Usta tiyatrocuların yıllarca taşıdığı kavuğu Rasim Öztekin'in Şevket Çoruh'a Şevket Çoruh'a devretmesiyle ilgili konuşan Ali Poyrazoğlu, tepkisiyle dikkat çekti. Öceki gün Nişantaşı'nda görüntülenen usta tiyatrocuya Rasim Öztekin'in İsmail Dümbüllü'nün kavuğunu Şevket Çoruh'a devretmesi hakkında ne düşündüğü soruldu...


KAVUK DEĞİL TAKKE!
"Bu işin artık soytarılığa dönüştüğünü düşünüyorum. Bunun habire ısıtılıp ısıtılıp magazin malzemesi yapılması hoş değil. O kavuk Dümbüllü'nün kavuğu değil, o bir takke. Veren de biliyor onun Dümbüllü'nün olmadığını, alan da. Ama bu kameralar azdırıyor insanları. Kamuoyunu yanılttılar diyemem, konuyu magazinleştirdiler demek daha doğru olur."


"KARAGÖZ'ÜN TAKKESİNİ DE BANA VERDİLER"
Poyrazoğlu, kendisinde de bir 'takke' olduğunu söyledi: "Ben bu konudan hiç söz etmiyorum ama; en iyi oyuncuya 'İsmail Dümbüllü Ödülü' veriliyor. O ödülü ben aldım. Karagöz'ün takkesi var, adı 'Işkırlak', onu da bana verdiler birkaç sene önce."


Usta tiyatrocu açıklamalarına şu sözlerle devam etti: "Şöyle bir gelenek var; 'Işkırlak'ı sana veriyorlar, ertesi sene birine devretmek zorundasın ama hak edene. 1 yıl bende durdu, sonra Zihni Göktay'a verdim. Zihni kime verdi, onu takip etmedim."

"FİZİK TEDAVİYE GİDİYORUM"
Parmağındaki sargıyla dikkat çeken Ali Poyrazoğlu, "Ufak bir köpeğim var, ona basmamak için kaydım ve yere düştüm.Parmağım kırıldı. Fizik tedaviye gidiyorum" dedi.

Bugüne kadar usta tiyatrocuların taşıdığı kavuğun Şevket Çoruh'a verileceği haberi verildiğinde tiyatro camiası ikiye bölündü. Günaydın köşe yazarı Mevlüt Tezel'de o dönem Rasim Öztekin'i ve Şevket Çoruh'u benzer bir düşünce ile kaleme aldı.

İşte Mevlüt Tezel'in o yazısı…

Şevket Çoruh'un kavuğu hak etmediğini yazınca ortalık karıştı. Hak veren çok oldu, eleştirenler de oldu. Aslında bu polemikten sıkıldım ama cahilce yorum yapanlara meydanı boş bırakmamak gerekiyordu! Halbuki çok basit bir soru sormuştum: Madem kavuğu veriyorsunuz, Çoruh'un oynadığı ses getiren üç tiyatro oyunu söyleyin. Yok, vallahi de, billahi de yok! Çoruh, konservatuvar mezunu değil. Yerli dizilerin patladığı dönemde oyunculuk kursuna giden, herkesin oyuncu yapıldığı bir dönemde kapağı 'Arka Sokaklar' dizisine atan ve birkaç popüler filmde rol alan ortalama bir oyuncu. Çoruh'un biyografisinde bile oynadığı tiyatro oyunu olarak sadece 'Caveman' (Mağara Adamı) oyunundan bahsediliyor.

USTALARA AYIP OLUYOR

Çoruh için hep şu söyleniyor; tiyatro açmak için evini sattı, tiyatroya hizmet ediyor ve kavuğu hak ediyor. Böyle çocukça argümanlarda bulunup kendinize güldürmeyin! O zaman tiyatro açan herkese kavuk verelim! Bu devirde tiyatro açanı kutlarım ama Çoruh'tan sanki tiyatroda ekol oluşturmuş Kenter Tiyatrosu'nu kurmuş gibi bahsetmeyin lütfen, ustalara ayıp oluyor!

'Arka Sokaklar'dan ayrıldıktan sonra atarlı tweet atıp takipçi kasmak dışında bir derinliği olmayan ortalama bir dizi oyuncusunu kavuğu hak ediyor diye kimseye yutturmayın! Çoruh'a gelene kadar Pişekar takkesini (Daha önce yazdım; verilen kavuk değil, Pişekar takkesi, orijinal kavuk Dümbüllü Ailesi'nde) hak edecek birçok tiyatrocu var.

Maalesef adam kayırmacılık tiyatroda da var. Tiyatrodaki mesleki kıskançlık efsanedir! Ferhan Şensoy'un da kavuğu bari benim adamım, tiyatromda oynayan alsın diye Rasim Öztekin'e vermesi de yanlıştı. Kavuk ustadan çırağa geçer, arada bir jenerasyon fark olmalı ama Şensoy, Öztekin'den sadece 9 yaş büyük! Eğer jenerasyon farkı önemli değilse kavuğu Ali Poyrazoğlu, Haluk Bilginer, Zihni Göktay, Öztekin'den daha çok hak ediyordu.

Çoruh tercihi ise evlere şenlik! Sayın Öztekin bari siz Çoruh'un oynadığı, ses getiren üç tiyatro oyunu söyleyin lütfen! Çoruh'a gelene kadar Yılmaz Erdoğan, Engin Günaydın, Demet Akbağ, Tolga Çevik, Çağlar Çorumlu, Serkan Keskin, Binnur Kaya, Ahmet Mümtaz Taylan gibi kavuğu daha çok hak eden birçok yetenekli sanatçı var. Böyle yetenekli isimlerin yanında Şevket Çoruh kavuğu değil plaj şapkasını hak eder!