Seçim sonuçları AKP’yi gerdi. İstanbul, Ankara, Antalya, ... gibi illerin kaybı tartışılıyor.
31 Mart’ın domino etkisinden korkuluyor.
Tabandaki panik önlenmeye çalışıyor.
İktidarın devam ettiği ifade ediliyor.
EKONOMİ VE DÖRT YIL
Ekonomik krizin sonuçlardaki etkisi malum.
Şimdi bunun düzeltileceği vaat ediliyor.
İktidar sözcüleri sık sık;
“Seçim bitti ekonomiye dönüyoruz.
Önümüzde dört yıl seçim yok.
Harekete geçiyoruz...” vurgusu yapıyor.
HALK KORKUSU
İlk bakışta makul sözler.
Ama biraz dikkat edince iş değişiyor.
Kritik sözcük “seçim”.
Seçimde kimden korkarsın?
Halktan.
Halkı kızdıracak iş yapmazsın.
Ama seçim yoksa halkın tepkisini almaktan çekinmezsin.
Belli ki yapılacaklar halkı kızdıracak!
TEHLİKELİ İŞLER
Gelen bilgiler iyi değil.
Seçim bitti zamlar başladı.
Sigaraya yüzde 20 zam.
Benzin, motorin fiyatlarındaki artış sürüyor.
Elektrik toptan fiyatlarına yapılan zammın tüketiciye yansıması kaçınılmaz.
Sırada diğerleri var.
Kıdem tazminatı da hedefte.
BES’de zorunluluk konuşuluyor.
...
M. CENGİZ MODELİ
Geçtiğimiz günlerde bir yemeğe katıldım.
Eski, yeni bürokratlar bir aradaydı.
Çoğu ekonomi kurumlarından.
“Meslek buluşması” gibi bir şey.
Sohbet ilerledikçe iş politikaya kaydı.
Sonra da sıra ekonomiye geldi.
Acil alınması gereken kararlar konuşuldu.
Gelen önerilerin çoğu halkı acıtacak önlemler.
İçlerinden biri dayanamadı ve “Anlaşılan önümüzdeki dönemde ‘M. Cengiz Modeli’ uygulanacak. Ben yokum” dedi.
NE ANLAMA GELİYOR?
Bir anda sessizlik oldu.
Sonra bazıları kahkahayı patlattı.
Ben ise anlamadım.
Neydi bu “M. Cengiz Modeli”?
Önümüzdeki dönemde izlenecek ekonomi politikası ile ne ilgisi vardı?
Hâlâ da anlayabilmiş değilim!
★★★
ERDOĞAN’IN ETRAFI
Ankara kulislerinde sadece hükümette, partide ve bürokraside değişiklik konuşulmuyor. Cumhurbaşkanının yakın çevresi, danışmanları da mercek altında.
Genel bir tepkiyi biliyordum, ama bu kadarını tahmin etmiyordum.
Öyle görünüyor ki Beştepe’de de ciddi bir değişiklik gündemde.
AKP’nin halkla ilişkilerinde görev yapan, kamuoyu araştırmaları konusunda uzman bir isim de aynı görüşte.
“Cumhurbaşkanımızın etrafında öyle bir ekip oluştu ki ona ciddi zarar veriyorlar. Özgeçmişleri iyi. İyi üniversiteleri bitirmişler. Çoğu birkaç dil biliyor. Birkaç dil biliyorlar ama, milletin dilini bilmiyorlar” dedi.
İş ciddi gibi..!