Türk nüfusunun yoğun yaşadığı Dortmund kentinde bulunan Sultan Ahmet Camisi’ne önceki hafta NSU 2.0 imzalı anonim bir mektup gönderildi. Gamalı haç ve bir domuz resminin yer aldığı tehdit mektubunun kentte son 10 ayda düzenlenen 6 cami saldırısının üzerine gelmesi ise tedirgin yarattı

CAN ÇAKIR

Dortmund’un Dorstfeld semtinde bulunan Diyanet İşleri Türk İslam Birliğine (DİTİB) bağlı Sultan Ahmet Camisi’ne şubat ayında yapılan bir saldırı hâlâ gündemdeki yerini korurken bu sefer posta kutusuna atılan bir tehdit mektubu endişe yarattı. 20002007 yılları arasında 10 kişiyi öldüren Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) terör örgütüne atıfta bulunularak NSU 2.0 ile imzalanan mektupta “Ülkemizden defolun. Almanya size gününüzü gösterecek. Caminizi yıkacağız.” ifadelerinin yer aldığı bildirildi. Mektubun cami yetkilileri tarafından güvenlik birimlerine teslim edilmesinin ardından Dortmund Emniyeti soruşturma başlattı. Mektubun incelemeye alındığını ve cami çevresinde polis varlığının artırıldığı belirtilen emniyet açıklamasında “Dortmund polisi bu tehdidi çok ciddiye alıyor ve caminin sorumluları ile sürekli görüşmeler yapılıyor.” denildi.

NEO NAZİLERİN MERKEZİ OLAN SEMT

Öte yandan Dorstfeld semti, Neonazilerin merkezi olarak biliniyor. Semtte bulunan Thusnelda Caddesi, ırkçı Sağ Parti’nin (Die Rechte) genel merkezine ev sahipliği yapıyor. Thusnelda Caddesi’nin bitişiğindeki Emsch Caddesi’nde (Emscherstrasse) Neonazilerin yaşadığı bir binaya hafta içinde Alman İmparatorluğu’nun bayraklarının asıldığı görülmüştü. Neo Naziler Adolf Hitler’in doğum gününde ve tarihi günlerde örgüt bayrağı asıyor. Dortmund’un bağlı olduğu Kuzey RenVestfalya eyaleti İçişleri Bakanlığı geçen yıl örgüt bayrağı asmayı suç kapsamına alınmıştı.

Sultan Ahmet Camisi’ne yönelik saldırılar ise yeni değil. En son şubat ayında cami kapısına gamalı haç çizilmişti. Cami derneği yöneticileri, benzer saldırının ocak ayında da yapıldığını açıklamıştı. Dortmund’daki camilere yönelik saldırılar bunlarla sınırlı değil. 2021’in aralık ayında kentin Eving kentinde bulunan Selimiye Camisi’nin kapısına asılan domuz kafası da gündem olmuştu.

KENT PROTOKOLÜNDEN DAYANIŞMA MESAJLARI

Tehdit mektubunun iletilmesinin ardından Dortmund kent protokolünün dayanışma mesajları da peş peşe geldi. Basına açıklama yapan Dortmund Türk Dernekleri Platformu Sözcüsü ve Dortmund Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi Emre Güleç, önceki eylemleri de hatırlatarak saldırıyı kınadı. “Bu saldırıları toplumda artan yabancı ve İslam düşmanlığına bağlıyoruz.” ifadelerini kullanan Güleç, “Dortmund Belediye Meclisi, şubatta bir bildiri yayımlayarak saldırıları kınadı, Müslümanlarla dayanışma içinde olduğunu açıkladı. Camimizi yerel yöneticiler ziyaret etti. Buna rağmen tekrar böyle bir tehdit mektubunun gelmesi endişe verici. Cemaatimiz de tedirgin ve endişeli. Failler bir an önce bulunmalı ve emniyet tedbirleri artırılmalı.” diye konuştu.

Saldırıya yönelik bir tepki de Eyalet Parlamentosu Milletvekili Volkan Baran’dan geldi. Sosyal medya hesabında tepkisini dile getiren Sosyal Demokrat Partili siyasetçi, şu ifadeleri kullandı: “Bu sabah cami cemaati üyeleri posta kutularında, bu yıl caminin iki kez gamalı haç sembolüyle kirletilmesinin ardından tehdit mektubu buldular. Öncesinde ise Dortmund’daki diğer camilere yapılan saldırılar vardı. Bu beni kızdırıyor, çünkü bu durum, Müslüman inancına sahip olanlar ve Dortmundlular arasında güvensizlik duygusu yayıyor. Alman toplumu olarak, tüm insanları nefret, ayrımcılık ve şiddetten korumak ve nefreti körükleyen ve şiddet uygulayan insanları cezalandırmak zorundayız. İnşallah camilere karşı saldırıların önlenmesi için daha fazla önleyici korumamız olur.”

Sultan Ahmet Camisi’ne gönderilen tehdit mektubunun ardından Dortmund Büyükşehir Belediye Başkanı Thomas Westphal tarafından bir açıklama yapılmadı. Şubat ayındaki saldırının ardından ise camiyi ziyaret eden Westphal’in konuyla yakından ilgilendiği belirtiliyor.

Aydınlık