Kim inanır buna? ABD’nin PKK ile ilişkilerinin hangi düzeyde yürüdüğünü bilmeyen mi kaldı? ABD uyanıklık yaparak Türkiye’nin direncini kırmaya, oyalamaya çalışıyor. Amerikan emperyalizmi örgütleri ve elebaşlarını kullanır ve kullanım süreci bittiğinde kaldırıp çöp tenekesine atar!

MURAT İNCE
ABD, PKK’nın başta gelen yöneticilerden Cemil Bayık, Murat Karayılan ve Duran Kalkan için “kimlik ya da yer tespiti” üzerine bilgi karşılığında ödül vereceklerini açıkladı. Gerekçeyi de ABD Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Matthev Palmer’in ziyareti üzerine ABD Büyükelçiliğince yapılan yazılı açıklamadan anlıyoruz: “Amerika Birleşik Devletleri, NATO müttefikimiz Türkiye ile terörle mücadele alanında yürüttüğü işbirliğine değer vermektedir. Ziyaretim kapsamında, ABD Dışişleri Bakanlığı’nın ‘Rewards for Justice (Adalet için Ödül)’ programının PKK terör örgütüne mensup üç üst düzey ismi hedef aldığını duyurmaktan mutluluk duymaktayım.”

Peki, kim inanır buna? ABD’nin PKK ile ilişkilerinin hangi düzeyde yürüdüğünü bilmeyen mi kaldı? PKK, İranIrakSuriye ve Türkiye’de farklı isimler altında faaliyetlerini devam ettirmekte. Ayrıca, ABD aralıksız PKK’nın Suriye kolu PYD/YPG’ye silah sevkiyatını sürdürüyor. ABD üslerinden lojistik destek ve eğitim başta olmak üzere istihbarat bilgilerini de paylaşmaktadır. ABD, artık PKK ve kollarına doğrudan müdahale etmekte ve yönetmektedir. PKK, ABD’den habersiz yerinden dahi kıpırdayamaz duruma gelmiştir.

PKK’lı üç üst düzey yönetici hakkındaki ABD kararını, ANF başta olmak üzere internet siteleri haberi yorumsuz verdiler.

DİKKATLERİ DAĞITMAK

Türkiye PYD/YPG terör örgütüne karşı operasyon sinyalini verince ABD telaşa düşerek üç PKK’lı havucunu uzattı. Bunun nedeni de neymiş efendim, “Amerika Birleşik Devletleri, NATO müttefikimiz Türkiye ile terörle mücadele alanında yürüttüğü işbirliğine değer vermekteymiş”! Yut yutabilirsen! PKK’ya binlerce tır silah vereceksin ve ardından Türkiye’nin terörle mücadelesine değer vereceksin öyle mi? Sanki de üç PKK’lının yakalanması sorunu çözecekmiş!

ABD’nin durduk yerde PKK’nın üst düzeydeki üç yöneticisine yönelik aldığı kararın göz boyamaktan öteye hiçbir değeri yoktur. Çünkü sorun birkaç PKK’lının yakalanıp cezalandırılması olayı değildir. Haydi, yakaladınız ve Türkiye’ye teslim ettiniz ne olacak? PKK ile yan kollarına yapılan silah sevkiyatı duracak mı? Suriye’de Fırat’ın doğusundaki PYD/YPG varlığına son verilecek mi? Haydut devlet ABD’nin üsleri yerlerinden sökülüp götürülecek mi? Hangisi uygulanacak?


ABD uyanıklık yaparak Türkiye’nin direncini kırmaya, oyalamaya, dikkatlerini başka yöne yöneltmeye çalışıyor. Suriye’nin kuzeydoğusu’ndaki PYD/YPG yerinden sökülüp çıkarılmadıkça Türkiye huzura kavuşamayacak. Çünkü PKK “Rojava” dediği Suriye’nin toprak parçası üzerinden kalıcı başarı sağlayarak ülkemize yönelecek.

TÜRKİYE KÖKENLİLER

PKK içinde Türkiye kökenliler ile Suriye kökenliler arasındaki sürtüşme yeni değil. Rakka operasyonu sırasında da iç çatışmalar yaşanmıştı ve benzeri gerilimlerin arttığı görülüyor. PKK’nın Suriye kolu PYD/YPG’nin ABD tarafından “özerkleştirilmesi” yönündeki girişimi şimdi su yüzüne çıktı.

Hem Türkiye’yi aldatmak ve hem de PYD/YPG’yi gözlerden ırak tutmak formülü ABD emperyalizmini kurtaramayacak.

BİRİNCİ KUŞAK PKK’LILAR

1976 yılından bu yana, Türkiye kökenli olan birinci kuşak PKK’lıların büyük bölümü örgüt içi infazlarda yok edilmiştir. İdeolojik ve siyasi olarak yetkin olanlar ya tasfiye edilmiş ya da farklı yöntemlerle susturulmuştur. Gelinen zaman dilimi itibariyle örgüt içinde kalan birinci kuşak PKK’lıların sayısı parmakla sayılacak kadar azdır. İkinci ve üçüncü kuşak PKK’lılar ise ABD/İsrail’in örgütte egemen olduğu şartlarda büyüdüler. Bunu iyi bilen ABD üç PKK’lı üzerinden manevra yapıyor.

ABD emperyalizmi Cemil Bayık, Murat Karayılan ve Duran Kalkan hakkında “komik” açıklamalarda bulunarak Türkiye’nin ağzına deyim yerindeyse bir parmak bal çalıyor. Ama artık ABD’nin sözünün geçtiği bir Türkiye yok karşısında! Üç PKK’lı kadronun yerini CIA/MOSSAD bilmiyormuş palavrasına aptallar bile inanmaz!

ABD HERŞEYİ SATAR!

Amerikan emperyalizmi için şu veya bu örgütün varlığı çıkarları ile örtüştüğü oranda değer kazanır. Örgütleri kullanır ve kullanım süreci bittiğinde kaldırıp çöp tenekesine atar! Bu o örgütlerin lider kadroları için daha fazla geçerlidir.

1999 yılında Abdullah Öcalan’ın yakalanması ve Türkiye’ye teslim edilmesi sonrası oluşturulan çok başlı PKK yönetiminde de bir yere gelip dayanıldı. “Yenilik gerekiyor” ve bu yenilikte ise fazlaca kullanılmış ve yıpranmış olan eski kadroların değiştirilmesi zamanı geldi.

ABD’nin ipiyle kuyuya inen sonuçlarına da katlanmak zorundadır. Emperyalizmden medet ummak ve devlet kurma hayaliyle yaşamak kadar alçaltıcı bir şey olamaz.

PKK güç kaybettikçe iç çelişmeler artıyor, bölünmeler su yüzüne çıkıyor. Bunu hiçbir kuvvet engelleyemez. Yeter ki Türkiye dirayetinden bir şey kaybetmesin. Gerçi, bazı çevreler hala HDP, PKK’dan ayrıdır ninnisi tuttursa da bu böyledir.

24 Temmuz 2015 ruhu, azmi sürdüğü müddetçe Amerikancı PKK ve beşinci kolları başarı sağlayamayacaktır.

Aydınlık