Turan, AA muhabirine, Kılıçdaroğlu'nun devlet memurlarına yönelik açıklamalarıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Devlet adamlığının, devlet adabının bir siyasetçide olması gereken en önemli özelliklerden olduğunu söyleyen Turan, "Ana muhalefet gibi yani iktidarın en büyük alternatifi olabilecek bir partinin genel başkanıysanız kullandığınız dile, üsluba, hareketlerinize daha dikkat etmeniz gerekir. Devlet adamlığı imajınızla ülkeye güven vermelisiniz. Üzülerek görüyoruz ki Sayın Kılıçdaroğlu'nun çizdiği profil, devlet adamlığından ve adabından oldukça uzak." dedi.
Bu agresif tutumunun ve gerginliğinin altında yatan nedenlerin oldukça basit olduğunu dile getiren Turan, "Kılıçdaroğlu ne yaparsa yapsın CHP'nin oyu artmıyor. Bunu gördükçe çıldırıyor. Çıldırmasını, saçmalamasını, kendini kaybetmesini anlıyoruz. 11 yılda 10 seçim kaybetmesinin yaşattığı travmayı anlıyoruz. Ama bu aziz millet, tehditkar, sorumsuz, zehirli dile prim vermedi, vermeyecek." ifadelerini kullandı.
Bülent Turan, Kılıçdaroğlu'nun, 2023'te Cumhurbaşkanı adayı olmak istediğini fakat CHP ve ittifakları içindeki denge ve dinamiklerin buna izin vermediğini ifade eden Turan, şunları kaydetti:
"Durumlar böyle olunca Kılıçdaroğlu siyaseten sıkışıp kaldı. Genel Başkan olduğundan bu yana her seçim öncesi 'İktidar olacağız.' diyor. Bu dili kullanan biri rüyasında bile iktidarı göremez zaten. Kılıçdaroğlu, bugün bürokratları, STK'ları kendince tehdit ederek neyi amaçlıyor? Yargı mensuplarını, öğretmenlerimizi, çiftçilerimizi, yatırımcıları ve daha birçok kişiyi tehdit eden Kılıçdaroğlu, böyle devam ettikçe kaybetmeye mahkumdur. Tehdit ettikleri herkes, bu ülkenin evladı değil mi? Aynı cesareti FETÖ'ye, PKK'ya ve diğer terör örgütlerine karşı neden göstermiyor? Kılıçdaroğlu, bir milli güvenlik sorunu olmasının yanında, kamu düzeni açısından da bir tehdit haline gelmeye başladı. Artık kendine gelmeli. Siyaset bu millete, bu ülkeye karşı sorumluluk gerektirir."