Cem Küçük, yeni ekonomi modeli ve kur korumalı TL mevduatının ayrıntılarına yer verdiği bugünkü yazısında, dolar kurunun ne olması gerektiğini ortaya koydu. Türkiye gazetesi yazarı, "Bana göre dolarda 10 TL’nin altı ekonomik gerçeklerle bağdaşmaz. İhracatçıların da mağdur olmaması lazım. 10 TL’nin üstü köpüktür. Bu da herkesin bildiği gerçek" deyip, "Bu zaman iyi değerlendirilmelidir. Merkez Bankası bu dönemi döviz rezervlerini artırmak için fırsat olarak kullanabilir" ifadelerini kullandı. İşte o yazı:

"2002’de AK Parti iktidara geldiğinde ülkede çok ciddi ekonomik sorunlar vardı. Bir kere doğru dürüst yabancı sermaye yoktu. Ülkede ihracat 20 milyar dolar civarındaydı.

Türkiye’nin sıcak paraya ihtiyacı vardı. Erdoğan liderliğindeki AK Parti bu dönemi iyi kullandı. Yabancı sermaye ve sıcak para geldi. Bunlarla cumhuriyet tarihinin en büyük hizmetleri yapıldı. Köprüler, yollar, hızlı trenler, hastaneler, havalimanları, savunma sanayinde yapılan hizmetler vb.

Bunun sonucunda Türkiye ekonomisi üç kat büyüdü. Borcun millî gelire oranına bakıldığında Avrupa’nın en iyisi.

Türkiye 2002 Kasım'dan 2020 Mart'ına kadar ekonomik anlamda muazzam işler başardı ve finans da büyük ilerleme kaydetti. Bu arada ülkede AK Parti’yi devirmek için onlarca da girişim oldu. 2007 eMuhtırası, 2008 kapatma davası, 2012 MİT’in hedef alındığı darbe girişimi, 1725 Aralık darbe girişimi ve 15 Temmuz... PKK’nın Hendek olayları, terörün artması ve Suriye’de kurulmak istenen PKK devleti.

Türkiye bu sorunların hepsini aştı. 2020’de pandemi başgösterdi. Hâlâ etkisi devam ediyor. Elbette Türkiye de her ülke gibi bundan etkilendi. Hayat pahalılığı, dövizin yüksekliği sonuç olarak ortaya çıktı. Enflasyon hemen her Batılı ülkenin gördüğü temel ekonomik sorunlardan biri.

Hükûmetin de yüksek kurun oluşmasında hataları oldu. Bence yeni ekonomi modeli 2019 yerel seçimlerinden sonra uygulanabilirdi. Şimdi buna geçildi. Faizler indiriliyor. Kur korumalı TL mevduatla dövizde ciddi düşüş var.

Bana soruyorlar, bu sistem ne kadar gider diye. Mevduatlar 12 aylık olduğuna göre en az 2023 Ocak ayına gider. Sonrası zaten 5 aya kalmaz seçim. 

Bu yeni sisteme faiz artırma diyen var. Hâlbuki ekonomiden az çok anlayan biri dövizin artmasının Hazine’ye daha çok yük getirdiğini bilir. Aslında faizlerin düşmesiyle de Hazine’nin yükü azalıyor. Realite bu.

Ara bilgi; ülkemizdeki sıcak para yok denecek kadar az. Artık devletin de dövize çok ihtiyacı kalmadı. Büyük projelerin çoğu bitti. Sadece Çanakkale Köprüsü ve Rize Havalimanı var. Bazı yol, hastane vb. inşaatları var ama onlar çok maliyetli değil. Tek sıkıntımız yüksek dövizdi. O da kontrol altında. Tabii market ve akaryakıt fiyatlarının azalması şart...

Peki dolar ne olmalı? Bana göre dolarda 10 TL’nin altı ekonomik gerçeklerle bağdaşmaz. İhracatçıların da mağdur olmaması lazım. 10 TL’nin üstü köpüktür. Bu da herkesin bildiği gerçek. Hükûmetin aldığı tedbirler son derece yerindedir ve bu tedbirler yukarıda yazdığım gibi seçime birkaç ay kalaya kadar uygulanmaya devam edecektir...

Bu zaman iyi değerlendirilmelidir. Merkez Bankası bu dönemi döviz rezervlerini artırmak için fırsat olarak kullanabilir. Bekleyip göreceğiz..."