Emperyalizm yaptığı katliamların öneli bir ayağı da kültür ve sanat katliamı. Bunun acı bir biçimde tecrüme eden ülkelerden biri komşumuz Irak. ABD emperyalizmi, hem işgal ettiği hem de üzerine yetiştirdiği terör örgütlerini saldığı Irak'ta müzeleri tahrip etti, tarihi eserleri çaldı. Irak'ın müzelerinin son durumuna ilişkin değerlendirmelerde bulunan Irak Ulusal Müzesi Başkanı Luma Yas, Haziran 2014'te Musul'a giren terör örgütü IŞİD'in Musul Müzesi'nin neredeyse tamamına yakınını tahrip ettiğini belirtti.
'PETROLDEN SONRA TARİHİ ESER SATTILAR'
Örgütün tarihi eserleri bir kazanç kapısı olarak gördüğünü dile getiren Yas, şöyle konuştu: "IŞİD, Musul'da önce petrolden gelir elde ediyordu. Petrol geliri kesilince tarih eser ticaretine başladı. Musul'daki eserler parçalanarak dağıtıldı ama en önemli ve değerlileri ise çalınıp satıldı. Musul Müzesi'nin yüzde 98'i tahrip edildi."
İNSALIK TARİHİ İÇİN BÜYÜK FELAKET
Musul Müzesi'nin akıl almaz şekilde patlayıcı yerleştirilerek, dozerlerle yıkıldığını ifade eden Yas, şunları kaydetti: "Müzedeki tarihi eserler kazma ya da testere gibi aletlerle parçalansaydı tamir edilebilir yanı olurdu. Ama patlayıcılarla yok edildi. Hangi parçanın hangi esere ait olduğunu bulmakta zorlanıyoruz ve bunları ayırt edemiyoruz. IŞİD'in Musul'da yaptığı bu kültür katliamı gerçekten insanlığın ortak tarihi için büyük bir felaket ve tarihi eserlere karşı işlenen en vahşice cinayet."
'MUSUL TOPRAĞA GÖMÜLDÜ'
Kadim şehrin uğradığı yıkımın sadece rakamlarla ifade edilmesinin mümkün olmadığını dile getiren Yas, "Musul tarihi, eserleri, kültürü, halkı ve tüm medeniyetiyle yok edildi ve adeta toprağa gömüldü" dedi. Yas, sözlerini şöyle sürdürdü: "Musul'da hayat nasıl normale dönecek? Bu kadim şehir nasıl eski haline getirilecek? Müzeyi nasıl yeniden ayağa kaldırabiliriz? Bu sorulara cevap verebilmek gerçekten çok güç. Oradaki çocuklar yaşadıkları ve gördükleri felaketleri nasıl unutacaklar? Musul'da gerçek bir felaket yaşandı. Musul'daki manzarayı gözümde güzelleştirmeye çalışıyorum ama olmuyor. Ortada kapkara bir fotoğraf var. Musul'da insan, ağaç, taş, toprak, kuş ve her şeye karşı toplu katliam yapıldı. İnsanlardan havayı bile çaldılar."
ABD İŞGALİNDE DEĞERLİ ESERLER ÇALINDI VE TAHRİP EDİLDİ
Başkan Yas, 2003'teki ABD işgalinde Amerikan askerlerinin ve tarihi eser mafyalarının başkent Bağdat'taki ulusal müzede yaptığı büyük yağma ve tahribatı da hatırlattı. Yas, "Bağdat'taki Irak Ulusal Müzesi de 2003'te tam anlamıyla bir felaket yaşadı. Müze tamamen yağmalandı, binlerce yıllık parçalar çalındı veya tahrip edildi. 2003'te yaşanan bu durum sadece Irak tarihi için değil dünya tarihi açısından da büyük bir kültürel suç ve tam anlamıyla bir faciaydı" diye konuştu.
ÇALANLAR ÖNCEDEN PLANLAMIŞ
Müzede bulunan bütün belgelerin çalındığını ve tarihi eserlerin parçalandığını anlatan Yas, müzedeki depolara girilerek yaklaşık 15 bin parça tarihi eserin çalındığını aktardı. Yas, "Bunlar, en değerli eserlerdi. Çalanlar ne istediklerini ve bunlara nereden nasıl erişeceklerini çok iyi biliyorlardı" dedi.
'ÜÇ BİN 800'ÜNÜ GERİ ALABİLDİK'
Bağdat'taki ulusal müzede halihazırda yaklaşık 10 bin parça tarihi eser bulunduğunu kaydeden Yas, söz konusu tarih öncesinden en son İslami çağlara kadar süregelen Irak uygarlığını temsil ettiğini ifade etti. Yas, Bağdat'taki müzeden çalınan eserlerin iadesine ilişkin ise şunları hakkındaki soruyu şöyle yanıtladı: "Bağdat'taki ulusal müzeden çalınan tarihi eserlerden sadece 3 bin 800'ünü geri alabildik. Bunlar son derece kıymetli eserlerdi ve dünyanın neresine götürülürse götürülsün Irak'a ait oldukları belliydi."
'TÜRKİYE'YLE İŞ BİRLİĞİMİZ OLACAK'
Çalınan tarihi eserlerin iadesi konusunda başta Türkiye olmak üzere komşu ülkelerin yardımlarından övgüyle söz eden Yas, Bağdat'taki ulusal müzenin iyileştirilmesi için Türkiye ile ortak projeleri olduğunu kaydetti. Yas, şunları anlattı: "Türkiye ile hem çalınan eserlerin iadesi, hem de müzenin geliştirilmesi ve özellikle müzede yer alan Osmanlı eserleri bölümünün kalkındırılması konusunda iş birliğimiz olacak. Türkiye'nin Bağdat Büyükelçisi Fatih Yıldız, 2018 yılında bu konudaki iş birliği projelerini sundu. Bu projelerin hangisinin ve ne şekilde hayata geçirileceğine ilişkin kararı Irak ve Türkiye hükümetleri verecek."
'DOLUP TAŞTIĞI GÜNLERİ GÖRMEYİ HAYAL EDİYORUM'
Yas, Bağdat'taki ulusal müzenin tüm eksikliklerine rağmen 2015 yılında yeniden ziyaretçilere açıldığını belirterek, sözlerini şöyle tamamladı: "Müzeye ziyaretçi sayısı gittikçe artıyor. Yüzlerce insan gelip müzeyi geziyor. Bir günde 12 okuldan yaklaşık 150 öğrencinin müze ziyaretinde bulunduğuna şahit olduk. Bu tür durumları destekliyor ve teşvik ediyoruz. Çünkü, bu durum bize geleceğe yönelik bir umut veriyor. Müzelerimizin her gün yerli ve yabancı ziyaretçilerle dolup taştığı günleri görmeyi hayal ediyorum."