Ciang Duan burada yaptığı açıklamada, "Kanada, hatalarını telafi etmek için fiili adımlar atmalı, basit bir özür yeterli değil." ifadesini kullandı.
Ciang, Çin'in, BM İnsan Hakları Konseyi'nden, Kanada’da yerli kadınlara ve çocuklara yönelik insan hakları ihlallerine karşı kapsamlı ve adil soruşturma yürütme istediğini belirtti.
Sorumlu kişilerin tamamının kanuna göre cezalandırılması gerektiğini ifade eden Ciang, Kanada'da ayrıca "çok sayıda yerli çocuğa ve kadına zorla kısırlaştırma yapıldığını" savundu.
150 BİNDEN FAZLA YERLİ ÇOCUK AİLELERİNDEN ZORLA ALINARAK EĞİTİLDİ
İlki 1840'ta Katolik Kilisesi tarafından Kanada hükümeti adına açılan ve sonuncusu 1997'de kapatılan yatılı kilise okulları, 150 binden fazla yerli çocuğun ailelerinden zorla koparılarak alıkonulduğu yerler olarak tarihe geçti.
Beyaz çoğunluğun hakim olduğu topluluklara entegre edilmek için zorla ailelerinden ve kültürlerinden uzaklaştırılan çocukların büyük kısmının kötü muameleye maruz kaldığı, açlık ve soğuğun yanı sıra cinsel ve fiziksel tacize uğradığı, hatta bazı çocuklar üzerinde tıbbi deneyler yapıldığının belirlendiği öne sürüldü.
Yatılı kilise okullarında yaşanan trajedinin tüm boyutları ile ortaya çıkarılması için 2008’de Kanada’da Hakikat ve Uzlaşma Komisyonu kurulmuştu.
Hayatta olan mağdurların 6 bininden fazlasını dinleyen Komisyon, çalışmalarını 2015'te tamamladı ve yaşananları "kültürel soykırım" olarak tanımlayarak 4 bin sayfalık rapor yayımlanmıştı.
Bazı kaynaklarda, kilise okullarında kalırken ölen çocukların sayısı 4 bin 200 olarak verilirken, Komisyon raporunda, ölümlerin kilise yönetimlerince belgelenmemesi nedeniyle bu sayının 5 bin 995 olduğu kaydedilmişti.