İbn Haldun Üniversitesince (İHÜ) Başakşehir yerleşkesinde düzenlenen "Türk Devletleri Teşkilatı Vizyonu ve Aksakallar Konseyi'nin Rolü" programında konuşan YIldırım, Türk devletlerinde toplam 170 milyon, diğer ülkelerdeki Türklerin de sayılmasıyla yaklaşık 300 milyon nüfus olduğunu, bunun dünya nüfusunun yüzde 2'sine tekabül ettiğini söyledi.

Türk Devletleri Teşkilatına üye ülkelerin toplam yıllık gayrisafi hasılasının toplam 1,5 trilyon dolar olduğunu aktaran Yıldırım, bunun dünyanın 13. büyük ekonomisi olduğunu ifade etti.

Orta vadede hedeflerinin, Türk Devletleri Teşkilatı'na üye ülkelerin, bu ticaretten ülkelerin kendi aralarındaki payını 140 milyar dolara yükseltmek olduğunu söyleyen Yıldırım, "Tabii burada lokomotif ülke Türkiye'dir. Öyle ki Türkiye'yi dışarıda tutarsak 4 bin 500 dolar civarında ortalama kişi başı gelirden bahsetmiş oluruz. Bu üye ülkelerin 700 milyar dolara yaklaşan ticareti var. Ama burada çarpıcı bir rakam var. Kendi aralarında bu ticaretin ne kadarını yapıyor derseniz, sadece 16 milyar dolar." diye konuştu.

İpek Yolu ile geçmişte zenginliğin bazı dönemler Batı'ya, bazı dönemler Doğu'ya geçtiğini anlatan Yıldırım, artık zenginliğin tekrar Doğu'ya doğru kaydığına işaret etti.

ORTAKLARIMIZLA DA BİRLİKTE ÇALIŞACAĞIZ

Türk Devletleri Teşkilatı'nın amacının hiç kimseyi korkutmak olmadığını belirten Yıldırım, "ama kimseden korkmadığımızı da göstermek kararlılığındayız. Bölgenin refahı, huzuru, güvenliği için birlikte çalışmaya devam edeceğiz. Ortaklarımızla da birlikte çalışacağız. Aynı coğrafyada Rusya, Çin, İran var. Yani bizim coğrafyamızı kuşatan bütün ülkelerle de ortak, bölgesel ve küresel refahın geliştirilmesi için çalışmalarımızı sürdüreceğiz." ifadelerini kullandı.

Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Son 20 yılda Sayın Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde bizim de gözlemlediğimiz bu gerçek bize altyapımızı hazır hale getirmemizi sağladı. Bugün dünyanın en büyük havalimanını biz, şan olsun nam olsun diye yapmadık. Bu hicreti, bu değişimi okuduğumuz için yaptık. Bugün ister doğuya gidelim, ister batıya gidelim, geçilecek topraklar bizim topraklarımız, Anadolu topraklarıdır. Dolayısıyla dünyanın merkezi Türkiye olmaya devam edecek. Denebilir ki efendim tüm dünya yuvarlak parmağımızı nereye koyarsanız orası merkez. Bu da doğrudur. Ama mesela Avusturalya'ya parmağınızı koyun. Dünyanın dibinde bir yer. Bir ucundan diğer ucuna 8 saatte uçakla ancak varılıyor. Başka bir ülkeye gitmek için bir gün vakit kaybediyorsunuz. Türkiye'de parmağınızı İstanbul'a koyarak bir yay çizin, 3 saatlik mesafede 50'den fazla ülke biliyorsunuz. 30 trilyon dolarlık bir ekonomik büyüklük karşımıza çıkıyor, 2 milyar nüfus karşımıza çıkıyor. İşte dünyanın merkezi olmak böyle bir şey."

İSVEÇ VE FİNLANDİYA'NIN NATO'YA ÜYELİK SÜRECİ

İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya üyelik sürecine de değinen Yıldırım, "Güvenlik kaygısıyla İskandinav ülkelerini NATO'ya almaya çalışıyorlar. NATO genişlesin de Türkiye'ye açıkça düşmanlık yapan unsurları, terör gruplarını, her türlü faaliyetlere hiçbir sınır getirmeden alan açan bu ülkelere Türkiye'nin söyleyeceği hiçbir şey yok mu? Elbette olacak. Sayın Cumhurbaşkanı'mız bunu açık şekilde ortaya koydu. Türkiye'nin güvenlik kaygıları tamamen yok edilmezse, yok edildiği garanti altına alınmazsa böyle bir şey söz konusu olmayacaktır diye, baştan söylenmesi gereken söz söylendi, bundan sonra karar onların, atılacak adımları onlar belirleyecekler." diye konuştu.

"KKTC'NİN DE TEŞKİLATTA YERİNİ

ALMASINI HEDEFLİYORUZ"

Yıldırım, Türk Devletleri Teşkilatı'nda 7 ülkenin yer aldığını, Özbekistan'da gerçekleşecek olan zirvede Türkmenistan'ın da asil üye olarak katılmasını ümit ettiklerini dile getirdi.

Yıldırım, "Burada bir eksiğimiz var, o da Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'dir. KKTC'nin yıllarca uluslararası anlamda uğradığı kısıtlamalar, ambargolar ve izolasyonlara karşı, İslam İşbirliği Teşkilatı'nda olduğu gibi Türk Devletleri Teşkilatı'nda da en azından gözlemci olarak yerini almasını hedefliyoruz. KKTC'nin bölgesel ve küresel organizasyonlarda haksızlığa uğramasının artık son bulmasını ümit ediyoruz." şeklinde konuştu.

Aksakalların tarihinin eskiye dayandığını belirten Yıldırım, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la olan bir diyalogu şöyle anlattı:

"Sağ olsunlar orada Sayın Cumhurbaşkanı'mızın iradesiyle Sayın Aliyev'in de dönem başkanlığı teklifiyle bizi de Aksakallar Konseyi Başkanı yaptılar. Tabii biz ak sakallı olunca ak sakallılar karşımıza geçiyor ve 'Aksakal nerede?' diye gözümüzün içine bakarak soruyorlar. Ben de artık dedim ki, 'Bak arkadaş sakal sende, unutma sıfat bende' dedim. Bir tanışma toplantısı vardı, yapılacak çalışmaları ele aldık. Toplantı sonrasında da aksakallıları Sayın Cumhurbaşkanı'mızla tanıştırmaya götürdük. Orada Cumhurbaşkanımız bizi şöyle tek tek sözdü, 'Ak sakallar nerede?' dedi. Hepimizin yüzünün şekli değişti. Ben artık atladım lafa, dedim ki, 'Sayın Cumhurbaşkanım bakın en azından bende bıyık var, onlarda bıyık da yok."

 

"DÜNYANIN MERKEZİNİN BATIDAN DOĞUYA

HAREKET ETTİĞİNE ŞAHİT OLUYORUZ"

İbn Haldun Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanvekili Bilal Erdoğan, üniversite olarak bölge çalışmalarına önem verdiklerini, Avrasya çalışmalarına da öncelik verdiklerini söyledi.

Değişen bir dünyadan bahsettiklerini, yakın geleceğin birçok bilinmezi barındırdığını ifade eden Erdoğan, "Savaşı, ekonomik çalkantıları konuşuyoruz. Salgın gerçeğini yaşadık. Dünyanın merkezinin batıdan doğuya hareket ettiğine şahit oluyoruz. Bu transformasyon döneminde Türk Devletler Teşkilatının önünde çok daha büyük imkanlar, fırsatlar olduğunu görüyoruz. Onun için çok doğru bir zamanda, Türk Devletler Teşkilatının profilinin yükseldiğini, üye devletlerin teşkilata çok daha önem verdiğini görüyoruz. Dolayısıyla istiyoruz ki öğrenci arkadaşlarımız da bu potansiyelin daha çok farkında olsunlar." diye konuştu.

Programa İbn Haldun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Atilla Arkan, Türk Devletleri Teşkilatı Genel Sekreter Yardımcısı Ömer Kocaman, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Kaynak: AA