Dolar ile ilgili tahminleri uzun süre konuşulan ekonomist Necmettin Batırel, asgari ücreti olumlu karşıladığını söyledi
Türkiye gazetesinde 'Uçak kalkıyor yerinizi ayırtın!' başlıklı bir yazı kaleme alan Necmettin Batırel, "Bana enflasyon demeyin, o dünya sorunu bize mahsus değil. Ama stok yasasıyla onun da hakkından geleceğiz. Dövizi alınan tedbirlerle geberteceğiz!" dedi.
İşte Batırel'in o yazısı:
Cumhurbaşkanı Erdoğan ağırlığını koydu, 6 milyon asgari ücretle çalışan vatandaşını enflasyona ezdirmedi. Maaşlarını net %50,5 zamla 4 bin 253 liraya yükseltti. İşvereni de korudu, 450 liralık gelir ve damga vergisinden muaf tuttu. Aylık 2,7 milyar liralık bu tutar bütçeden karşılanacak. Dikkat edin yıllık TÜFE’nin 2,3 katı maaş artışı yapıldı. Ocak ayından itibaren piyasaya fazladan 8,5 milyar lira çıkacak. Ekonomi canlanacak, borçlar rahat ödenecek. Son 50 yılın en büyük maaş artışı işçiişveren Türkiye’nin yüzünü güldürdü. Sadece asgari ücretlilere değil, SGK'lı çalışan yaklaşık 15 milyon kişiye pozitif etkisi olacak. Brüt asgari ücret kadar kısmından çalışanlardan gelir vergisi alınmayacak. Yani asgari ücretin iki katı da alsanız, üç katı da alsanız o kısmından gelir vergisi alınmayacak.
Kılıçdaroğlu asgari ücret artışını yorumlarken kelimeler boğazına düğümlendi, konuşamadı, yüzü çarpıldı!.. Asgari ücret 271 dolar olarak gerçekleşti diye burun kıvıranlar var. Tabii 16,00 TL’lik balon kura bölerseniz bu sonuç çıkar. Oysa 54,33’lük reel efektif döviz kuru üzerinden hesaplamanız lazım. Türk lirasının bugün olması gereken gerçek değeri 8,73 TL’dir. Bölün 4253 TL’ye 487 dolar çıkar...
6 milyon asgari ücretli ailesiyle beraber 24 milyonluk aile bayram ediyor. Erdoğan bütün siyasi hayatı boyunca milletinin hep yanında oldu, onu hiç yalnız bırakmadı. Vatan aşkı böyle bir şey... Parayla pulla ilgisi yok. O bununla yaşıyor, yaşatıyor... Türk milleti ona güveniyor, her seçimde beni sen yönet diyor. Hiç şüpheniz olmasın Allah sağlık verirse 2023’te tarihî bir zafere daha imza atacak. Türk ekonomisi yeni bir kalkınma modeline geçti. Artık ithalata değil ihracata dayalı büyüyoruz. Artık cari açık değil cari fazla veriyoruz... Dolar işkencesinden de kurtulacağız. Sihirli formül, tüketim, üretim, yatırım, istihdam, ihracat. Merkez Bankası faizi son 4 ayda 500 puan aşağı çekerek %19’dan %14’e indirdi. “Sınırlı alan tamamlandı” dedi. Mesaj açık: Gidilecek alan var denilmediği için 2022’nin ilk çeyreğinde artık indirim yok. Turizmdeki gelişmelere, cari fazladaki artışa, enflasyonun seyrine, üretime, istihdam artışına bakılacak. Döviz gelirimiz ile giderimiz eşitlendiği anda kur balonu sönecek. Maliyet artışları ortadan kalkacak, taşlar yerine oturacak...
BDDK bankaları uyardı ama TL kredisi alanlar döviz topluyor, bu yüzden kurlar sürekli yükseliyor. Bunun önüne geçilmesi lazım. Yeni bir kanunla döviz geliri olmayan şirketlerin dövizle borçlanmaları yasaklanmalı. Bankalar ithalatçı belgesi olmayan şirketlerle birlikte sade vatandaşa kesinlikle döviz satmamalı. Kurlar ancak böyle kontrol altına alınır. Bireysel yatırımcı 2,4 milyona ulaştı, hisse senetlerini tutabilene aşk olsun, günlük işlem hacmi 60 milyar lira ile rekor kırıyor. Şirketler büyüyor, vergi gelirleri artıyor. Merkezî yönetim bütçesi kasımda 32 milyar lira fazla verdi. 11 aylık açık 46,5 milyar lira oldu ki, 2021’in tamamında 245 milyar liralık açık öngörülmüştü. Hazine nakit dengesi kasım ayında 30,2 milyar TL fazla verdi. 2020’de 36 milyar dolar olan 12 aylık cari açığımız 15 milyar dolara düştü...
Allahınızı severseniz şu rakamlara bakın da Türkiye’nin nasıl mükemmel yönetildiğini görün. Bana enflasyon demeyin, o dünya sorunu bize mahsus değil. Ama stok yasasıyla onun da hakkından geleceğiz. Dövizi alınan tedbirlerle geberteceğiz!.. Türkiye uçacak, şimdiden yerinizi ayırtın yoksa açıkta kalırsınız...