TBMM’de basın toplantısı düzenleyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Çeviköz, Osaka'daki G20 Zirvesi'ni değerlendirdi.
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) yöneticilerinin Türkiye’ye S400 füzeleri ile ilgili yaptırım uygulamayı planladıklarını ifade eden Çeviköz, “ABDTemsilciler Meclisi ve Dışişleri Komisyonu Başkanı Engel’in yaptığı açıklama var: Türkiye’nin S400 füzelerini alması halinde, Başkan Trump’ın yaptırım uygulanmayacağı yönündeki sözünün NATO’yu ve Amerika Birleşik Devletleri güvenliğini tehlikeye attığını söylüyor ve Türkiye’nin bu şekilde bir sistem almasının doğru olmadığını, Amerika Birleşik Devletleri Kongresi'nde de daha evvel Cumhuriyetçi ve Demokrat Parti tarafından bunun vurguladığını söylüyor. Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü ısrarla ve açık bir şekilde, Türkiye S400 alımına devam ederse gerçek ve negatif sonuçlarla yüzleşeceğini belirtti. 'Buna F35 alımı ve F35 endüstriyel katılım ile CATSA yaptırımları da dahil' ifadelerini kullandı. Pentagon Sözcüsü hiçbir şeyin değişmediğini, S400 ile F35'in uyumsuz olduğunu söylüyor. Türkiye’nin iki sisteme sahip olmasına izin verilmeyecek şeklinde konuştu” ifadelerini kullandı.
S400 konusunda Türkiye’nin şeffaf davranmadığını söyleyen Çeviköz, “Osaka’dan Türkiye’ye yansımalar konusunda endişeli olduğumuzu belirtmek istiyorum” dedi.
LİBYA'DAKİ İÇ SAVAŞ
Libya’da Türkiye’nin savaşın tarafı olarak göründüğünü belirten Çeviköz, Libya’da bazı radikal unsurların desteklendiğini belirtti. Çeviköz, Türkiye’nin Libya’da taraf tutmanın maliyetlerini ödediğini kaydederek, “Libya’daki vatandaşlarımızın tutuklanmaları ve can güvenliklerinin tehlikeye düşmesi, şirketlerinin Libya’dan dışlanması, ülkemizin uluslararası itibarını kaybetmesi, Hafter’e bağlı güçlerin Türkiye’yi tehdit etme cüretine kavuşması, Hafter’in yanındaki ülkelerin Türkiye karşıtı pozisyonlarını pekiştirmesi ve uluslararası platformlarda Türkiye’nin savaş suçu işlediği ithamıyla karşı karşıya kalması” şeklinde konuştu.
İDLİB GERGİNLİĞİ
Çeviköz, İdlib konusunda, “Rusya ve Suriye İdlib’e yönelik saldırılarını artırıyorlar. Türkiye’nin bölgedeki gözetleme kuleleri hedef haline geliyor. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 10 Numaralı Gözetleme Kulesi saldırıya uğramış ve bir Mehmetçiğimiz şehit olmuş, üç Mehmetçiğimiz yaralanmıştır. Gözetleme Kulelerimize saldırı olduğunda Türkiye’nin Rusya’ya başvurması ülkemiz adına hazin bir tabloyu göstermektedir. İktidarın İdlib ile ilgili olarak acilen adım atması ve İdlib’den ülkemize yönelebilecek tehditleri bertaraf edecek bir siyaset izlemesi şarttır” diye konuştu.
İdlib’in, içindeki radikal unsurlarla patlamaya hazır bir bomba gibi olduğunu belirten Çeviköz, “Türkiye yanı başımızdaki El Kaide emirliğinin bölgesel ve küresel bir tehdit olmaktan çıkarılması için mutlaka güçlü bir çaba harcamalıdır. Türkiye İdlib’de yaşanacakları en az hasarla atlatabilmek için Suriye’de rejim değişikliğine ve Suriye’nin kuzeyinde Kürtlerle mücadeleye odaklanan siyasetini gözden geçirmeli, Suriye’de kanın durması, siyasi geçiş sürecinin sağlanması için çaba göstermelidir. Bunun için Şam yönetimiyle diyalog kurmayı başarmalıdır. Ankara öncelikle dinci radikal örgütlerlerin imhası ve mülteci meseleleri konusunda Şam ile işbirliği yapmalıdır” değerlendirmesini yaptı.