DEVA Partisi Kurucular Kurulu üyesi Prof. Dr. Fazıl Hüsnü Erdem, partisinin yeni 'Kürt açılımı'na hazır olduğunu söyledi. Erdem, Suriye'nin kuzeyindeki terör kantonundan da 'Rojova' diye bahsetti. 'Kürt meselesi' için masa kurduklarını söyleyen Erdem, o masaya özerklik ya da federasyon isteyenlerin de katıldığını açıkladı.

DEVA Partisi Kurucular Kurulu üyesi Prof. Dr. Fazıl Hüsnü Erdem, Kürt meselesini yeniden demokratik zeminde barışçıl yöntemlerle çözme noktasında irade ortaya koyabilecek bir arayış içerisine girdiklerini belirterek, “Bu arayışa denk gelebilecek bir siyasi parti olduğu için DEVA Partisi bölgede Kürt vatandaşlarımızdan yoğun ilgi görüyor” dedi.

Barzani’nin Rûdaw Tv kanalına konuk olan DEVA Partisi Kurucular Kurulu üyesi Prof. Dr. Fazıl Hüsnü Erdem, geçen hafta Cuma günü itibariyle Şırnak, Siirt, Batman, Mardin ve Diyarbakır’da il teşkilatlarını kurmak için ziyaretler başladıklarını söyledi.

ROJOVA’DA DA GÜNEY’DE DE…

Erdem, “AK Parti’den farkınız ne olacak. Daha önce bu partiye oy veren Kürtler size neden oy verecek?” sorusuna ise şu yanıtı verdi:

“AK Parti ilk başta Kürt meselesinde zaman zaman bazı açılımlar yaptı ama bu açılımları tamamlayamadı. Özellikle 20142015’ten sonraki sürece baktığımızda AK Parti artık kuruluş felsefesine, amaçlarına ters düşen bir siyaset izledi. Söylem düzeyinde de, pratikte de öyleydi. Ve Kürt vatandaşları, hepimizi rencide eden bir söylem geliştirdi malesef. Hatta geçen seçimlerde AntiKürt bir dil kullandı. Bu sadece Türkiye’de yaşayan Kürtler için değil, Rojava’da ya da Güney’de yaşayan Kürtlere yönelik de ortalama bir Kürt vatandaşının kabul edemeyeceği bir dili kullandı ve bu bütün Kürtlerde bir rahatsızlık geliştirdi. Bunun ötesinde devletçi ve milliyetçi özellikleri ile tanınan MHP ve Vatan Partisi ile bir ittifak ilişkisi içerisine girdi. Bunlar Kürt vatandaşlarında bir rahatsızlık yarattı ve bir arayışı tetikledi. Yani yeni bir siyasi partinin, yeni bir söylemin ortaya çıkması, bu sıkışmışlığa son verecek, Kürt meselesini yeniden demokratik zeminde barışçıl yöntemlerle çözme noktasında irade ortaya koyabilecek bir arayış içerisine girildi. Bu arayışa denk gelebilecek bir siyasi parti olduğu için DEVA Partisi bölgede Kürt vatandaşlarımızdan yoğun ilgi görüyor. Partinin hem programında Kürt meselesine ilişkin tespitler ve öneriler var hem de partinin Genel Başkanı’nın yapmış olduğu çok net açıklamalar var. Yani partinin aktörlerinin ifadeleri ile partinin programı bu anlamda örtüşmekte ve her ikisinde de Kürtlere yönelik açılımlar önerilmekte.”

YENİ ANAYASA SÖZÜ

Erdem, “Kürtler artık verilen sözlerin yerine getirilmesini ve anayasada yer almasını istiyorDEVA Partisi olarak yeni bir anayasa yazama gibi bir hedefiniz var mı?” sorusuna, “Öncelikle bunu yapabilmesi için DEVA Partisi’nin tek başına iktidar olması gerekiyor. Hiç şüphesiz bunu da arzu eder. DEVA Partisi’nin tek başına iktidar olması veya anayasa yazabilmesi gerçekleşirse bu noktada ciddi adımların atılacağını söylemek mümkün” sözleriyle yanıt verdi.

Prof. Dr. Fazıl Hüsnü Erdem, “Ama bugün görünen o ki, önümüzdeki süreç içerisinde eğer yeni bir anayasa yapılacaksa diğer siyasal partilerin de desteği ile bir toplumsal mutabakat, politik mutabakat zemininde bir anayasa yapılacaktır. O zaman diğer siyasi aktörler ve toplumsal kesimlerle oturarak, diyaloğa girerek, müzakare ederek bir formül üzerinde anlaşma yoluna gidilecektir diye düşünüyorum. Yani bugünden çok net bir şey ifade etmek mümkün değil” diye ekledi.

‘FEDERASYON İSTEYENLER DE MASAMIZA KATILDI’

Kürt meselesine ilişkin de bir masa kurduklarını anlatan Erdem, “Bu masaya kurulacak olan DEVA Partisi’ne oy verme ihtimali olmayan isimler de çağrıldı. Yani Kürtlerin farklı renk ve kesimlerini temsil eden isimler de çağrıldı. Benim kişisel olarak tanıdığım bağımsızlık isteyenler de, özerklik, ya da federasyonu isteyenler de ya da Türkiye Cumhuriyeti devleti içerisinde güçlendirilmiş ademi merkeziyetçi yönetimi isteyenler de çağrılmıştı ve herkes özgür bir şekilde kendi düşüncelerini paylaştı. Heyet de bu görüşleri not etti. Sonuçta o masada çoğulculuk mevcuttu. Ben kişisel olarak zaten her kesimle diyalog içerisindeyim ama bu süreç içerisinde de bunun gerçekleştiğine bizzat şahitlik ettim” diye konuştu.