MANİSA’da yaşadığı mahallesinde delege bile seçilemeyen Özgür Özel, 2009 ve 2019 yerel seçimlerinde Manisa Belediye Başkan adayı olarak girdiği seçimleri kaybetti.

Buna karşın milletvekili olduktan sonra Kemal Kılıçdaroğlu’nun sağ kolu ve yıllarca CHP Grup Başkan vekilliği yaparken Kılıçdaroğlu’nun 2010’dan itibaren aldığı 13 seçim mağlubiyetinin baş sorumlusu idi.

14 Mayıs seçimlerinden sonra Kılıçdaroğlu’nun istifasını isteyenler için, “AK Partili ya da Cumhur İttifakı trolü çıkar” diyen Özgür Özel, kısa süre sonra Kılıçdaroğlu’nun koltuğuna talip olduğunu açıkladı.

“Değişim” diyerek yola çıkan, ileride çok tartışma konusu olacak Ekrem İmamoğlu’nun desteği ile koltuğa oturan Özgür Özel, parti yönetimi gibi politik olarak da Kılıçdaroğlu’ndan hiç farkı olmadığını kısa sürede gösterdi.

PKK/HEDEP’LE TEZKEREYE HAYIR

Türkiye’nin Irak ve Suriye’de PKK/KCKPYD/YPG terör örgütü ile mücadele için TBMM’den geçmesi gerekli tezkereye 2015, 2017 ve 2019’da evet oyu veren Kılıçdaroğlu yönetimindeki CHP, 2021 olduğu gibi 2023 yılında hayır oyu verdi. Türkiye’nin sınır ötesinde terörle mücadelesine hayır oyu veren CHP, Libya tezkeresine de ret oyu vermişti. Özgür Özel’in genel başkan olması sonrası CHP grubu geçen hafta TBMM gündemine gelen yeni Libya tezkeresine de “hayır” diyerek bir değişiklik olmadığını gösterdi.

ÖNSEÇİM İÇİN NAMUS ŞEREF SÖZÜNÜ YUTTU

Ekrem İmamoğlu’nun “değişim” kavramı üzerinden “Hiçbir şey olmamış gibi davranamayız” diyerek Kılıçdaroğlu’nun koltuğuna göz diken Özgür Özel, 4 Kasım kurultayı ile koltuğuna kavuştu. Parti içi demokrasi dahil tüzük değişimi ile bunu yapacağını ilan etti. “Değişimin yüzyılı, yüzyılın değişimi” başlığını attığı broşürde, “Milletvekili, belediye başkan ve meclis üyeleri adayların belirlenmesinde önseçim temel olacaktır” sözü verdi.

Hatta 2526 Kasım tarihlerinde tüzük için yeniden kurultay toplanacağı bilgisini paylaştı ve 4 Kasım kurultayında, “Genel başkan olursam 3 hafta sonra buradasınız tüzüğü değiştiriyorum söz veriyorum. Başta sayın genel başkanımın müjdelediği her şey, sizlere gönderdiğim yüzyılın değişimi diye özetlediğimiz tutum belgesinin 515253. sayfalarında var. Burada ne öneriyorsak tüzüğümüze yazacağız. Hepinize ekranlar önünde namus ve şeref sözü. Bundan sonra karar, güç, yetki örgütündür. Ön seçimin teminatı bir genel başkan olacağım” dedi.

Verdiği namusşeref sözünü 6 gün sonra unuttu ve “Ön seçim konusunda terminolojik bir fark var. Ön seçim demeyelim sonucuna uyulacak temayül yoklaması” diye bir yöntem uydurdu.

PKK/HEDEP İLE İŞBİRLİĞİ ÖPÜCÜĞÜ

PKK terör örgütünün siyasi şubesi olan HDP ile işbirliği yapan Kılıçdaroğlu gibi o da; YSP adıyla TBMM’ye girip ismini değiştiren terör örgütünün uzantısı HEDEP ile yerel seçimler için işbirliği arayışına girdi.

Bunun için, “Türkiye’de herkes eşittir ama Kürtler daha az eşittir”, “Kürtlere belediye başkanı seçtirmeyiz’i Kürt seçmen unutmaz. Yani kış geçer kurt yediği ayazı unutmaz, Kürt de yediği ayazı unutmaz”, “Toplam 54 merkezde Kürtler belediye başkanı seçiyor ama siz kayyım atıyorsunuz” gibi gerçek dışı ifadeler kullanmaktan çekinmedi.

ÖZEL’İN KAYYUM YALANI ATATÜRK KANDIRMACASI

Oysa 54 belediyeden 48’ine terör örgütüne yardım yataklıktan dolayı kayyum atandı ve 30 belediye başkanı da 189 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Gerçeği söylemek yerine PKK/HEDEP’le yerel seçim işbirliği yapmak için yalana başvuran Özgür Özel bir de PKK/HEDEP’li Pervin Buldan ile Kürt devleti kurulmasını isteyen bir operacıyı dinlemeye gitti.

Gösteri sonrası sahneye çıkıp bölücü fikirlere sahip bu kişinin elini öpmesiyle gündeme damgasını vurdu. Bu konuda eleştiriler gelince de, “Atatürk’ün değerleri böyledir. Pervin Hanım’ın elini gerekirse yeniden öperim. Pervin Chakar onurumdur, gururumdur” diyerek “Atatürk” adını kullanıp en iyi bildiği kandırmacayı yaptı.

Özgür Özel, CHP genel başkanlığına aday olduğu süreçte şunları söylemişti: “En kolay alkışın Atatürk denilerek alındığı bir siyasi partinin siyaset üretme pratiğinde sorun var. Sıkışınca Milli Mücadele’den, Atatürk’ten bahsederek alkış alarak ilerlenemez. Bambaşka bir şey konuşuyor olmak lazım. Bunda bir kolaycılık, birbirimizi kandırmak var.”

‘MERAL ABLA’DAN DESTEK ARAYIŞI

Böylece, PKK/HEDEP ile işbirliği girişimini operacının eline kondurduğu öpücükle gizlemeye çalıştı. Buna da “Atatürk” adını alet etti. Diğer yandan da “milliyetçi” İYİ Parti ile işbirliği arayışına girdi. “Meral abla” dediği Meral Akşener’den istediği randevuyu aldı ve işbirliği teklifinde bulundu. Akşener, öneriyi daha önce 81 ilde kendi adayları ile seçime gideceğine dair karar alan Genel İdare Kurulu’na götüreceğini söyleyerek, kendisinden beklendiği gibi fikrinin değişebileceğini gösterdi.

Böylece Özgür Özel bir aylık genel başkanlığı döneminde, namus ve şeref sözü verdiği halde ön seçim uygulamayarak, yerel seçimlerde el öperek PKK/HEDEP ile “Meral abla” diyerek İYİ Parti ile işbirliği adımları atarak, sıkışınca da Atatürk adını kullanarak Kılıçdaroğlu’ndan farkı olmadığını gösterdi. Sadece, Kılıçdaroğlu’na koltuk fırlatan ve CHP’den ihraç edilmiş olan Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ı yeniden CHP üyesi yaparak şimdilik tek farkını ortaya koymuş oldu.

Hürriyet