ORÇUN GÖKTÜRK/HABERANALİZ

Fox News, ABD’de sağ görüşlü ve “Trump destekçisi” olarak öne çıkan bir haber kanalı. Her ne kadar Donald Trump, başkanlığı döneminde katıldığı bir yayında “şu arkamda gördüğünüz haberlerin hepsi sahte” dese de kanalın Demokratlara karşı Trump’ı desteklediği bir sır değildi.

Washington Post’taki yazısında Aydıntaşbaş, ABD’deki “demokrat” dostlarına bu ayrımı anlatmak için Türkiye’deki Fox’un ABD’dekinden farklı olduğunu ve Türkiye ile ilgili “adil ve aklı başında” değerlendirmeler için en doğru adresin Fox TV olduğunu iddia ediyor. Aydıntaşbaş’ın önceki gün çıkan yazısının başlığı “Neden Fox TV bana demokrasi için umut veriyor?”

Aydıntaşbaş, Amerikalı dostlarına Türkiye’de 20 yıllık Erdoğan döneminde “eleştirenlerin susturulduğu” serzenişini tekrarlıyor ve şöyle devam ediyor: “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yaklaşık yirmi yıllık iktidarı boyunca kendisini eleştirenleri susturma konusunda stratejik bir tutum sergiledi. Önce 2009 yılında Türkiye’nin önde gelen bir medya holdingine uygulanan ağır vergi cezalarını diğer medya holdinglerine uygulanan baskı takip etti. …Yıllar geçtikçe, ülkenin önde gelen medya kuruluşları yaklaşımlarını ya değiştirdi ya da sunucuları, editörleri veya eleştirel sesleri işten çıkaran Erdoğan’ın yandaşları tarafından satın alındı.

‘ÖZGÜR MEDYA’ = FONLU BASIN

Aslı Aydıntaşbaş, yazısının bir kısmında “Birkaç küçük muhalif kanal, YouTube kanalları ve henüz yeni gelişmekte olan çevrimiçi dergiler dışında, bugün ana akım Türk medyasının büyük kısmı ‘temizlenmiş’ durumda.” ifadelerini kullanıyor. Aydıntaşbaş’ın söylediği muhalif ağ ve YouTube kanallarının ABD’nin fonladığı yayın organları olduğunu anlamak elbette zor olmamalı. Yazıda ismini vermese de kendisi de sık sık fonlanan basında konuk olarak yer alıyor.

Yazısının gelişme kısmında “medyada eleştiri nadirdir ve muhalefet cesareti kırılmıştır” dedikten sonra ilginç bir biçimde örnek olarak “Kürt sorunu girilmez bir alandır” serzenişinde bulunuyor. Yazıyı dünya üzerinde okuyan birisi için ‘anlamsız’ görünse de Aydıntaşbaş, Amerikalılara onların anladığı dilden konuşuyor. Diyor ki “Bakın Kürt sorununa hiç değinilmiyor, Türk basınının özgür olmadığını daha nasıl anlatayım…”Devamında ise terörle mücadele yasası gereği RTÜK’ün ağır cezalarının “Demokles’in Kılıcı” gibi asılı durduğunu söylüyor.

Açılım döneminde televizyonlardan “barış” yalanlarının söylendiği, HDP’nin baş tacı edildiği dönemin geride kalması Aslı hanımın iyiden iyiye canını yakıyor belli ki. Kürt sorunu demişken, Aslı Aydıntaşbaş’ın, evlatlarını terör örgütünden kurtarmak için 3 yıldan fazladır eylemde olan Diyarbakır annelerimizden bahsedecek ne gazetecilik cesareti ne de vicdanı var.

Yazıda, Fox TV’nin sadece gerçekleri haberleştirdiği ve “mutlak muhaliflik” gibi bir tonunun olmadığını şu sözlerle iddia ediyor:

“Türkiye’deki Fox TV uzun süredir Erdoğan’ın başını belaya sokuyor. Televizyon kanalları arasında açık ara en yüksek haber izleyicisine sahip (büyük ölçüde hükümetin sözcüsü bir kanal olarak görülmediği için). Fox, Türkiye’de fiyat artışları, ekonomik sıkıntılar, hukuk devleti sorunları ve hükümetin muhalefet partilerini ve belediyelerin gözünü korkutma çabaları gibi dokunulmaz konuları temkinli ve dikkatli bir şekilde ele alıyor. Kanalın mutlaka muhalif bir tonu yok, ancak günümüz Türkiyesi’nde ‘adil ve aklı başında’ bir cesaret yayıncılığı yapıyor.”

‘YABANCI MÜLKİYETİ, DİRENİŞİ KOLAYLAŞTIRIYOR’

Aydıntaşbaş, fonlu basın yetmemiş olacak ki direkt ABD’ye bağlı bir medya organı olmasının hükümete karşı çıkmayı kolaylaştırdığını şu şekilde savunuyor:

“Kısmi yabancı mülkiyet, muhtemelen kanalın hükümet baskısına direnişini kolaylaştırıyor. Rupert Murdoch’s News Corp.’un bir yan kuruluşu, 2006 yılında kanalın hisselerinin yüzde 50’sinden fazlasını satın aldı, ancak daha sonra Murdoch, 21st Century Fox ile birlikte kanalı Disney’e sattı.”

Yazıda Fox TV Genel Yayın Yönetmeni Doğan Şentürk’ün “Yıldızlarımız sıradan insanlar” dediğini hatırlatan Aydıntaşbaş, medyanın geri kalanında ise durumun böyle olmağını, haber kanallarının arkasında inşaat, turizm veya finans sektöründe iş yapanların olduğunu söyleyerek bir nevi Fox TV’ye “halkın kanalı” imajı katmaya çalışıyor. Oysa Fox TV’nin arkasında Amerikan devi The Walt Disney var. Hâl böyle iken Fox TV için halkın değil de “Amerika’nın kanalı” demek daha uygun düşmektedir.

FOX’TA KAVALA VE DEMİRTAŞ BULUŞMASI

Aydıntaşbaş son olarak geçenlerde Fox’ta Osman Kavala’nın eşi Ayşe Buğra ve terör hükümlüsü Selahattin Demirtaş’ın eşi Başak Demirtaş ile birlikte Fox TV’de İsmail Küçükkaya’nın sunduğu “Demokrasi Meydanı” kanalına katıldığını ve halkın büyük kısmından olumlu tepkiler aldığını anlatıyor ve yazısını şöyle bitiriyor:

“Amerikalı arkadaşlarım muhtemelen bunu duyunca şaşıracaklar ama Fox TV bana Türkiye için demokrasi umudu veriyor. Evet, Türkiye karanlık bir liberalizm karşıtı döneminden geçiyor; demokrasisi neredeyse her gün aşınıyor. Biden, Aralık ayında Erdoğan’ı Demokrasi Zirvesi’ne davet etmeyecek. Kimse onu suçlayamaz. Ama yakından bakarsanız, Türkiye’nin her yerinde küçük demokratik parıltılar var. Belki de en parlaklarından birinin Fox TV olması garip, ama yine de hoş karşılanıyor.”

Aydınlık