Belediyelerin vatandaşlardan bağış toplaması üzerine İçişleri Bakanlığı’nın çıkardığı genelgeyle bunu engellemesi Habertürk’te Hülya Hökenek’in sunduğu Enine Boyuna programında tartışıldı. Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ile birlikte İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlyas Topsakal, Gazeteciler Nagehan Alçı ve Necdet Saraç ile SONAR Başkanı Hakan Bayrakçı programın konuydu. Doğu Perinçek, belediyelerin aş evi açmak ile bağış toplamak arasındaki farka dikkat çekti: “Belediyeler aş evi açar, vatandaşlarımıza hizmet eder. Hükümet bunu hiçbir şekilde sınırlayamaz. Bağış toplamak ise adı konmasa bile vergidir. Vergi kanunları Meclis tarafından çıkarılır. Hükümetin de kanunlarla düzenlenmiş vergi toplama yetkileri vardır. Neden bu devletin denetiminde, çünkü bir güvencedir. Dünyanın her yerinde bu böyledir. 1215 Magna Carta’ya uzanan bir geçmişi vardır. Bir toprak ağası, bir feodal bey, bir senyör milletin tepesine binmesin diye bu kural konmuş ve çağdaş sistemde yerleşmiştir. Bizim hukukumuzda bağış toplamak valiliğin izni ve devlet kararıyla gerçekleşiyor.”
MERKEZİ – YEREL HÜKÜMET SÖYLEMİNİN TEHLİKESİ
Bağış toplamak gibi merkezi yönetimin elinde olan yetkilerin belediyelere devredilmesi talebinin çıkış noktasına vurgu yapan Perinçek, Atlantik’ten Türkiye’ye dayatılan özerklik projesini hatırlattı. Perinçek CHP yönetiminin belediyeleriyle birlikte bu projede görev üstlendiğini ifade etti: “CHP, İstanbul belediye seçimine hangi sloganla başladı? ‘İstanbul, Ankara’dan yönetilemez.’ Devamında CHP’nin özellikle İstanbul ve İzmir Belediyeleri ‘merkezi ve yerel hükümet’ söylemlerini getirdiler. Anayasamızda böyle bir şey yok. Bu ancak federasyonlarda veya özerklik sistemlerinde olur. Bu olayın temelinde, Türkiye’nin idare sistemini, anayasal düzeninin değiştirilmesi talebi var.