CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin, İzmir merkezli 12 ilde eş zamanlı yapılan Cemaat'in Emniyet'teki yapılanmasına yönelik operasyonu değerlendirdi. Engin, yerel seçim öncesi liman operasyonu yapıldığını belirterek şöyle konuştu: "Ak Parti’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı SayınBinali Yıldırım’ın bacanağı bu operasyonda bilfiil arandı ve gözaltına alındı. Bu operasyonun sırf liman operasyonunda hükümetin adayını zor durumda bıraktığı için olduğuna inanıyorum. İzmir’de görülen bu dava liman operasyonu davasıdır.”
CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin, İzmir Adliyesi’ne gelerek yasa dışı dinleme iddialarına yönelik yapılan operasyonda gözaltına alınan şüphelilerin ailelerini ziyaret etti. Ziyarette operasyona ilişkin değerlendirmelerde bulunan Engin, “Biliyorsunuz yerel seçim öncesi liman operasyonu yapılmıştı. AK Parti’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Sayın Binali Yıldırım’ın bacanağı bu operasyonda gözaltına alındı, sorgulandı. Bu operasyonun sırf liman operasyonunda hükümetin adayını zor durumda bıraktığı için olduğuna inanıyorum. İzmir’de görülen bu dava liman operasyonu davasıdır. Yıldırım’ın bacanağına yapılan soruşturmadan öcalma operasyonudur” dedi.
“12 EYLÜL DARBESİ DİYEBİLİRİZ”
Dönemin emniyet müdürünün ise neden görevden alındığı sorusunun hâla ortada durduğunu söyleyen Engin, sözlerini şöyle sürdürdü: “İzmir valisinin dönemin emniyet müdürüne bu operasyonun engellenmesi talimatını verdiğini biliyoruz ama maalesef bugün vali görevde ama emniyet müdürü görevde değil. Ülkemizde en büyük zulüm yaşanıyor. Cumhurbaşkanının eşi ’28 Şubat’tan daha kötü günler yaşıyoruz’ dedi. Evet 28 Şubat az gelir. 12 Eylül darbesi diyebiliriz. Maalesef ulusça en kötü günleri yaşıyoruz.”
“DÜZMECE SORGULAMALAR”
Cumhuriyet Halk Partisi olarak haksızlık ve hukuksuzluğa uğrayanların yanında olduklarını kaydeden Engin, mahkemelerin Hükümetin ve Adalet Bakanı’nın etkisinde olduğunu savundu. Ülkenin yeniden bir hukuk devleti olmasını dilediklerini ifade eden Engin, sözlerine şöyle devam etti: “Adil yargılamalar olur. Varsa görevini ihmal eden tabii ki hukuk devletinde olabilir. Soruşturulabilir her türlü cezai müeyyide uygulanabilir. Biz bu davaların tıpkı Ergenekon ve Balyoz’da olduğu gibi düzmece, hükümetin oyununu bozacak sorgulamalar olduğuna inanıyoruz. Darbe döneminde göremediğimiz havuz medyası vasıtasıyla devlet bütün kurumları ele geçirmiş. Devlet televizyonları ve havuz medyası savunmasız kamu görevlilerine kumpas kurarak istenildiği gibi yönlendirilebiliyor. Davalar ve soruşturmalar ülkemizde maalesef sıradanlaştı ve normalleşti bunu şiddetle reddediyor ve kınıyoruz.”
“SUÇ İŞLEYENLERİN YANINDA OLMADIK”
Engin, bir gazetecinin ‘Balyoz ve Ergenekon davalarında partinizin yetkili organları ve bazı milletvekilleriniz emniyette bir F tipi yapılanmadan bahsediyordu. Bugünkü itirazınız neye yönelik?’ sorusuna şöyle cevap verdi: “Biz hiçbir zaman suç işleyenlerin yanında olmadık. Bu arkadaşlarımızın da bir hukuksuzluğa uğramaması için yanındayız. Bu operasyonun sırf liman operasyonunda hükümetin adayını zor durumda bıraktığı için olduğuna inanıyorum. İzmir’de görülen bu dava liman operasyonu davasıdır. Yıldırımın bacanağına yapılan soruşturmadan öcalma operasyonudur.”
CEMAAT'İ KUTLAMIŞTI
CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin, Mart ayında Cihan Haber Ajansı'na verdiği röportajda, "Ne varsa Hizmet Hareketi'ne atmaya çalışıyorlar, bu doğru değil. Hizmet Hareketi'ni de kutluyorum. Hükümetin baskısına rağmen 30 milyar dolar ihracat yapan kuruluşları var, hükümetten korkmuyorlar, cesurca davranıyorlar, TUSKON'a sahip çıkıyorlar. Bu iyi bir şey. Buna direnmenin bir yolu var, o da arkasında pislik olmayacak, yoksa direnemezsin. Demek ki öyle bir pislik yok ve bu insanlar temiz. Bu cesur insanları hakikaten kutluyorum.Aklı olan, vicdanı olan bu hizmetleri takdir eder." sözleriyle Cemaat'i kutlamıştı.
