerine Düşünceler" başlıklı 14 sayfalık slayt sunumunun da aralarında bulunduğu çok sayıda dijital materyal ele geçirildi.


Materyallerde, istihbarat ve istihbarata karşı koyma faaliyeti sayılabilecek bilgiler, aralarında CIA görevlilerinin de bulunduğu bazı kişilerle irtibatını gösteren kayıtlar, Türkiye'de askeri darbe ortamı hazırlamak amaçlı faaliyet yürütülmesi gerektiğine dair raporlar, yurt dışındaki bazı kişilerle yapılan yazışmalar ile darbe girişiminin ardından örgütün izleyeceği stratejilere ilişkin tespitler yer aldı.


Kararda, yargılama sonucundan Altaylı ve Barıner’in FETÖ’nün hiyerarşisinde yer alarak örgütün amaçları doğrultusunda faaliyette bulundukları vurgulandı.


Bu kapsamda sanık Altaylı, "siyasal veya askeri casusluk" suçundan 13 yıl 4 ay, "silahlı terör örgütüne üyelikten" 10 yıl, sanık Barıner de "siyasal ve askeri casusluk" suçundan 12 yıl 6 ay, "silahlı terör örgütüne üyelikten" ise 8 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı.


Örgüte yardım etmekle suçlanan tutuksuz sanık Seda Chamatzoglou da beraat etti.


ENVER ALTAYLI KİMDİR?

Enver Altaylı’nın hayatında onun daha sonraki yaşamına yön verecek iki hamisi var. İlki, 1960’lı yılların sonunda girdiği MİT’te Müsteşarlık koltuğunda oturan ve CIA ile işbirliğini açık açık savunan Fuat Doğu. İkincisi ise önce Nazı Ordusu’nda subaylık yaptıktan sonra, İkinci Dünya Savaşı sonrasında CIA’nın anti komünizm masası operasyon görevlilerinden, Orta Asya politikasında önemli roller üstlenen üst düzey CIA görevlisi Özbek asıllı CIA’cı Ruzi Nazar. Ruzi Nazar, 19591971 yıllarında bu faaliyetini Türkiye üzerinden yürüttü. Bu yıllar Türkiye’de FETÖ’nün temellerinin atıldığı döneme denk geliyor.


Altaylı son savunmasında Aydınlık’ı suçladı

Fetullah Gülen’in hayata atılırken Gladyo’nun ilk sivil örgütlenmelerinden Komünizmle Mücadele Dernekleri’nin kurulduğu yıllar. Enver Altaylı bu ortamda, iki hamisinin desteğiyle siyaset basamaklarında tırmanmaya başlıyor. MHP’ye girip partinin yayın organı Hergün gazetesinin Genel Yayın Yönetmenliği’ne kadar yükseliyor. Alpaslan Türkeş’e çok yakın olan Altaylı, 12 Eylül 1980’den sonra yurtdışına çıkıyor. Kendi ifadesine göre 1986’da Almanya vatandaşlığına geçiyor. Almanya merkezli CIA’nın Sovyet coğrafyası ve Orta Asya’ya yönelik yayın yapan Radio Free Europe/Radio Liberty’de (RFE/RL) çalışıyor. Yine kendi ifadesine göre, 1989’da Sovyetler’in yıkılmasında önce Özbekistan’a gidiyor.


Enver Altaylı CIA'nın Uygur yalanlarına sarıldı

FETÖ OKULLARININ AÇILDIĞI ZEMİN

Sovyetler Birliği yıkıldıktan sonra Orta Asya Türk Cumhuriyetleri’nin ABD yörüngesine girmesi için faaliyetlerde bulunan Altaylı, Türkiye’de hem Özal’a hem de Süleyman Demirel’e bu konularda danışmanlık yapıyor. Bu yıllarda, FETÖ’nün Orta Asya’da önce okulları açılıyor, daha sonra uyuşturucu ve kara para mekanizmaları da kuruluyor. FETÖ’nün okullarında Amerikan pasaportlu CIA görevlileri faaliyet yürütüyor. Enver Altaylı, Emniyet ve Savcılık ifadelerinde FETÖ’nün ikinci adamı olarak bilinen firari Mustafa Özcan ile ilişkisini reddetmiyor. Hatta damadı kızını isterken akrabalık bağı olmamasına rağmen Mustafa Özcan kız istemek için Altaylı’ya geliyor.


CHP İLE DE İLİŞKİLİ

Altaylı’nın yeğeni Buğra Kavuncu, İyi Parti İstanbul İl Başkanlığı koltuğunda oturuyor. Ama Altaylı’nın uzandığı yerler sadece İyi Parti ile sınırlı değil. CHP Genel Başkan Danışmanı ve İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun yakın çalışma arkadaşı Rasim Bölücek kendi ifadesiyle Altaylı’nın ahbabı. Altaylı 15 Temmuz darbe girişiminden iki gün önce Ankara’ya geliyor. 15 Temmuz 2016 gecesi görüştüğü kişilerin en başında ahbabı Rasim Bölücek var. İddianameye gör Rasim Bölücek ile Altaylı arasında bin 22 telefon görüşmesi saptandı. Bölücek, iddianamenin ortaya çıkmasında sonra Altaylı’yı tanıdığını ve ilişkisi olduğunu kabul etti. Ama CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan bu konuda herhangi bir açıklama gelmedi. Altaylı’nın bir başka dostu, 2014 yılında vefat eden Şükrü Karaca da Kılıçdaroğlu’nun danışmanlığını yapmıştı. Kılıçdaroğlu’nun “Kontrollü darbe” ve “Adil Öksüz MİT ajanıydı” yönündeki açıklamalarının mucidi olduğu belirtilen Bölücek’i CHP’ye tavsiye eden kişinin de Karaca olduğu biliniyor.


FETÖ'den tutuklu Enver Altaylı kimdir?