İthal muza karşı yerli muzun adını duyuran, şanını koruyan Anamur’da tehlike çanları çalıyor. Muz Üreticileri Birliği önceki başkanı Hasan Çatkaya, sessiz sedasız görevi bıraktı, geçen hafta da muz bahçeleri ihaleyle satışa çıkartıldı. Çatkaya’dan üretim ve tarım alanında ciddi uyarılar geldi.

FÜSUN İKİKARDEŞ

Anamur, ülkemizin muz ihtiyacının yüzde 40’ını karşılayan ilçemiz. Hasan Çatkaya, geçen yıl MUZBİR Başkanlığına seçilmiş, ithal muza karşı duruşuyla adını duyurmuş bir üretici temsilcisi. Birliği oldukça başarılı bir noktaya taşımış, hatta, geçen yıl başkan olduktan kısa bir süre sonra, “Ülkemizde yaklaşık 500 bin ton muz üretiyoruz. Gelecek yıl 650 bin tona ulaşırız. Ülkenin ihtiyacının tamamını yerli muz karşılar" demişti. İşte o başkan, iki ay kadar önce sessiz sedasız görevi bıraktı. Konuyu Çatkaya’ya sorduğumuzda, “Çiftçinin birliği kalmadı. Muz demek üreticiye sahip çıkmak demek. Muzu alıp satan, Türkiye’ye satanlar bizden rahatsız oldular. Üreticiler bizden memnun oldu, aracılar bize düşman oldu. Öyle ki, sonunda muz bahçeleri ihaleyle satışa çıkartılacak noktaya geldi” dedi.

KORONA ÜRETİMİ DURDURMADI

Hasan Çatkaya, koronadan değil, ama korona bahanesiyle tarladaki fiyatla pazardaki arasında açılan makastan endişeli. Yoksa, üretime ilişkin bir sıkıntı duymuyor. “Üretim iyi, koronadan dolayı büyük bir vurgun yemedi” diye konuşan Çatkaya şöyle devam etti: “Yurtdışına vermiyoruz, iç piyasaya yetecek bol ürünümüz var. Üretim iyi de, tarladaki fiyat pazardaki fiyatın çok altında. Üretici muzu 7,5 liradan veriyor, siz 15 liradan yiyorsunuz. Türkiye’de üreticilerin tamamı için bu durum geçerli! Nohutta da, üzümde de, limonda da üretici ile tüketici arasında çok büyük fark olması büyük sıkıntı.”

'HİBELERİ KARABORSACILAR KAPIYOR'

Limonda da benzer bir durum yaşandığına dikkat çeken Çatkaya, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın sorumluluğunu hatırlattı:

“Limon çiftçinin elinde değil. Dün "yada limonun kilosu 15 lira, bizde 1,52 liradan alıp 15 liradan satıyorlar. Tarım Bakanlığı tarım, üretim artsın diye destekleme veriyor. Hibe kredisi, soğuk hava deposu yaparsanız yüzde 50’sini ben veririrm diyor. Tarım il müdürlükleri vasıtasıyla muz, limon, soğan alıp satan kim varsa genelgenin fotokopisi cebinde oluyor zaten! Çiftçi duymuyor bile, duysa da bir şey yapamıyor. Neden? Çünkü şartnamedeki maddeler belli. Bir tek tapu olacak diyor. Arkasından Ziraat Bankası’na borcun olmayacak diyor. Borcu olmayan tek kişi karaborsacı. Bu hibelerin yüzde 90’ını stokçular alıyor. Köylünün cebine bir kuruş girmiyor.”

'ATALARIMIZ GİBİ DAĞLARI BAĞ YAPMALIYIZ'

Bu politikalar sonucu limon bahçelerinin yüzde 30’unun söküldüğünü dile getiren Çatkaya, Mersin Anamur’da önemli bir tarım olayına parmak bastı: “Anamur’da limon, portakal, nar bahçeleri sökülüyor, ‘kazanamıyorum’ diyen üretici muza geçiş yapıyordu. Şimdi tekrar limona geçilir mi? Limonu söküp muza çevirebilirsin, ama muzu limona çevirirsen 10 yıl beklemen gerek. Atalarımız Trabzon’da, Giresun’da, Ordu’da dağları bağ yapmış, fındık yapmış. Biz dağı bağı yapsaydık, stokçuları kazandırmasaydık sonuç iyi olurdu ve hem kendimize yeter hem de dışarı satardık… Şimdi? Ya çiftçinin ya tüketicinin beli bükülüyor.”

Aydınlık