Diyarbakırlı anne Hacire Akar, diğer ailelerin önünü açtı. PKK’ya kaptırdığı üçüncü evladı için soluğu HDP kapısında alan Hacire, söke söke Mehmet’i kurtardı. Onunki evlatları PKK’nın elinde olan aileler için bir ışık, umut oldu. Bir hafta sonra Çetinkayalar, sonra Akkoyunlar, ardından Bektaşlar, Altıntaşlar, Kayalar, Özbeyler sökün etti. Herkesin bildiği gerçek, gün yüzüne çıktı. PKK’ya giden yolun HDP’den geçtiği gün gibi ortadaydı artık. HDP Diyarbakır il binası önünde dün itibarıyla 10 aile, “Oğlumuz PKK’nın elinde. Geri alana kadar buradayız” diye evlat nöbetinde... Neden HDP’de arıyorsunuz, diyenlere yanıt hazır: Herkes biliyor bunlar PKK ile beraber!

ESKİ HADEP’Lİ BABANIN PİŞMANLIĞI

Önceki gün akşam saatlerinde Diyarbakır’dan bir haber daha geldi: 50 yaşlarındaki Celil Bektaş, Diyarbakır HDP il binası önünde ölüm orucuna başladığını kamuoyuna duyurdu. Celil Bektaş, 16 yaşındaki oğlu Yusuf Bektaş, geri getirilene kadar bina önünde ölüm orucuna duracağını açıkladı. Oğlu Yusuf’un kendi ifadesiyle “Ramazan’ın 5’inden beri 11 Mayıs 2019 tarihine denk geliyor” kayıp olduğunu söyleyen Baba Bektaş, oğlunun en son HDP binasına gittiğini, sonra da geri gelmediğini ifade etti. Celil Bektaş, oğlunun HDP aracılığıyla dağa çıkartıldığından emin. Çünkü oğlunun ortadan yok olmadan 45 gün önce HDP’ye gittiğini, orada yatıp kalktığını ve en son binaya girdikten sonra bir daha çıkmadığını söylüyor. Celil Bektaş’ın oğul hasretinde kendi payı da var. Kendisi, “Lanet olsun, ben eski HADEP’liyim. On yıl önce ayrıldım” diye dövünüyor. O zaman oğlunu kendi eliyle Amedspor Direniş Kulübü’ne kaydettirmiş... Çoğu Diyarbakırlı ailenin düştüğü tuzaklardan birine düşmüş. Yok kültür merkezi, yok spor kulübü vs diye HDP/PKK kontrolündeki sözde sivil toplum örgütleri, gençlere ilk ağı atanlar değil mi?

DİĞER İLLERDEN GELDİLER

Dün sabah saatlerinde ise, HDP Diyarbakır İl Binası önünde trafik yoğunlaştı. Diyarbakırlılara çevre illerden gelenler katılanların sayısı önce üç, beş derken on aileyi buldu. ŞevketSongül Altıntaş çifti oturma eylemine Gaziantep’den gelerek katıldılar. Oğulları Müslüm Altıntaş beş yıl önce Tunceli Pülümür’de askerlik yaparken PKK tarafından kaçırılmış. Oğullarını HDP’den geri istiyorlar ve “Oğlumuz gelene kadar burada oturacağız” diyorlar. Anne ve baba Kürtçe konuşunca, il binasından içeri davet aldılar, görüşmeye girdiler. Görüşmede, “Biz bilmiyoruz” demişler. Şevket Altıntaş’a “Neden HDP’den istiyorsunuz” diye sorunca, “Bunlar biliyorlar. Bunlar olmasa PKK nasıl adam toplayacak” diye yanıt veriyor.

‘YERİNİ BİLİYORLAR SÖYLEMİYORLAR’

Altıntaşlardan sonra Rahime Uymaz, HDP kapısına geldi. Polis memuru yeğeni Sedat Yabalak için eyleme Mersin’den gelerek katıldı. Diyarbakır Lice yolunda, 2015 yılında PKK tarafından kaçırılan Sedat Yabalak 1986 doğumlu, evli bir kız çocuğu sahibiymiş...

Şehmus ve Emine Kaya çifti ise, oğulları 24 yaşındaki Vedat Kaya’nın Lice’de 2015 yılında PKK tarafından kaçırıldığını söylüyor, oğullarını geri alana kadar oturma eylemine devam edeceklerini duyuruyorlar. Kayalar Mardin’den geldi. Onlar da görüşmeye girdiler, ama görüşmeden sonra “Bunlar zaten PKK ile beraber, herkes biliyor. Yerini biliyorlar ama söylemiyorlar” diye isyan ettiler.

Bir başka aile de Malatya’dan yola çıkıp gelmiş. Anne Sadiye Özbey ile teyze Saadet Şahin, 2015 yılında Tunceli Pülümür yolunda PKK tarafından alınan Astsubay Semih Özbey için oturma eylemine katıldılar. Semih PKK tarafından alıkonduğunda henüz 22 yaşındaymış. Üç yıl sonra, Semih’ten gelen telefon mesajını gösteriyorlar, “HDP yerini biliyor, oğlumuzu geri alana kadar burdayız” diyorlar.

Dün öğleden sonra ilerleyen saatlerde, HDP kapısına dikilen acılı anne Sabiha Balta oldu. Kürtçe konuşan Sabiha ana, 17 yaşındaki oğlu Arafat Balta’nın beş yıl önce kaçırıldığını, kendisine para teklifi yapıldığını, kabul etmediğini anlatıyor. Oğlunun çerçeveli resmiyle Dicle’den gelen Sabiha Balta Kürtçe “Bunlar rüşvetçi” diye bağırıyor, hatta başına silah dayadıklarını haykırıyor...

Sabiha’yı Bağlar ilçesinden Meryem Savur izliyor. Haberlerde görmüş, dağa çıkarılan çocuğuna kavuşmak için kendisine yardımcı olunabileceğini düşünerek soluğu evlat nöbetçilerinin yanında almış. Oğlu Fırat Savur’un dört yıl önce bir sabah çıkıp gittiğini bir daha da bulamadığını anlatıyor. Fırat’la birlikte üç çocuğunun olduğunu söyleyen Meryem Savur, çocuğuna hasretliğini, kavuşmak istediğini göz yaşlarıyla anlatıyor.

‘BİZ DE SİZDENİZ BİZ DE SİZDENİZ...’

Osmanlı Ocakları, annelerin eylemine ilişkin Twitter’da şu paylaşımı yaptı: Vatan evlatlarına alçak diyen HDP yöneticisine cevap veren ablamızı tebrik ediyoruz. Ayrıca milli konularda hepimiz biriz. Vatan Partisi bir çağrı yaparsa Anadolu’nun her ilinden bağırarak Diyarbakır’a gireriz: “BİZ DE SİZDENİZ BİZ DE SİZDENİZ...”

‘Ben Semih Özbey, 21 Haziran 1993 Malatya doğumluyum. 17 Eylül 2015 tarihinde Malatya’ya izne giderken Tunceli yolunda alındım. Bize yardımcı olabilecek herkesten yardım bekliyorum. Üç yıldır burdayım, kimin elinden ne geliyorsa onu yapmasını bekliyorum’ Semih’in annesi ve teyzesi şimdi HDP kapısında oğullarını geri istiyor. “Onlar yerlerini bilirler” diyorlar.

Aydınlık