CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, son kurultayda delegeler tarafından 'çizildiği' için yönetime giremeyen Tuncay Özkan ve Ünal Çeviköz’ü 'Başdanışman' kadrosuna alması 'Paralel MYK' düzenine benzetildi.

ZİHNİ ERDEM / ANKARA

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı sürekli olarak “tek adam” olmakla eleştiren Kılıçdaroğlu, “parti içinde tek adam gibi davranma” eleştirilerini haklı çıkartacak yeni bir uygulamaya imza attı. Kılıçdaroğlu, Kurultay’da genel başkanın anahtar listesinde oldukları halde seçilmek için yeterli oyu alamadıkları için Parti Meclisi’ne giremeyen eski Genel Başkan Yardımcıları Tuncay Özkan ve Ünal Çeviköz’ü “Genel Başkan Başdanışmanı” formülü ile eski görevlerine atadı. Özkan, Genel Başkan Yardımcısı olarak yürüttüğü “Medya ve Kurumsal İletişim” görevini, Ünal Çeviköz de Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevini, Başdanışman sıfatıyla yürütecekler.

'HEP YAKIN ÇEVRESİ İLE İŞİ GÖTÜRDÜ'

CHP’de Kılıçdaroğlu’nun Genel Başkanlığı döneminde başlatılan ve adeta kurumlaştırılan “Başdanışman” uygulaması “Paralel MYK” yapılanmasına benzetildi. Eski CHP Milletvekili Şahin Mengü, Merkez Yönetim Kurulu’nun görevleri için tanımlanan işler için danışman görevlendirmesine tepki gösterdi. Mengü, Kılıçdaroğlu’nun her zaman MYK dışında birlikte çalıştığı bir yakın çevresi olduğunu, hep bu çevreden isimlerle çalıştığını ve işi bu kadro ile götürdüğünü vurguladı.

'KURULTAY DEĞİL BEN KARAR VERİRİM'

PM’ye seçilemeyen kişilerin atamayla eski görevlerine alınmalarının, Kurultay delegelerine saygısızlık olduğunu ifade eden Mengü, Kılıçdaroğlu’nun bu tutumu ile delegeye adeta ‘Sen seçmezsen ben adamı yine aynı göreve getiririm’ dediğini belirtti. Mengü, Kılıçdaroğlu’nun daha önce, delegeden yeterli oyu alamayan Erdoğan Toprak’ı da sürekli olarak Başdanışman sıfatı altında “koruma altına aldığına ve yakın çalışma kadrosu olarak yanında tuttuğuna” dikkat çekti.

Özkan ve Çeviköz’ün hâlâ Genel Başkan Yardımcısi olarak kullandıkları odaları değiştirmediklerine de işaret eden Mengü, şöyle konuştu: “Kurultayda seçilemediler ama MYK’da tutuluyorlar. Tam tabiriyle paralel MYK… ‘Genel Başkan adeta ‘Kimin değişip değişmeyeceğine Kurultay değil ben karar veririm’ diyor. Yarın her mevkii için de birer başdanışman tayin ederse ne yapacaksın? Başdanışmanların aldığı kararları partiye dikte ettirecek.”

'ÖNCE ÇİZDİRDİ SONRA YANINA ALDI'

İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun “Tuncay Özkan’ın üzerini ben çizdirdim” yönündeki açıklamasını anımsatan Mengü, şöyle sürdürdü: “Ben, Kılıçdaroğlu’nun talebi olmadan, izni olmadan İstanbul İl Başkanının bu işleri yapacağına inanmıyorum. Bu hanımefendi daha sonra da çıkıp ‘ben böyle yaptım’ diye demeç veriyor. Bunu kendi başına yapmış olamaz. Bence, Kılıçdaroğlu, kurultayda seçtirmiyor daha sonra başdanışman yaparak yanında tutuyor. ‘Parti içinde çete kurduğu’ iddia edilen Tuncay’ı böylece eziyor. Bunu yaparak daha fazla güçlenmesine izin vermiyor.”

'KURULTAY İRADESİNİ TANIMAYAN BİR GENEL BAŞKAN'

Cumhurbaşkanı adayı olmak için Memleket Hareketi adında yeni bir girişim başlatan Muharrem İnce de önceki gün düzenlediği basın toplantısında, Kurultay’daki seçimlerde, Parti Meclisi’ne giremedikleri için MYK’ya atanmaları mümkün olmayan isimlerin “Başdanışman” sıfatı ile aynı görevde tutulmalarını şu sözlerle eleştirdi: “Kurultayın seçmediği Parti Meclisi üyesini iki satırlık bir yazıyla, 'siz seçmezseniz ben genel başkan yardımcısı görevini ona veririm' diyen, kurultay iradesini de tanımayan bir genel başkanımız var artık.”

AYDINLIK