Ayhan Bora Kaplan davasında yargılama süreci devam ediyor. Duruşmada konuşan Bora Kaplan, 'İlk ifade verdiğimde bu medyada yer almadı. Keşke bir kameraya alsaydım. O zaman bunlar gün yüzü göremezdi. İlk girdiğimde bana 'bir şey olmaz, dediğimizi yap, gizli tanık ol' dediler.' ifadesini kullandı.

AYDINLIK / ANKARA

Suç örgütü lideri olduğu iddiasıyla tutuklanan Ayhan Bora Kaplan ile bu suç örgütüne mensup olmakla suçlanan 20'si tutuklu 61 sanığın yargılanmasına devam edildi. Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsündeki salonda görülen duruşmaya sanıklar ve avukatları katıldı.

Duruşmada, öldürülen Şırnaklı Tatarlar aşirerinden Mahfuz Tatar'ın kardeşi İlhan Tatar müşteki sıfatıyla dinlendi.

SANIKLARDAN ŞİKAYETÇİ OLDU

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının hazırladığı iddianamede, 30 Eylül 2016 tarihinde, Şırnaklı Tatarlar aşireti üyesi Mahfuz Tatar arkadaşlarıyla bir gece kulübüne alınmaması ve burada yaşanan olayların ardından Tatar'ın başka bir mekanda Bora Kaplan'ın adamları tarafından öldürüldüğü iddia edilmişti.

İlhan Tatar müşteki sıfatıyla verdiği ifadesinde, "Bu işin organize bir iş olduğunu, bunların arkasında siyasi güç, hakim ve savcılar olduğunu biliyoruz. Bu kişilerin yargılanıp cezalandırılmalarını istiyoruz. Sanıklardan şikayetçiyiz." şeklinde konuştu.

'KENDİ ADALETİMİZİ KENDİMİZ SAĞLAYACAĞIZ'

Duruşmada daha sonra Bora Kaplan, Tatar'a bazı sorular yöneltti. Kaplan, "Öncelikle baş sağlığı diliyorum. İfadesinde geçenleri nereden duymuş, neye dayanarak vermiş?" diye konuşunca Tatar buna karşılık, "Karşımdaki torbacıdır" diyerek Kaplan'a tepki gösterdi.

Kaplan da, "Torbacı sensin. Şerefsizlik yapma." karşılığını verdi. Tatar ise, "Şerefsiz sensin. Sen kimsin soruna cevap vereceğim. Sen kendini devlet olarak görüyorsun. Sen sütten çıkma ak kaşıksın. Görüşeceğiz seninle, kendi adaletimizi kendimiz sağlyacağız." ifadelerini kullandı. Kaplan'ın, "Ağabeyin uyuşturucu işi yapıyor mu?" sorusuna da Tatar, "Yok öyle bir şey. Sen yapıyorsun baron sensin, Süleyman Soylu'dur. Bizi kendinle karıştırıyorsun." cevabını verdi.

Tanık ifadesinin ardından duruşmada sanıkların tahliye talepleri alındı. Bora Kaplan, "Şu aşamada tanıkların söyledikleri var. Diğer yandan bir müşteki var Erkan Doğan. Onun da emniyet tarafından zorla getirildiğini görüyoruz. Keşke gerçeği anlatsaydı. Bu dosya başından sonuna kadar Murat Çelik ve ekibinin düzmecesiyle hazırlandı. Savcı da bu işin içinde. Kaçma niyeti olan iki gün önceden uçak bileti mi alır? Kaçacak adam oradan mı kaçar? Sokakta müşteki ararsanız zaten geçmiş olsun. Biz vatan haini değiliz. Bu suçları işlemedik. Bu kadar yönlendirme olur mu? Şaşkınlık içerisindeyim. Şevket Demircan denen şahıs bilgisayarının şifresini vermemiş. Murat Çelik denen adam telefonuna format atmış. Ben demiyorum polisler darbe yapmış diye. Kendisini bilmeyen 35 polis devlet büyüklerinin isimlerini vermemi istiyor.

İlk ifade verdiğimde bu medyada yer almadı. Keşke bir kameraya alsaydım. O zaman bunlar gün yüzü göremezdi. İlk girdiğimde bana 'bir şey olmaz, dediğimizi yap, gizli tanık ol' dediler. 7 Mart'ta gelip 'bunun ismini söyle' dediler. Deli misiniz dedim. Bu ismi şu an burada söyleyemem. Kandırdıları insanlardan siyasetçilerin, yargıçların isimlerini alıp yazdılar. Bu isimleri ver bu dosyayı kapatacağız dediler. Ben vermem dedim. Emniyette kamera yok at oynatıyorlar.

Sizden şunu beklerdim. O ifadeleri alanlar hakkında bir suç duyurusu beklerdim. Ama onların polis dokunulmazlığı var. Söylediklerimi kaydetseydim bunlar ömür billah cezaevinden çıkamazdı. Çünkü bunlar ne savcı dinliyorlar ne hakim ne de başkasını dinliyorlar. Bu işe dur diyecek kimse yok mu? Biz bu işin içinden nasıl çıkacağız? Bu dosyanın sil baştan hazırlanması lazım. Adalet istiyoruz, vicdan istiyoruz."