Selahattin Demirtaş'ın PKK yöneticisi kardeşi  da o oyunculardan biri.

Yazdıkları bugüne ilişkin ipucu veriyor. Sık sık "Türk faşizmi" diyerek ürkiye'yi suçlayan Nurettin Demirtaş, 2019'un sonlarından bugüne yazdığı her yazıda sürekli "iç savaş" çıkacağından ve "darbe" olacağından söz ediyor:

"Direniş ve dayanışma birçok devleti bile Türk faşizmi karşısında adım atmaya zorlamıştır. Kürt soykırımında ısrar eden bir Türkiye'yi darbe, ayaklanma veya savaş dışında bir gelecek beklemiyor. Bunca zulüm ve baskıdan sonra Türkiye iç ayaklanmanın eşiğindedir, sadece bir kıvılcım beklemektedir."

Ne kadar da CHP'li Kaftancıoğlu'nun "darbe" tehdidine benziyor. Solcu Demirtaş'ın özlemi sadece iç ayaklanma ve darbe değil, özlemi arasında FETÖ'yü kurtarmak da var.

Bakın 3 Ocak 2020'de Kılıçdaroğlu'nun "kontrollü darbe" yaklaşımını bile geride bırakan bir bakış açısıyla 'yü nasıl aklıyor:

"Müslümanları nasıl tasfiye edeceklerdi? Bir adet 'terör örgütü' icat ettiler ve adına FETÖ dediler. Sadece cemaati değil AK Parti'ye biat etmeyen tüm Müslümanları ve demokratları tasfiye etmenin kumpasını bu şekilde kurdular. Adına iktidar kavgası diyenler oldu. İşin uluslararası boyutu, küresel sermayeyle alakası vs. buradaki konumuz değil. Cemaate FETÖ denilemez."

200'ü aşkın insanımızı katleden, Meclis'i ve bu ülkenin önemli kurumlarını bombalayan, sokakları kan gölüne çeviren FETÖ'yü terör örgütü değil "cemaat" diye niteleyen PKK'lı bir yönetici bu. Bu ittifaktan da öte bir durum.