Asgari ücrete yüzde 25 zam yapılabileceği ileri sürüldü. Gazeteci – Yazar Alaattin Aktaş, asgari ücrete ilişkin dikkat çeken bir yazı kaleme aldı.

Dünya Gazetesi yazarı Alaattin Aktaş, asgari ücrette yaşanacak artışın yüzde 25'i bulabileceğini gündeme getirdi.

Alaattin Aktaş, “Asgari ücret yılbaşından geçerli olmak üzere artırılacak. Yeni ücret tabii ki çalışanlara biraz soluk alma fırsatı tanıyacak. Ama bu artış zaten çok zor bir dönem geçiren işletmeler için çok büyük bir yük anlamına gelecek. Bu yıl için asgari ücret net 1.603 lira olarak uygulanıyor. Bu asgari ücretin işverene maliyeti ise 2.385 lira” dedi.

“Asgari ücretin genellikle TÜFE kapsamındaki gıda grubunda ortaya çıkan yıllık artış dolayında yükseltildiği biliniyor” diyen Aktaş ücret artışıyla ilgili konuşulanları şöyle kaleme aldı:

“Ama kimi yıllar siyasi partiler arasındaki rekabet çalışanlara yarıyor ve asgari ücret enflasyonun çok çok üstünde artırılabiliyor. Örneğin 2016 yılındaki yüzde 30’luk artış gibi... Yeni ekonomi programında (YEP) bu yılın TÜFE gerçekleşmesi yüzde 20.8 olarak tahmin ediliyor. Gıda ve alkolsüz içecekler grubunda ağustos sonu itibarıyla yıllık yüzde 20’ye yakın artış var ve bu oranın yıl sonunda yüzde 25’e yaklaşması şaşırtıcı olmayacak.

Dolar kurundaki artış da YEP’te bu yıl için 4.90 olarak varsayılıyor. Bu değerde kalınsa bile geçen yıla göre yüzde 34 artış var.

Dolayısıyla 2019 yılı asgari ücret artışının yüzde 20’den az olmayacağını ve yüzde 25’e kadar uzanabileceğini söyleyebiliriz.”

“2 BİN LİRA PSİKOLOJİK EŞİK OLARAK DURDUĞU İÇİN…”

Alaattin Aktaş, “Yüzde 20 ve 25’lik oranlar uygulandığında 2019 yılının net asgari ücreti 1.924 lira ile 2.004 lira arasında oluşacak” diyerek tartışmaları ise şöyle aktardı:

“Psikolojik yönü de düşünülerek asgari ücretin net 2 bin liranın üstünde belirlenmesi olasılığı güçlü görünüyor. Ancak biz net ücretin küsuratsız 2 bin lira olarak belirleneceğini pek sanmıyoruz, çünkü bu tutar daha önce CHP tarafından dile getirilmişti. Zaman farklı olsa bile ‘CHP’nin önerdiğine gelindi’ dedirtmemek için asgari ücretin net 2 bin lira olarak belirleneceğine pek ihtimal verilmiyor.

2 bin lira psikolojik eşik olarak durduğu için bu düzeyin altı da tercih edilebilir görünmüyor. Bu yüzden asgari ücreti bu düzeyin az da olsa üstünde beklemek gerekir.

Yüzde 20.8’lik enflasyona yüzde 3.8’lik büyümeyi eklediğimizde zaten yüzde 25’e ulaşıyoruz. Dolayısıyla 2019’un asgari ücretinin 2 bin liranın az da olsa üstünde belirlenmesi beklenmeli.

Böyle bir hesaplamada yıl sonu enflasyonu değil defl atör kullanılırsa da konu ücret artışı olduğu yüzde 20.8’i kullanmayı tercih ettik.”

“2019 DAHA DA ZOR BİR YIL OLMAYA ADAY GÖRÜNÜYOR”

“Asgari ücrette yüzde 25 dolayındaki bir artış yapıldığı takdirde işverene maliyet 3 bin liraya (2 bin 981 lira) yaklaşacak” diyen Aktaş konuşulan zam oranının işverene maliyetini ise şöyle açıkladı:

“Yani işçi başına 600 liradan fazla bir yük gelecek. Üstelik işverene dönük asgari ücret desteği bu ay sonunda bitiyor. Yeni yılda benzer bir destek söz konusu olacak mı, henüz belli değil.

Ancak mevcut koşullarda bu desteğin sürdürülmesinin çok ama çok gerekli olduğunun da altı çiziliyor. Zaten zor durumda olan özellikle küçük işletmelerin kayıt dışına yönelmek durumunda kalacaklarına vurgu yapılıyor. Başa dönersek, yüzde 25 artırılarak 2 bin liraya çıkarılsa bile bu para çalışan için bu enflasyon ortamında yeterli bir ücret değil. Diğer yandan bir işçinin maliyetinin 3 bin lirayı bulmasıyla da işverenin nefesi daralacak. Umutlu olmaya olalım, olmaya çalışalım ama bir de gerçekler var ortada ve 2019 daha da zor bir yıl olmaya aday görünüyor.”