Ramazan ayının son haftasında önlemlere karşı kışkırtmalarla gündeme gelen Furkan Cemaati lideri Alparslan Kuytul, FETÖ’yle mücadeleyi de hedef alıyor. Kuytul açıklamalarında Türkiye’nin 2014 sonrası yeniden başlayan terörle mücadelesine de “2013 Türkiyesi gibi mi şimdiki Türkiye” diyerek tepki gösteriyor. Kuytul, 15 Temmuz FETÖ darbe girişiminin ardından terörle mücadele için getirilen OHAL ve çıkartılan Kanun Hükmünde Kararnameleri (KHK) hedef alıyor. KHK’larla binlerce masum insanın mağdur edildiğini öne süren Kuytul, Türkiye’nin diktatörlüğe götürüldüğünü ileri sürüyor. Alparslan Kuytul, programlarında FETÖ’cülerin mesajlarını okuyor. İşte Kuytul'un bazı konuşmaları:
'KORKU İMPARATORLUĞU'
11 Ocak 2020: KHK facia. İçinden bir kısmı hak etmiş olabilir ama çok büyük bir ekseriyeti böyle bir cezayı hak etmedi. Bu insanlar aç kaldılar ve rezil oldular, toplumdan dışlandılar. Selam veren, bankalarına para koyan, dershanelerinde görev yapmış, öğretmenlik, hademelik yapmış olan insanlar, hatta bazen akrabası olanlar, böyle işten kovuldular aç bırakıldılar. Bu facia değil de nedir? Bu nasıl bir insanlık ya? Şüphe varsa cezalar durdurulur diyor Peygamberimiz. 15 Temmuz bahanesiyle bütün bu esaslar terk edilmeye başladı.
530 bin civarında insana işlem yapıldı. Darbeye katıldı diye bir şey de yok iddianamede. Darbeye karışmayan kimseyi de suçlu gibi göreceksek, o zaman milyonlarca insanı daha hapse atmak lazım. Bu işin başlangıcı yanlış. Darbeye karışan suçludur denilecekti, başkasına dokunulmayacaktı. Darbeye karışan darbecileri bir şekilde destekleyen o işlerin içerisinde yer alan bunlar suçlu denilecekti. Gerisine karışılmayacaktı. Şimdi iş geldi bu noktaya. Kız bile vermiyorlar. Çok sayıda insana haksızlık yapılıyor. Ama milletin ödü kopuyor, konuşmuyor. Bu dönem ileride lanetle hatırlanacak. Hiç alakası olmayan insanlar işten kovuluyor. Hükümetin de üstünde bir güç var. Hanginiz şimdiki Türkiye’nin 5 sene evvelki Türkiye olduğunu söyleyebilir? 2013 Türkiyesi gibi mi şimdiki Türkiye? Bir korku imparatorluğu meydana getirdiler.
'ŞİMDİ DE VİRÜS BAHANE'
10 Nisan 2020: Ben o kadar büyük bir tehlike olduğunu zannetmiyorum. Birçok devlette de bu şekilde bir yasaklama yok. Samimi bir şekilde sağlık için iki günlükse bu çok uzatmaya gerek yok. Olabilir. Ama acaba diktatörlüğe doğru mu götürülüyoruz gibi soru işaretleri var. Nasıl ki 15 Temmuz'u bahane ederek birçok baskılar yapıldı ve insanların normal hakları ellerinden alındı, ifade hürriyeti diye bir şey bırakılmadı. Her konuşan susturuldu hapse atıldı. Herkese yok FETÖ yok şu denilerek damga vuruldu. Birçok insana zulümler yapıldı. OHAL ilan edilmişti. OHAL’de çıkartılan kararnameler KHK’lar sonradan kanunlaştırıldı. Diktatörlüğe doğru götürülüyoruz. OHAL dönemine ait olan KHK’ları neden kanunlaştırdınız? 15 Temmuz bahanesiyle bunlar yapıldı. Şimdi de virüs bahanesiyle mi acaba olay çok abartılıyor diye düşünmeden edemiyorum. Acaba başka şeyler mi hazırlanıyor? Tamamen devletin baskısını hissettirdiği bir döneme giriyoruz. Zaten son 56 yıldan beri geldiğimiz nokta. 2013’ün sonundan 2014'ten beri zaten baskıcı bir düzen kuruldu.
‘AKP’Yİ TÖVBEYE DAVET EDİYORUM!’
19 Ocak 2018: Müslümanız diyorlar, Müslümana zulüm ediyorlar. Ben onları tövbeye davet ediyorum. Tövbe etmezlerse Allah’ın tokadını beklesinler. Hiçbir zaman zulüm devam etmemektedir. Onlar memlekette diktatör bir sistem kurmak istiyorlar. Kimsenin konuşamadığı bir düzen. Dört sene evvelki Türkiye mi şimdiki Türkiye? Söyleyin. Çok şey değişti değil mi? Bambaşka bir Türkiye’ye döndü. Herkesin susturulduğu bir ülkeye döndü. Hakkımı onlara helal etmiyorum. Bir çete bizimle uğraşıp duruyor. AKP başlangıçta sistemde değişiklikler yapmak için yola çıktı. Ama görünen o ki sistemin partisi oldu. Cemaatlere yardımcı olacaklardı cemaatlerin önünü açacaklardı. Şimdi cemaatleri bitirmeye çalışıyorlar. Sistem o meselede de galip geldi. Sistemin partisi oldular. Laikliği de savunuyorlar. Kemalist de oldular. Cemaatlere de düşman oldular. Kürt meselesini de rafa kaldırdılar. O zaman varlıklarının ne manası kaldı? Perde arkasındaki gerçek: devlet hükümete diz çöktürdü.
‘İSLAM UMURLARINDA DEĞİL’
12 Ocak 2018: Bir zamanlar Cumhurbaşkanı, kimse mağdur edebiyatı yapmasın, dedi. 15 Temmuz'dan sonra 160 bin kişiyi gözaltına aldık, diyor Bakan. 112 bin 500’ünü bırakmışlar. 47 bin 500’i tutuklanmış. Onun içinden de 11 bin 480’i bırakıldı. Hani mağdur yoktu? Dört kişiyi aldın üçünü bıraktın. Bu kadar insana zulmediyorsun. Böyle adalet mi olur? Siz saraylarda yaşarken insanlar her gün evlerinde ağlıyorlar. O insanların birçoğu aç, ailesinden birçoğu hapiste. Bunlar kimseye dertlerini anlatamıyorlar. Kimse konuşmuyor. Herkes partiye zarar gelecek diye susuyor, konuşmuyor. Kimse İslam’a zarar geldiğini düşünmüyor. İslam umurlarında değil.
İlgili haberler:
Bakın hangi siyasetçiler tarikatçı Kuytul'a destek vermiş?
Alparslan Kuytul ve ekibinden Adana'da 'namaz' provokasyonu! İlk destek HDPKK ve FETÖ'den geldi
Dolandırıcı,Kışkırtıcı ajan Anıtkabir'e saldırdı!
Aydınlık
