ABD Başkanı Joe Biden, 24 Nisan’da Türkleri soykırımla suçladı. Ancak muhalefet partileri CHP, İyi Parti, DEVA, Gelecek Partisi, … Biden’ı değil, iktidarı ve izlenen Avrasyacı dış politikayı, Rusya’dan S400 alınmasını hedef aldı. İktidarın hatalarını öne çıkararak Türkiye’nin ABD’ye karşı direncini kırma çabası içine girdiler.
ABD Başkanı Biden seçim kampanyasında dile getirdiği “Ermeni soykırımını tanıma” sözünü yerine getirdi. 24 Nisan günü yayınladığı mesajında Türkleri soykırım yapmakla suçladı. Biden’ın mesajı toplumun bütün kesimlerinde tepkiyle karşılanırken, işçi, işveren, esnaf, memur, çiftçi örgütleri, TBB, … Türkiye’nin ABD’ye karşı direncini artırma politikası izlediler. Yaptıkları açıklamalarda eleştirilerini Biden’a ve ABD’ye yöneltirken iktidarın ABD’ye karşı direnmesi için desteklerini dile getirdiler.
BIDEN MUHALEFETİ
“Biden muhalefeti” ise tam tersini yaptı. Biden’ın açıklaması sonrası, Biden ve ABD’yi eleştirmek yerine iktidarı, ABD’yi kızdıran Avrasyacı dış politikayı, Türkiye’nin rotasını Asya’ya çevirmesini, Rusya’dan S400 alınmasını, … hedef aldılar. İktidarın hatalarını, zaaflarını öne çıkararak, Türkiye’nin ve iktidarın ABD’ye karşı direncini kırmaya çalıştılar. Erdoğan’ın Biden kararı sonrası kamuoyunun beklediği yanıtı vermemesini, ABD’nin istekleri doğrultusunda, içeride kargaşa yaratma politikası çerçevesinde kullanmaya çalıştılar.
Biden’ın açıklaması sonrası “Biden muhalefeti”nden yapılan açıklamalar özetle şöyle oldu:
KILIÇDAROĞLU
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu televizyonlarda ve partisinin TBMM grup toplantısında özetle şunları söyledi:
“Biden soykırım sözcüğünü iki kez kullandı. Bu Türkiye açısından çok büyük bir talihsizlik… Türkiye'nin kuruluşundan bu yana 1915 olaylarını Amerika'daki hiçbir başkan soykırım olarak tanımazken şimdi tanımladı? Bu soru önemli. Asıl sorulması gereken soru bu. Biden'a kızmanın bir alemi yok, o kendi iç politikasının gereğini yapıyor. Bizde çok güzel bir atasözü var; iğneyi önce kendine batıracaksın çuvaldızı başkasına batıracaksın. İğneyi kendimize batıralım… Türkiye dış politikada eksen kayması yaşadı. Ve bu eksen kayması Türkiye'nin başını belaya soktu.”
AKŞENER
İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener dün partisinin TBMM Grup konuşmasında eleştiri oklarını Biden’a değil iktidara yöneltti. İktidarın hatalarını öne çıkarırken, ABD Başkanı Biden’a ve Biden’dan önce 1915 olaylarını soykırım olarak değerlendiren HDP’ye hiç söz söylememesi dikkat çekti. Akşener’in konuşmasında Türkiye’nin ve iktidarın ABD’ye karşı direncini artırmak yerine halkın moralini bozacak bir tutum alması anlamlı bulundu. Akşener özetle şu ifadeleri kullandı.
“ABD Başkanı Biden’ın açıklaması sonrası vatandaşlarımızın gözü kulağı, doğal olarak, Sayın Erdoğan’a çevrildi. Çünkü Sayın Erdoğan’ın ne diyeceği, hangi kararları açıklayacağı önemliydi. Türk Devleti, bu haksızlık karşısında ne yapacak, nasıl bir tavır alacak, milletçe onu bekliyorduk. Ama bir baktık ki, kafası bozulana posta koymakla övünen 'Dünya Lideri' gitmiş, yerine pek bir terbiyeli, pek bir şeker, pek bir minnoş, Mister Erdoğan gelmişti… Sayın Erdoğan ise Biden’a kibarca sitem edip, vere vere, Ermenistan’a yaptırım sinyali verebildi… Memleketin zor zamanlarında gösterdikleri devlet insanlığının, kırıntısını gösteremiyor. Yazıklar olsun. Maalesef artık şu bir gerçek ki; Sayın Erdoğan’ın bize yutturmaya çalıştığı ‘Yeni Türkiye’, aslında ‘Yenik Türkiye’dir’. Ak Parti’nin bu millete reva gördüğü, ekonomide bitik, dış politikada ise ‘Ezik Türkiye’dir.”
DAVUTOĞLU
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, partisinin İstanbul İl Başkanlığı’nda ABD Başkanı Joe Biden'ın 'soykırım' suçlamasına karşı yaptığı açıklamada iktidarı hedef aldı. Dış politika eleştirilerinde bulundu. Davutoğlu şu görüşleri savundu:
“Böylesi bir açıklamanın 100. yıl gibi sembolik bir tarih olan 2015’te yapılmadığı halde şimdi yapılabiliyor olması, 2016’dan bu yana dış politikada kaybedilen itibarın ve sarsılan caydırıcılığın bir göstergesidir… O günden bugüne ne oldu da 2021’de böylesi bir açıklama geldi? Son 5 yıl içinde kurumsal aklı dışlayan, bilgi ve donanımdan yoksun, dış politikayı karşılıklı çay içme düzeyine ve ciddiyetsizliğine indirgeyerek şahsileştiren, bütüncül bir stratejik resme sahip olmayan, bölgesel ve küresel dengeler arasındaki irtibatı göremeyen bir tek adam aklının ve yönetiminin ülkeyi teslimiyetçi çizgiye getirmiş olmasıdır.”
HALKLARIN DEMOKRATİK PARTİSİ
Ermeni soykırımı yalanında HDP, Biden’dan önce davrandı. HDP yönetimi yaptığı açıklamada doğrudan Türkiye'yi hedef alarak soykırımcı olmakla suçladı. HDP açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
“24 Nisan 1915 günü, İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin örgütü Teşkilatı Mahsusa tarafından 250 Ermeni aydın ve siyasetçi evlerinden alınarak zorla sürgüne gönderildi ve katledildi. Bu tarih, Ermeni Soykırımı’nın başladığı gün oldu. Ermeni halkı, binyıllardır yaşadığı anayurdundan sürülerek, büyük oranda katledildi. Anadolu Hıristiyansızlaştırıldı. Soykırım neticesinde mülkiyet ve kültürel varlık kamu iradesiyle el değiştirdi. Türkiye Ermeni Soykırımı ile 106 yıldır yüzleşmedi. Yüzleşilmeyen suç tekrarladı, yüzleşilmeyen suç, bugünlere taşındı. Büyük suç cezasız kaldı.”