ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi'nde Türkiye’nin S400 alımına karşı sunulan karar tasarısını değerlendiren Kıran, “Bugün Kongre’de kabul edilen karar tasarısı ile birlikte, ABD’de S400 hava savunma sisteminin farklı bir mecrada tartışıldığını üzülerek gözlemliyoruz” dedi.
Türkiye’nin S400 konusunda ABD’nin hassasiyetlerini de dikkate aldığını dile getiren Kıran, ABD yönetiminin Türkiye’nin S400 konusunda teknik çalışma grubu kurulması teklifine henüz yanıt vermediğini kaydetti.
Yavuz Selim Kıran, “Türkiye'nin F35 programından çıkarılması durumunda nasıl bir yol izleyeceğine” ilişkin bir soruya cevap verdi. Türkiye'nin varsayımlarla hareket etmeyeceğini ve program içinde aktif çalışmalarına devam ettiğini belirten Kıran, şunları söyledi:
“Şu anda F35'ler ile ilgili herhangi bir aksama söz konusu değil. Pilotlarımız da ABD'de bunun eğitimini almaya devam ediyorlar. Biz açıkçası bunu elma ile armutu karıştırmak olarak görüyoruz. Zaten şu an askeri teçhizat anlamında devam eden birtakım kısıtlamalar da varken bunun mantıkla bağdaşan bir yönü yok. F35 programı son derece kapsamlı ve üzerinde mutabık kalınmış bir anlaşmadır. Bu anlaşma, hukuka sadık olan her ülkenin dikkat etmesi gereken bir konudur.”
ABD Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey'in, "Türkiye’nin 30 kilometre derinliğinde Suriye’de bir güvenli bölge talebinde bulunduğunu ancak ABD’nin bunu henüz kabul etmediğine” ilişkin açıklamasına da değinen Bakan Yardımcısı Kıran, “Şu an askeri yetkililerimiz bu konuyu müzakere ediyorlar ancak 20 mil (32 km) bizim için üzerinde tartışma olmayan bir konu. Bizim mutabık kaldığımız bir konu. Hatta bunun dahi zamanla yetersiz olacağını söyleyebiliriz ama başlangıç olarak bu 20 milde iki ülkenin mutabık kaldığını söyleyebiliriz” dedi.