Yozlaşmış kültür, bireysel silahlanma, uyuşturucu bağımlılığı ve nicesi... ABD'de alışveriş yaparken, parkta yürürken, okuldayken ya da beyaz olmadığınız için her an öldürülebilirsiniz
ÖZGÜR ALTINBAŞ
Her dönem Amerikalıların gündeminden düşmeyen bireysel silah saldırıları son 5 senede büyük bir artış gösterdi. Son örnek ise bir ilkokulda meydana geldi. Toplu katliamlarla ismi anılan ABD, on yıllardır bu soruna bir çözüm getirmedi. İçlerinde çocukların da olduğu yüz binlerce sivil hayatını kaybetti. Son 5 yılda vakalarda rekor seviyede artış görüldü.
OKULLARDA 900’DEN FAZLA SALDIRI
24 Mayıs'ta 18 yaşındaki saldırgan Salvador Ramos, Robb İlköğretim Okulu'na girdi ve 2012'de Newtown'daki Sandy Hook İlköğretim Okulu'nda yapılan katliamdan bu yana en büyük katliamı yaptı. Katliamda 19'u çocuk olmak üzere en az 21 kişi öldü. Ramos’un 18. yaş gününde iki saldırı tüfeği aldığı belirtildi. Katliama dair herhangi bir sebep açıklanmadı. On yıl önce Sandy Hook'ta altı ve yedi yaşındaki çocukların katledilmesinden bu yana okul sınırları içinde 900'den fazla silahlı saldırı yapıldı. İki hafta önce ise 18 yaşındaki başka bir kişi de New York Buffalo'daki bir markete girerek ten renklerinden dolayı hedef aldığı 10 kişiyi otomatik tüfekle öldürmüştü.
KONGRE HİÇBİR ŞEY YAPMIYOR
Her silahlı saldırı sonrası, bireysel silahlanma ile ilgili tartışmalar çıksa da ABD’de şu ana kadar bunu önleyici ve azaltıcı bir karar alınamadı. Joe Biden'ın salı günü Robb İlkokulu’na düzenlenen silahlı saldırı sonrasında başsağlığı dilemesi de harekete geçme talebiyle geldi. Beyaz Saray’da açıklama yapan Biden, “Neden bu katliamla yaşamaya razıyız? Neden bunun olmasına izin veriyoruz? Bu acıyı eyleme dönüştürmenin zamanı geldi. Bu ülkedeki her ebeveyn, her vatandaş için, bu ülkedeki her seçilmiş yetkiliye şunu açıkça belirtmeliyiz: Harekete geçme zamanı.” ifadelerini kullandı. Ancak her yıl Amerika'da meydana gelen yüzlerce toplu silahlı saldırıya rağmen, Kongre defalarca büyük silah kontrol yasalarını geçirmeyi başaramadı. ABD'de daha katı silah yasaları çıkarmanın önündeki engeller çok. Hatta bazı senatörler sosyal medyada kendi silahlarıyla poz vererek, bireysel silahlanmayı savunuyorlar.
Eyaletler kendi çaplarında kısıtlamalar getirmeye çalışsa da Kongre’den bu konuyla ilgili önemli bir yaptırım olmadıkça bu eylemlerin önüne geçilemiyor. Teksas gibi eyaletlerde ise insanların izinsiz veya eğitimsiz olarak halka açık yerlerde silah taşımasına izin veren “izinsiz taşıma” yasaları yürürlüğe konuldu. Kongre’den yasa çıkmamasının eses nedeni olarak silah tüccarlarının baskısı gösteriliyor.
247 YILDA ÖLEN ASKER SAYISINDAN FAZLA
Gun Violence Archive'in verilerine göre, bu yıl Amerika'da en az dört kişinin vurularak öldürüldüğü olaylar olarak tanımlanan 213 toplu katliam yapıldı. 2020 boyunca 610'a kıyasla 2021'de 692 toplu katliam kayıtlara geçti.
Ateşli silah ölümlerinde 1968 ile 2017 arasında 1,5 milyon kişi hayatını kaybetti. Bu sayı, 1775'teki Amerikan Bağımsızlık Savaşı'ndan bu yana çatışmalarda öldürülen asker sayısından daha yüksek. Sadece 2020'de, cinayet veya intihar yoluyla, ateşli silahla hayatını kaybeden 45 binden fazla Amerikalı kayıtlara geçti. Bu sayı kaydedilen herhangi bir yıldan daha fazla. Bu veri, beş yıl öncesine göre yüzde 25'lik, 2010'a göre de yüzde 43'lük bir artışı temsil ediyor.
HER 100 KİŞİYE 120 SİLAH
İsviçre merkezli bir araştırma projesi olan Küçük Silahlar Araştırması’ndan elde edilen istatistikler, ABD’deki bireysel silahlanmanın diğer ülkelerden farkını ortaya koyuyor. ABD’de 2018'de dolaşımda 390 milyon silah olduğu tahmin ediliyor. 2011'de her yüz kişiye düşen silah sayısı 88 iken 2018’de kaydedilen veri 100 kişi başına 120,5 silah. Bu veri diğer ülkelerin kat be kat üstünde. Annals of Internal Medicine tarafından şubat ayında yayınlanan bir araştırma ise, 7,5 milyon ABD'li yetişkinin Ocak 2019 ile Nisan 2021 arasında ilk kez silah sahibi olduğunu gösteriyor. Bu da 5 milyonu çocuk olmak üzere 11 milyon insanın evlerinde ateşli silah bulundurduğunu ortaya koyuyor.
SALGINDA EN ÇOK İNSANIN ÖLDÜĞÜ ÜLKE
ABD’deki yaşama hakkı sorunu sadece bireysel silahlı eylemlerle gündeme gelmiyor. 2020’nin başında ortaya çıkan Kovid19 salgınında en kötü sınavı veren ülke de ABD oldu. 1 milyondan fazla kişinin hayatını kaybettiği ABD’de, bekletilen cesetlerin çürümesinden tedavi masraflarını ödeyemediği için ölüme terkedilen insanlara kadar çok sayıda insan hakları ihlalleri yaşandı. 30 bin dolara kadar çıkan test ve tedavi faturalarının çıkartıldığı ABD’de, ölen insanlardan bazıları test olamadığı ya da ilaca ulaşamadığı için hayatını kaybetti. Bu yüzden ABD’de en çok tartışılan ana konulardan birisi de sağlık sigortası hizmetleri oldu. Hala daha fahiş hastane faturaları yüzünden on binlerce insan sağlık hizmetini alamıyor.
Aydınlık