Asli görevi, üye ülkelerin özgürlük ve güvenliklerini korumak (1) olan NATO’nun, Londra’da 70’inci yılını kutlamak için düzenlediği Liderler Toplantısı sonrasında yayımladığı deklarasyonda; ilk defa Çin’i gündeme alması oldukça dikkat çekicidir.

29 üyeli ittifakın, birçok üyesinin tehdit algısı farklı ve terör gibi bir güvenlik sorunu dururken, önlerine Çin’in “tehdit” olarak konulması, ABD’nin ittifak içerisinde gündem belirleyici yegane güç olduğunu göstermesi bakımından önemlidir.

NATO Genel Sekreteri Stoltenberg’in; amaçlarının Çin’den yeni bir “düşman” yaratmak olmadığının altını çizerek yaptığı açıklama, çıplak gerçeği değiştirmiyor:

Pekin yönetiminin “küresel güç dengesini değiştirecek boyutta ekonomik ilerleme sağladığına” ve dünyada savunma harcamalarında ikinci sırada olduğuna dikkat çekilmiş olması, NATO’nun yeni görev tanımıdır… (2)

***

Ortakları çalışanları olan Huawei‘ye karşı ABD’nin daha önceden savaş açtığını hesaba katarsak, NATO’nun bir savunma paktı olmaktan uzaklaşıp, emperyalizmin pazar alanlarını korumak ve genişletmek için yeniden dizayn edildiğini söyleyebiliriz.

ABD’nin uykularını kaçıran “Bir Kuşak Bir Yol” projesi ile önümüzdeki 50 yıl şekilleneceği anlaşılmaktadır.

1 trilyon dolarlık yatırımla bitirilmesi öngörülen, 65 ülkenin dahil olduğu bu proje, Asya’nın en doğusu ile Atlas Okyanusu’nun Avrupa kıyılarını birbirine bağlayacaktır. (3)

“Bir Kuşak Bir Yol”, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in, 2013 yılı sonunda Orta Asya ve Güney Asya ülkelerine gerçekleştirdiği bir dizi ziyaret sırasında duyurduğu ve 2049 yılında bitirmeyi planladığı “Modern İpek Yolu” konseptini ifade etmektedir…

***

ABD, Çin’in bu ilerleyişini durdurabilmek için, bir taraftan NATO’yu devreye sokarken, diğer taraftan da Sinciang (Sincan) Bölgesi’ndeki Uygurları kışkırtarak, iç güvenlik sorunları yaratmaya çalışmaktadır:

242 yıllık tarihinde sadece 16 yıl savaşmayan ABD, Çin’in SinciangUygur Bölgesi için bir yasa tasarısı kabul etti.

ABD Temsilciler Meclisi’nde kabul edilen Sincan Uygur Özerk Bölgesi’ndeki Uygurlara yönelik “baskı politikalarından dolayı” Çinli yetkililere yaptırım uygulanmasını öngören bu tasarıyı (4) Beyaz Saray’ın onaylaması halinde iki ülke ilişkileri iyice gerilecektir.

Bu gerilime bağlı olarak; doğal olarak diğer NATO üyelerinin de Çin ile olan ilişkileri etkilenecektir.

Anlaşılıyor ki, ABD, parçalamak ve sömürmek programına aldığı ülke halklarına uzattığı; “İnsan Hakları ve Demokrasi getirme” havucunu, HongKong’dan sonra (5) şimdi de Uygurlara uzatmaya karar vermiştir!..

ABD’nin Uygurları kışkırtmak için en kolay kullanabileceği ulus ise Türklerdir.

Türkiye’de faaliyet gösteren Doğu Türkistan Derneği Genel Başkanı Seyit Tümtürk’ün, bir Türk akademisyene söylediği ve onun da gazeteci Sebahattin Önkibar’a aktardığı sözleri gerçekten ibret vericidir.

Tümtürk, ABD ile yaptıkları işbirliğine ilişkin soruya:

Hocam ne var bunda, Amerika özgürlük savaşçısı bir büyük ülke ve bizim doğal müttefikimiz. Beni defalarca ABD’de ağırladılar. Biz mücadelemizi onlarla beraber veriyoruz” demekte bir sakınca görmemiştir.

Tümtürk, o kadarla yetinmemiş, PKK’ya desteğini de açıklamıştır:

Kürtler ABD sayesinde devlet kuruyor, onlardan sonra sıra bizde” diyecek kadar efsunlanmıştır.

Kürtlerin devlet kurmasına taraftar mısınız?” sorusuna, “Elbette taraftarız” diyerek, (6) hangi güçlerin hizmetinde olduğunu itiraf etmiştir…

***

Buna karşılık, ABD Temsilciler Meclisi’nde kabul edilen “2019 Uygur İnsan Hakları Politikası” yasa tasarısı, Sinciang İslamiyet Derneği tarafından sert bir dille eleştirilmiştir…(7)

7 numaralı bağlantıyı okumadan geçmeyin lütfen…

***

CIA’nın uydurduğu yalanları yaymakla görevli işbirlikçiler, en çok da “Turancılık” (8) ve “Türkçülük” (9) fikirlerine bağlı olanları etkilemektedirler.

Turancılık ve Türkçülük fikirlerinin bugün için ne anlama geldiğini 8 ve 9 numaralı dipnotları okuyarak, değerlendirmenizi öneriyorum.

Dünya Uygur Türkleri Sosyal Yardımlaşma Derneği Genel Başkanı Abdulavi Bugrahan, daha önce bölgede Çin “zulmünün” olduğunu, şimdi ise “soykırım” işlendiğini yalanı ile birlikte daha pekçok yalanı, utanmadan yaymaya devam etmektedir… (10)

Dilsiz şeytanlar 22 ülke Uygurlar için ayaktadır!

Sinciang Bölgesine tam erişim için Çin’in izin vermesini istiyorlar. (11)

Akıllarınca Sosyal Medya’yı kullanarak Çin’i karıştıracaklar…

***

TRT, Sinciang’a gidip, Uygurların nasıl yaşadığını belgelemiştir. (12)

12 numaralı bağlantıyı izlemeden geçmeyiniz.

Zira emperyalizmin silah olarak kullanacağı insanların başında biz Türkler varız.

“Zulmün karşısında susan dilsiz şeytandır” sözünü kazıdığımız beynimizi iğfal etmedikçe, amaçlarına ulaşamayacakları kesindir.

ABD fonları ile beslenen işbirlikçi Uygur derneklerinin anlattıklarının da yalan olduğu, bütün çıplaklığı ile ortaya çıkmıştır.

Hepsinden önemlisi; Çin Halk Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliği Müsteşarı Cheng Weihua, Büyükelçilik binasında gazetecilerle bir araya gelerek, “ÇinTürkiye İlişkisi ve Gelişmeler” başlıklı bilgilendirme toplantısında, ABD’nin ürettiği yalanları teker teker çürütmüştür… (13)

Müsteşar:

Çin, dünyadaki bütün ülkelerle dost ilişkilerini geliştirmeye hazır ama bağımsızlığımızı, egemenliğimizi, toprak bütünlüğümüzü koruma konusunda da çok ciddi ve kararlıyız. Hiç kimse bağımsızlık, egemenlik ve toprak bütünlüğümüz konusunda taviz vermemizi beklemesin” diyerek, kararlılık vurgusu yapmıştır…

Türk halkının hassasiyetlerini kullanmak üzere şeytanca planlar yapan emperyalizme geçit vermeyeceğiz!..

Bu aşamada Uygurlara yapılacak en büyük yardım, ABD yalanlarına inanmamak ve alet olmamaktır…

Av. Cemil Can

DİPNOTLAR:

(1) http://www.mfa.gov.tr/nato.tr.mfa

(2) https://www.aa.com.tr/tr/dunya/abdetkisiylecindenatonunradarinagirdi/1665484

(3) http://iktibasdergisi.com/2018/01/12/birkusakbiryolprojesinedirprojeyedahilolan65ulkehangileri/

(4) https://tr.euronews.com/2019/12/04/abdninuyguryasatasarisiikiulkearasindakiticaretanlasmasiniimkansizmikilacak

(5) http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/dunya/1702872/hongkongdaneleroluyor.html

(6)https://www.aydinlik.com.tr/provokatortumturkunkirlihesaplariyasasinkurdistandiyenuygurdernegiturkiyeocak2019

(7) https://www.aydinlik.com.tr/sincianglilarininsanhaklarisincianglilariilgilendirirdunyaaralik2019

(8) Turancılık, tüm UralAltay kavimlerinin (toprak esası üzerinde) “birliğini” – bir araya getirilmelerini savunan siyasi görüştür.

Turancılığın ve Türkçülüğün öncülerinden Ziya Gökalp, Turan şiirinde bu durumu; “Vatan ne Türkiye’dir Türklere, ne Türkistan; Vatan büyük ve müebbet bir ülkedir: Turan” dizeleri ile dile getirmiştir.

15 Mart 1912’de kurulan Türk Ocağı, Türkçü ve Turancı hareketin asıl odak noktası olmuştur.

1913’ten itibaren Türk Ocağı ve genelde Turancı düşünce, İttihat ve Terakki yönetiminin tam siyasi desteğini kazanmıştır.

1918’de Osmanlı’nın bütün cephelerde yenilmesi ile Turan fikri gerçekleşmesi imkansız bir hayal olarak idealist pekçok Türk’ün zihinlerde kalmıştır.

(9) Türkçülük, Türkizm ya da PanTürkizm, haritada sarı ile boyanmış coğrafyada yaşayan Türk halkının “kültürel ve politik birliğini” amaçlayan bir hareket olarak ortaya çıkmıştır.

Turancı düşüncenin tanınmış önderi Ziya Gökalp 1923’te Ankara’da yayınladığı “Türkçülüğün Esasları” adlı eserinde Turancılığı “uzak mefküre” ilan ederek, Türkiye devletinin kuruluşunu esas alan yeni bir Türkçülük tanımı getirmiştir.

Bana göre, Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra, Türkçülüğün gerçekleşmesi mümkün hale gelmiştir. Dünya üzerinde yaşayan Türklerin politik birliği bir tarafa, bir savunma paktı içerisinde bir araya gelmeleri olanak dahilindedir. İleride bu birliğin gerçekleşmesinin; Şangay İşbirliği Örgütü ve NATO karşısında, dünyadaki üçüncü büyük güç olacağı tartışmasızdır. Bu durumun, Ziya Gökalp’ın deyimi ile “uzak mefkûre” olmakla birlikte, müthiş bir fikir olduğunu da kabul etmek gerekir.

(10) http://habernida.com/doguturkistansahipsizveyalniz/?fbclid=IwAR2HB8bIxlj2fqjmB7FZYzNUBOeeKvLRLy4p3V5kxgWlOvZuSSakBb9wU

(11) https://www.youtube.com/watch?v=brSfCtYIrjc&feature=share&fbclid=IwAR1Cl2TeovjfTjDA_8NWGU8H37RoOOSGITZsUJ6E8zP_cUXMIJ_yINqZgyc

(12) https://www.youtube.com/watch?v=GPsmagYaKKQ&feature=share&fbclid=IwAR0tZGOBYTdvBJGcIH6rWbhQdsB_wqRRBq5vXsf94NlviFYiVHpsExqw_g

(13) https://tr.sputniknews.com/columnists/201907121039643577cininankarabuyukelciligimustesarihickimseegemenlikvetoprakbutunlugumuzkonusundataviz/