Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin Demirtaş hakkındaki kararını açıklamasının ardından Selahattin Demirtaş'ın cezaevinde olması kamuoyunda yeniden tartışılmaya başlandı.

Demirtaş'ın tutukluluğu daha önce de CHP'nin, Davutoğlu ve Babacan'ın ve Bülent Arınç'ın Demirtaş bırakılsın talebiyle gündeme gelmişti. Peki Selahattin Demirtaş neden cezaevinde?

SUÇ DOSYASI KABARIK!

Selahattin Demirtaş, 4 Kasım 2016’da gözaltına alındıktan sonra tutuklanmıştı. Edirne F tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan Demirtaş’ın hakkında 5 ilde 12 dava açılmış durumda. Demirtaş, bu davalarda, "silahlı terör örgütü kurma ya da yönetme", "terör örgütü propagandası yapmak", "suçu ve suçluyu övme", "halkın kin ve düşmanlığa alenen tahrik", "halkı kanunlara uymamaya tahrik etme", "suç işlemeye alenen tahrik", "kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret", "Cumhurbaşkanına hakaret", "terör örgütü propagandası yapma", "Kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşleri düzenleme, yönetme ve bunların hareketlerine katılma", "halkı kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşüne kışkırtma", "kamu görevlisi aleyhine iftira", "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini alenen aşağılama", "Türk milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini ve devletin kurum ve organlarını alenen aşağılama", "yargı organlarını, askeri veya emniyet teşkilatını alenen aşağılama" suçlarından yargılanıyor. Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ana davada Demirtaş için 7 ayrı suçtan 43 yıldan 142 yıla kadar hapis cezasına isteniyor. Dava en son 16 Mart 2021’e ertelendi.

67 EKİM OLAYLARINDAKİ ROLÜ

Demirtaş’ın yargılandığı davalardan biri de 67 Ekim 2014 yılında yaşanan 2 polisin şehit olduğu ve 35 vatandaşın hayatını kaybettiği olaylar. Dönemin HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ, Kobani eylemleri soruşturması kapsamında “azmettirici” olarak suçlanıyor. 22 Eylül 2014’te bölücü terör örgütü PKK’nın elebaşı Abdullah Öcalan’ın “Halkımızı topyekûn bu yüksek yoğunluklu savaşa karşı direnişe geçmeye çağırıyorum" sözüyle olayların fitilinin ateşlenmesinin ardından HDP MYK tarafından “Şu anda toplantı halinde olan HDP MYK'dan halklarımıza acil çağrı" başlığıyla yapılan paylaşımda, şu çağrı yapılmıştı: “Kobani'de durum son derece kritiktir. IŞİD saldırılarını ve AKP iktidarının Kobani'ye ambargo tutumunu protesto etmek üzere halklarımızı sokağa çıkmaya ve sokağa çıkmış olanlara destek vermeye çağırıyoruz.”

PKK’DAN TALİMAT ALMIŞ

Demirtaş hakkında yazılan iddianamede, Demirtaş’ın “Parti Kapatma Davası” ile ilgili olarak yurtdışında katılacağı bir konferans için KCK Türkiye sorumlusu Sabri Ok’tan talimat aldığı ortaya çıktı. Bu olayla ilgili olarak iddianamede şu ifadelere yer verildi: “Ok, Yüksek'e Avrupa Konseyi'nden zor şartlar altında aldıkları görüşmeye dönemin DTP/BDP milletvekilleri Demirtaş ve Gültan Kışanak'ın katılmayacaklarını ve yerlerine başka milletvekillerini göndermek istemelerini sert bir dille eleştirmiştir. Mazeretsiz bu görüşmeye katılmaları yönünde talimat verdiği, bu durumdan da Ok'un emir ve talimatları dışında hareket etmelerinin asla söz konusu olamayacağı gibi KCK/TM yapılanması ile Avrupa Konseyi arasındaki bağlantıyı Faik Hoca isimli kişinin yaptığı ve gerekenin KCK/TM siyasi alan merkezi sorumlusu şüpheli Demirtaş tarafından yapıldığı anlaşılmıştır.