Millet İttifakı’ndaki anlaşmazlıklarla ilgili konuşan Ahmet Davutoğlu, kendisine yöneltilen eleştirileri reddederek amacının seçim sonrasını da kapsayan güçlü bir ittifak arayışı olduğunu söyledi. Açıklamalar ‘CHP’ye güvensizlik’ olarak değerlendirilirken, CHP yönetiminden Davutoğlu'na ikircikli davranma eleştirileri geldi.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu cumartesi akşamı Halk TV canlı yayınında Kılıçdaroğlu’nu ima ederek, “Kimse parti ya da kişisel çıkarlarını öne koyamaz.” demişti. Kılıçdaroğlu’nu hedef alan açıklamalarla ilgili Cumhuriyet Gazetesi’ne isim vermeden konuşan CHP’liler, Davutoğlu’nun Millet İttifakı’nın isim değiştirerek yeniden kurulmasını, yeni ittifakta her partinin eşit şekilde yer almasını ve eşit sayıda milletvekili çıkarmasını istediğini öne sürmüşlerdi. CHP’liler, “Sayın Davutoğlu’nun partisi 2023’te ilk kez seçimlere katılacak. Ne kadar oy alacak?” demişlerdi.

Davutoğlu iddialara kendisine yakın Karar Gazetesi’nin manşetinden yanıt verdi. Davutoğlu, parlamenter sisteme dönüş sürecini yönetecek “ilkelere dayanan bir ittifak” önerdiğini anlattı. Davutoğlu’nun seçim sonrasını işaret eden ilkeler vurgusu ‘Davutoğlu CHP’ye güvenmiyor.’ yorumlarına neden oldu. Aydınlık’a konuşan CHP yöneticileri, Davutoğlu’nu ikircikli davranmakla eleştirdiler.

‘ÖNCE SEÇİM SONRA GEÇİŞ AYRINTILARI’

CHP yöneticileri, altı parti arasındaki anlaşmanın kamuoyuna açıklanacağı günlerde akıllara soru işaretleri getirecek davranışları yanlış bulduklarını belirttiler: “Davutoğlu ikircikli bir tutum içerisinde. Hem birlikten bahsediyor hem de ittifakı kamuoyu önünde tartıştırıyor. Bu etik değil. Seçim sonrasını seçimlerden daha fazla düşünmek ve bunu dayatmak yanlıştır. Kaldı ki altı parti arasındaki mutabakat o konuda da net. Parlamenter sisteme nasıl geçilecek, bunun detayları sonraki mesele. Parlamenter sisteme dönüş fikrinin öncüsü CHP’dir.”

BABACAN DA GARANTİ İSTİYOR

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan da bir TV kanalında sunucunun CHP’nin “iki yıllık geçiş süreci” söylemini hatırlatması üzerine benzer kaygıları dile getirmişti. Babacan, “Bir iki üç sene biz bundan şüphe duyarız. Deriz ki ‘hayırdır ne oluyor’. Mesela o ara dönemde seçilecek olan cumhurbaşkanı ‘Parlamenter sisteme geçmek istiyorum’ dedi ama mevcut sisteme göre seçildi, bütün yetkileri aldı. Şimdi bu yetkiyi nasıl kullanacak. ‘Bana izin verin arkadaş, ben iki üç sene bu yetkiyi kullanmak istiyorum’ derse niye bu sistem değişsin ki. Olmaz. Parlamenter sisteme geçişi savunan adayların geçiş döneminde nasıl çalışacaklarını deklare etmeleri lazım.” demişti.