“Bağımsız Afganistan’ı tanıyoruz” açıklamamızla ortaya çıkan durum, ülkemizdeki emperyalist kültürel saldırının bazı kesimlerde Atatürkçülüğü getirip bıraktığı yeri görmemiz açısından ders niteliğinde olmuştur.
Derneğimize karşı linç kampanyası yürütenler, emperyalist dünyanın, içimizden devşirip paraya ve ödüle boğdukları temsilcileridir. Dünyaya antiemperyalist mücadeleyi öğreten Mustafa Kemal Atatürk’ün fikirlerini ve devrimlerini bu maskeli cenahın kirli dilinden ayrıştırmak biz Cumhuriyet Kadınlarının birinci görevidir.
Yaptığımız açıklamanın arkasındayız. Açıklamamızda Taliban’ın şeriat yönetimini övmek yoktur. Olgulara duygusal bakmak, bilimden kaçmaktır. Taliban karşıtlığına saplanıp, ABD’nin Afganistan’dan kovulduğu gerçeğini görmezden gelmek bilime aykırıdır. Biz “En hakiki mürşit ilimdir, fendir” diyenlerdeniz.
Toplumların ilerlemelerinde farklılıklar vardır. Değişmeyen gerçek ise çağdaşlık, laiklik, kadın ve çocuk hakkı konularında ilerlemenin işgal altındaki toplumlarda mümkün olamayacağıdır. Bağımsızlık ve özgürlük, ilerlemenin de uygarlığın da laikliğin de ön koşuludur. Afganistan yüz yıldır İngiliz, Rus ve Amerikan emperyalizminin işgali altındadır. Afgan halkı varlık yokluk mücadelesi yürütmektedir. Afgan halkına bu mücadelesinde destek olmak tarihsel sorumluluğumuzdur. Şeriatla yönetilecek bile olsa Afgan halkı laikliğe bugün, dünden daha yakındır, çünkü her türlü belanın kaynağı olan emperyalizmi ülkesinden kovmuştur.
Hayatlarında Amerikan hegemonyasının dışında bir dünya tanımamış, öyle veya böyle bu hegemonyaya teslim olmuş, hatta göbekten bağlanmış kişilerin; kendine güvenden yoksun, milletine güvenden yoksun, kibirli ve hakaretamiz tavırlarla Derneğimiz hakkında yürüttükleri linçin nedenini çok iyi biliyoruz. Sırtlarını dayadıkları emperyalist gücün dünya çapındaki yenilgisini hazmedemiyorlar. Efendilerinin kaleleri düştükçe onların da maskeleri düşüyor birer birer.
Açıklamamız sonrasında aramızdan ayrılan, Atatürk’e derin bağlılıklarını bildiğimiz arkadaşlarımıza kirli linç kampanyasına kapılmamalarını salık veriyoruz. Onları, “Mustafa Kemal Atatürk bugün aramızda olsaydı Afganistan’daki gelişmeleri nasıl değerlendirirdi?” sorusuna cevap aramaya davet ediyoruz. O’nun fikirlerini bir kez daha incelemelerini ve kararlarını buna göre vermelerini istiyoruz.
Biz antiemperyalist ve Atatürkçü bir derneğiz; Cumhuriyet Kadınlarıyız. Kumda oynamıyoruz, papatya falı bakmıyoruz. Sahte “Atatürkçülerin”, sahte “Cumhuriyetçilerin” maskelerini indirmek görevimiz var, korkmuyoruz. Serinkanlılığımızı, birliğimizi, tarihsel gerçekçi bakış açımızı koruyoruz. Sorumluluğumuzu biliyoruz ve ona uygun davranıyoruz. Kendimize ve örgütümüze güveniyoruz.
Bugün, Cumhuriyet Kadınları Derneği İzmir (Konak), Narlıdere, Buca, Karşıyaka ve Bornova şubeleri ortak basın açıklaması yaparak Görevimizin başında olduğumuzu vurguladık. Genel Başkanımızın Prof Dr. Tülin Oygür’ün arkasındayız.
Biz antiemperyalist, Atatürkçü Cumhuriyet Kadınlarıyız, emperyalist devletlerin fonlarıyla işimiz olmaz, yabancı fonlarla kadın hakları savunulamaz, yabancı fonlarla bağımsızlık hiç olmaz.
" Manda ve himaye kabul edilemez" kararının alındığı Sivas Kongresi’nden beri bu bizim rehberimiz olmuştur.
Biz Cumhuriyet Kadınlarıyız; kendimize, Türk milletinin gücüne ve bağımsızlık aşkına güveniyoruz.
Açıklamayı Okuyan
Zuhal Of
CKD İzmir Şb. Bşk.
CKD İzmirBornova Karşıyaka Buca Narlıdere şubeleri adına